Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Conan Alfa Yayınları İlk Fasikül Serisi(1980-1981)Sayı 35 - Yimsha'ya Doğru
80'li yıllarda okuduk bu baskıları. Bence Conan'ın altın çağıydı bu sayılar. Senaryosu Roy Thomas'ın, çizimler John Buscema'nın, taramalar Alfredo Alcala'nın. Çok nitelikli ve ayakları yere basan hikayelerdi ama her güzel şey gibi az sayıda sürdü bu iyi dönem sonra yavaş yavaş kalite azaldı. Bir tek eleştirim, 80'lerde türkiyedeki baskı kalitesidir. orijinal ingilizce baskılarıyla karşılaştırınca çok büyük kalite kaybına uğradığını farkediyorsunuz. paylaşım için teşekkürler Yeryüzü.
Şunu bilin ki Prensim
Kabaran okyanusların Atlantis’i
ve onun görkemli kentlerini yutmasından hemen sonra
Dünya’da o güne kadar görülmemiş bir çağ başlamıştı.
Aryas’ın oğullarının doğduğu bu çağda
Dünya üzerindeki imparatorluklar ve uygarlıklar
gökteki yıldızların mavi pırıltıları kadar dağınık fakat belirgindi.
İşte bu sıralarda Kimmeryalı Conan geldi.
Çelik bilekli elinden kılıcını hiç bırakmayan
bu kara saçlı şahin gözlü yiğit
tüm imparatorlukları sandallı ayağının altında çiğnemek istiyordu.
Şöyle bir çeviri var bana çok şiirsel ve güzel gelen.
"Şunu bilin ki Prensim;
Kabaran okyanusların Atlantis’i ve onun görkemli kentlerini sular altında bırakmasından sonra dünya üzerinde o güne değin görülmemiş yeni bir çağ başlamıştı.
Aryas’ın oğullarının doğduğu bu çağda yeryüzünde ki imparatorluklar gökyüzünde ki yıldızların mavi parıltıları kadar çok ve dağınıktı.
Nemedya , Ophir, Briuthanya…
Kara saçlı kadınları ve örümceklerin dolaştığı gizemli kuleleriyle Zamora,
şövalyeleriyle Zingara,
Shem’in kutsal topraklarına sınır Koth,
gölgelerin bekledikleri mezarlıklarıyla Stigya,
binicileri altın,ipek ve çelik kuşanmış Hirkanya….
Ama dünya üzerinde ki en mağrur krallık batıda yüce bir hükümranlık süren düşler ülkesi Akilonya’ydı…
İşte tam bu sırada Cimmerialı Conan geldi.
Elinden kılıcını hiç bırakmayan bu kara saçlı şahin gözlü yiğit….. bir hırsız…bir yağmacı…… ve bir katildi….
Derin hüzünler yaşamıştı ve dev coşkular…
Ve tüm bu imparatorlukları sandallı ayağının altında çiğneyecekti…."