Türk film afişlerinde esinlenmeler, benzerlikler

oktayyapıcı13

Onursal Üye
29 Haz 2015
1,437
16,514
5Naf40EV_o.jpg
 

oktayyapıcı13

Onursal Üye
29 Haz 2015
1,437
16,514
nK1U9Sop_o.jpg

Turksploitation adı verilen döneme ait filmlerden* birisi olan bahsi geçen filmin afişlerine bakalım...Sol üstteki film afişi İspanya’da hazırlanmıştır, isim La Batalla Khan’dır. Sağındaki Farsça afiştir, isim 7 intikam darbesidir(هفت ضربه انتقام). Alt soldaki vhs kapağıdır. Sağındaki ise Arjantin’deki film afişidir ki diğerlerinden bariz fark Doktor Fahrettin’nin arka planında biraz daha filmden, film tanıtım kartlarından yararlanılarak yapılmıştır.

l09fm350_o.jpg


* Bu döneme ait bir film olan Kanunsuz Kahraman isimli filminde Doktor Fahrettin'nin cigar içmesi Clint Eastwood özentisidir, filmdeki sahneler de For a Few Dollars More filmindeki sahneler uyarlanmıştır, Sevda Ferdağ'ın tüfekle duruşu Unforgiven filmindeki Audrey Hepburn'nun duruşundan ibarettir...

Bu afiş ise BİSAV TSA Arşivi’ndendir.
3SapywW6_o.jpg


Demek ki afişte herhangi bir sorun yok veya film isminin değişmesinde de bir sorun yok. Olabilecek tek sorun herhalde Cüneyt Charles, Fred Fikret ve Michael Meral ile ilgili olabilir, aynı Türker İnanoğlu ile evliliğinden sonra yetenekli olduğu fark edilmiş Gülşen Bubikoğlu’nun Gilshen Bubiko veya Gul Sem olacak şekilde yazılması gibi.
CiONj38J_o.jpg


Fahrettin’nin Cüneyt olması veya Bumin Gaffar’ın Fikret veya Çiğdem’in Meral olması gibi bunun da bir nedeni filmin İtalya etkisi taşıdığına dair imaj çizebilme ile ilgili olabilir.
UvML48JF_o.jpg

Bu sahne ile fumetti içerikleri arasında fark olabilir mi?​

Filmin Türkiye’de yayınlanmasından sonra İspanya ve Arjantin’de 3 sene sonra ve Portekizde 8 sene sonra vizyona girmiştir, Amerika’da ise sadece VHS olarak yayınlanmıştır.

Filmin ismi de ülkelere göre değişmiştir, örneğin Portekizde Kağan’nın Savaşı olmuştur.

Filmin yapımcı firmasına dair dağıtımcı isimleri ise afiş altlarında görülebilir.

Daha önce belirtildiği gibi o dönemde çevrilmiş tarihi sıfatlı Türk filmleri peplum etkisiyle çekilmiştir. Filmin VHS kapakları ile afiş kapaklarındaki fark bu etkiden kaynaklanmaktadır.

Sadece afişler değil film içerikleri de İtalya gibi Amerikan etkisindedir.

Bu İtalya etkisinden ötürü İspanya’da tanıtım kartları basılmıştır, hatta film rehberi veya film konu özeti de denilen çift taraflı el ilanları(!) da bastırmışlardır. Herhalde beklenilen ilgi görülmediğinden bir aventür olarak film anlam kazanmıştır.

aklmSNHb_o.jpg


Bir başka Doktor Fahrettin’nin filmi olan Kılıç Arslan kapaklarında Doktor Fahrettin Steve Arkin olmuştur. Herhalde Steve McQueen ve Alan Arkin o aralar oldukça popülerdi ve bir korku filmi pençeleri sivrileştirmiştir.
6s8GaXxW_o.jpg


Dolayısıyla isimlerdeki değişikliklerin film şirketi ve dağıtımcılarıyla ilgili olduğu açıktır.
kTm2HlvR_o.jpg


Şimdi gelelim bizim amatör tespitlerimiz dışındaki tanımlamalara:

Dış pazarlara sunulan versiyonlarında yalnızca Türk yönetmenlerin değil Türk oyuncuların da adları ya tamamen çıkartılır ya da ‘’ İngilizceleştirilirdi ‘’. Cüneyt Arkın Cüneyt Arkın genellikle ya " George Arkin " ya da bazen " Steve Arkin " olmuştur. L'Amico Del Padrino'nun ( Babanin Arkadaşları ) künyesinde Ayhan Işık'ın takma adı olarak " lan Flynn " kullanılır.​

