The Eagle With No Claws (Script by Lax - Art by Lax) (Drama, Historical) (İngilizce)

balkan

Onursal Üye
27 Şub 2016
3,771
39,739







The Eagle With No Claws - Pençesiz Kartal

1907: Pireneler'deki küçük bir kasabada, genç bir asker düzenli olarak bir gözlemevine malzeme teslim etmek için en yüksek zirvelerden birine tırmanır.

Orada, Tour de France'a olan büyük tutkusu hırslı Amédée'yi bisiklete binmeye ve kendisi de Tour'u kazanmayı hayal etmeye iten bir arkadaş edinir.

Ancak Tour de France'a giden yol düşündüğünden daha zorlu ve tehlikelidir ve korkunç bir kaza onu sakat bırakır. Yine de Amédée yılmaz ve daha da sıkı antrenman yapar, bu da onu bisiklet yıldızlığına giden yola sokar... ta ki savaş patlak verene ve planlarını bir kez daha bozana kadar.

Dünyanın en zorlu dayanıklılık testlerinden birinin büyüleyici fonunda geçen, cesaret ve insan başarısının ilham verici bir hikayesi.
 

eankara

Onursal Üye
24 May 2010
1,314
7,766
'' Bisiklet '' ve '' Tour de France '' kelimelerini yan yana görmek bir kuşak için , efsane bisikletçi '' Eddy Merckx '' demekti. 1970'lerde fırtına gibi bisiklet yarışlarında esen Merckx'i daha çok pul serilerinden hatırlıyorum. Adeta dünya medyasında adı geçen '' Süper kahraman ''lardandı Merckx. Sn. @balkan 'ın paylaştığı çizgi romanla ilgili daha da eski yıllara uzanacak olursak, bisiklet 20. yy. başlarında hem dünyada hem de ülkemizde yavaş yavaş önemi artan taşıt olarak görülüyor. 1900 başlarında Tour de France'a Alp tırmanışları eklenmesiyle eş zamanlı olarak, İstanbul'da İtfaiye teşkilatına dahil olan bisiklet, toplumsal hayatımızda yer almaya başlıyor. ( Hoş geldin, '' Bir Velosipet Olayı '' macerasıyla Abdülcanbaz'ımız ! )

Konumuzla ilgili olarak, Sn. @balkan 'ın detaylı sunuşunda vurguladığı bisikletin, yine bir '' araç '' olduğu görülüyor. Zorlu şartlar ne olursa olsun, yılmadan amaca ulaşmayı sağlamanın araçlarından. Merak edip, bu eserin çizeri Lax'ın sanatının gelişimine baktığımda, babası tarafından küçük yaşlarında Tenten çizgilerini çoğaltması için teşvik edildiğini okudum ! Böyle bir sanatçıyı 9. sanata kazandıran babası çok da iyi yapmış. Gerçekten de , Sn. @balkan 'ın sunuşundan okuduğum gibi, karelerde görülen doğa fonu hem çizimler hem de renklerle büyüleyici nitelikte. Özellikle portre çizimleri , uzaktan Suat Gönülay'ı hatırlattı bir an. ( Keşke Gönülay, tekrar tekrar okuduğum doyumsuz öykülerini çizmeye dönüş yapsa ! )

Teşekkürler Sn. @balkan .
 
Üst