...Yerli dağıtım şirketleri borçlarını ödemekte gecikince Hollywood'un dağıtım devleri 1970'ler boyunca Türkiye'ye ambargo uyguladılar. Bunun sonucunda, Amerikan filmleri sayıca azaldı ve gelebilenler de Türkiye pazarına gecikerek ulaştı. Amerikan filmlerinden boşalan yeri İtalyan Westernleri, Alman, İtalyan, İsveç ve Fransız yapımı soft-porno filmler ve Hong Kong yapımı kung-fu filmleri doldurdu. ...Yerli yapımcılar, Türkiye'deki dağıtım haklarına karşılık İtalyan filmlerine yatırım yapmaya başlarlar. Türk - İtalyan ortak yapımları Türkiye'de yeniden kurgulanarak gösterime sokulur. Yetmişlerin Türk sinemasının önemli yapımcılarından biri olan Türker İnanoğlu, bu filmleri dünyaya pazarlamak amacıyla İtalyan Filmcenter şirketiyle bağlantı kurar. Türk-Italyan ortak yapımı filmlerin bazılarında Cüneyt Arkın rol alır. Bu filmlerin tüm dünyada pazarlanabilmesi için adının Steve ya da George olarak değiştirildiği Cüneyt Arkın...​

Yazılanların doğru olması bir yana yazılanlarda peplum etkisine değinilmemesi gibi olaya sadece sinema gözüyle bakılması önemli bir boşluk oluşturmaktadır*. Örneğin çizgi roman içerikleri gibi kapakları dahi senaryoları şekillendirebilmiştir.
Q4yEKXC6_o.jpg


*Bu sahnede bir Bizans soylusu Roma ibikli imparatorluk miğferi(galea) değil de sertleştirilmiş fırçalı bir miğferi kafasında taşımaktadır. Neden?
BsN4BoAf_o.jpg

İtalya etkisinin bariz yaşandığı filmler de olmuştur. Örneğin Küçük Kovboy filminde Sergio Ciani ve Ida Galli gibi İtalyan aktörler gibi başta yönetmen olmak üzere film yapım kadrosu çoğunlukla İtalyanlardan oluşmaktaydı. Ve zaten Alberto Dell'Acqua’yı, Franca Gonella ve Sonia Viviani’yi de biliyoruz.

Benzer şekilde bir poliziottesco filmi olan Hedef filmi aslen Bersaglio altezza uomo’dur veya Cani filmi aslen Polizia selvaggia’dır. Üç Kağıtçılar filmi ise biraz daha Alman pazarlaması ile Zwei Teufelskerle auf dem Weg nach Istanbul ismiyle tanınmaktadır. Antonio e Placido - Attenti ragazzi... chi rompe paga gibi biraz daha İstanbul merkezli ucuz çekim olanağı sağlama amacı dışında Bob il baro gibi filmlerde biraz da İtalyan etkisini İstanbul’a taşıma amacı bulunmaktaydı, Yumurcak Küçük Şahit’in ismi ise Il piccolo testimone dell'Orient Express’tir(Un giallo per ragazzi alla Agatha Christie), biraz daha bilinenle tanıtım yapma amacına odaklanılmıştır.
 

oktayyapıcı13

Onursal Üye
29 Haz 2015
1,437
16,514
1976 tarihli Türk – İtalyan ortak yapımı olan Kara Murat Anadolu Savaşçısı veya Gara Murad Şeyh Gaffar’a Karşı ile bu filmden sonra çekilmiş Gara Murad Devler Savaşıyor isimli filmle birtakım benzerlikler olabilir.
9Gg9oS4N_o.jpg


1976 tarihli filmde Zeynep karakterini Daniela Giordano’nun oynamasına veya Ernst Hofbauer yönetmen olarak isminin geçmesine değil afişlere bir bakalım.

Doktor Fahrettin hücum emrini vermiş bir Kuzeyli komutan edası ile kılıç önde Allah Allah der gibidir, ama Türkiye’deki afiş haricindeki afişlerde solundaki atlıda Arap savaşçı betimlemesi bulunmaktadır ve daha önemlisi atlar arkasında raks halindeki dansçı kızımıza dair bir betimleme bulunmaktadır.

Osmanlı döneminde Türkei’nin hamamları, harem kültürü... gibi egzotikliğiyle İstanbul merkezli bir orientaliste görünümde olması gibi bir egzotik ''danseuse orientale'' nin afişte kullanılması, İstanbul’un 1923 model Modern Türkiye değil de bir Osmanlı görünümündeki hayalet etkisi ile ilgili olabilir. Belki de Fransızların Mısır’ı, İtalyanlar’ın Türkiyesi idi.

İtalyanca isminde belva ismi kullanılmış filmin Mısır’da yayınlanmış afişinde Arapça ve İngilizce birlikte yer almaktadır.

Doktor Fahrettin’nin bir çizgi roman veya çizgi film karakteri gibi oradan buraya pire gibi fırlaması veya paraşüt kullanmadan gökten düşmesi gibi sahnelerden ötürü filmin Almanya’daki adı Karamurat - Sein Kung-Fu ist tödlich olmuştur.

Film ile ilgili tanımlamalar da sorunlar bulunmaktadır:


ama oryantalist etki ile birlikte düşünüldüğünde şu kapak arkası tanımlamalar filme daha uygun olabilir:

Il sovrano Mammaluch ordina ai suoi uomini di andare a riscuotere le tasse da tutti i Paesi a lui sottomessi. Mustafà, governatore della Minchionia, rifiuta di assoggettarsi ai voleri del tiranno e non esita a dimostrargli il suo disprezzo, forte dell''ubbidienza incondizionata del suo popolo. Mammaluch ordina una spedizione punitiva a Minchionia allo scopo di liberare tre suoi ambasciatori tenuti in ostaggio da Mustafà, ma soprattutto per scoprire quale sia il segreto del potere che esercita sulla sua gente. Il sovrano nomina a capo della missione il suo braccio destro, l''intrepido e forte Karamurat. Tra combattimenti, trappole e imboscate Karamurat verrà a capo del mistero della remissività dei Minchioni..​

Figüranlarından tutalım da tekniğe ve tabi ki senaryoya, bir saçmalıklar silsilesi olarak anlam taşıyan filmi izleme zahmetinden sonra hakkında hazırlanmış Almanca makale:


Tabi bizim Doktor Fahrettin hemen atarlanıp, '' Taytenik de ne seyrettiniz ulen '' diyebilir. Eskinin tır şoförlerinin '' bizim zamanımızda '' diye başlayan avuntularını hatırlatan bu kabullenememeye kalkan arama gereğinde birkaç şey önemlidir. Öncelikle çevrilen filmlerin toplamını ele alsak Tayteniğin yakınına yanaşabilir mi, hem senaryo hem teknik açıdan...Para para denilebilir.

Öyle mi?

Doktor Fahrettin, Öğretmen Kemal, Yıkılmayan Adam(absürd olsa bile) veya Maden gibi filmleri bir yana duygusal filmlerine kimsenin bir şey dememesine rağmen kalkan olarak kullandığı Kung-Fucu Yeniçerilerin 007’si olarak kendini tanımlamadan önce neden Küçük Kovboy filminden sonra kovboy kapak resimlerine konu olduğunu hatırlamalıdır, Turkish değil Türk işi Jaws(+Papillon’dan çakma sahneler), E.T., Rambo: First Blood, Superman(Rambo alın bandanası da olmuş Kung Fucu bir çaput), Mad Max, Star Wars, Rambo...bunlarda Doktor Fahrettin aranan adam olma nedeni hatırlanmalıdır, Taytenik gibi değil 90 dakikayı aşmış hatta 120 dakikaya meydan okumuş kaç tane Türk işi film olduğunu eminiz Doktor Fahrettin daha iyi bilir, teknik açıdan kusursuz 007’de saçmadır biz de saçmalık yapmış olabiliriz deme cürreti gösterebilir mi bilemeyiz Doktor Fahrettin ama eğer derse eminiz ki saçma olduğu için mi saçmalıklarınıza temel bulmak için 007’den kopya işler yaptınız da İtalya’nın izinde bir arpa boyu diye soru sorulabilir.

Peki, Doktor Fahrettin’in başrol aldığı absürd filmlerine kıyasla misal Turist Ömer Uzay Yolu neden o kadar eleştirilmemekte hatta günümüzde bile beğenilmektedir? Cevap basittir, kendisini – çapını bilerek ciddi olmamak esastır ve kopyacılıkta bir sınır olmasını mizahi bir dille tanımlamaktadır.

Doktor Fahrettin’in İtalyan ortak filmlerinde bakıyoruz Türkiye’de sadece değil nerede vizyona girmişse bir tanıtım kampanya furyası tutturmuşlar...Lobi kartları*, afişler, VHS’ler...Dönemsel olduğu açık bir filme neden bu kadar yatırım yapılmıştır? İşi ve parayı ciddiye aldıklarından olsa gerek ama işte bir Turist Ömer gibi istikrarlı olamamışlar.

*Macaristan’da bile...

CADbGUwX_o.jpg
 

ihtiyardost

Onursal Üye
12 Kas 2010
3,494
70,701
Karagümrük
Çok güzel bir paylaşım. Siz her ne kadar esinlenmeler ve benzerlikler diye bir başlık atmış olsanızda düpedüz ARAKLAMACILIK bunun adı. Düzenbazlık, hırsızlık ve katakulli ruhumuza işlemiş. Bu yüzden toplum olarak perişan haldeyiz. Daha dün bir röportaj izledim ve dehşete kapıldım. Röportajdaki kadın "sonuna kadar reis diyordu. Çünkü biz 25 yıl önce doktor tarafından azarlanıyorduk, şimdi ise beğenmediğimiz doktoru dövüyoruz, bundan ötesi var mı ?" diyordu. Yani doktor dövmeyi bir kazanım olarak görüyordu. Lanet olsun bu zihniyete !
 
Üst