Madame Livingstone (Frankofon - Fransızca) (Birinci Dünya Savaşı - Belçika Kongo Sömürgeciliği)

balkan · 13 Nis 2024

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

Madame.Livingstone.-.Cassiau-Haurie.&.Barut.

Birinci Dünya Savaşı sırasında, Orta Afrika'nın Büyük Göller bölgesinde, Belçika kraliyet ordusunda teğmen olan havacı Gaston Mercier, Tanganyika Gölü'nde bir Alman savaş gemisini batırmakla görevlendirildi.

Ünlü İskoç kaşif David Livingstone'un oğlu olduğunu iddia eden, her zaman etek giyen esrarengiz bir melezle ve birlikte hayatına son verdiği söylenen Kongolu bir kadınla tanışır.

Mercier bu garip karakterle arkadaş olacak ve hikayenin doğru olup olmadığını merak ederek, Kendini Avrupa'nın bölgedeki varlığının nedenlerini ve sömürgeleştirmenin faydalarını sorgularken buluyor.[/B]

Ray Luca · 14 Nis 2024

David Livingstone ismini görünce aklıma bir balık türü geldi. İsmini David Livingstone'dan alan bu balığın adı Nimbochromis livingstonii.
Tanganyika Gölü'nde değil ama Rift Vadisi'ndeki bir diğer önemli göl olan Malawi Gölü'nde yaşıyor bu balık.
Ülkemizde de bilinen ve akvaryumlarda bulunabilen bir tür.
Çizgi romana gelirsek; Fransızca olduğu için anlayamam ama en azından resimlerine bakarım.

Belçika'nın Kongo'da yaptıklarını biliyoruz. Bunu aklamaya çalışan alt metinlere sahip değildir inşallah.
Çünkü @balkan aşağıdaki gibi bir cümle kullanmış.

balkan' Alıntı:
Kendini Avrupa'nın bölgedeki varlığının nedenlerini ve sömürgeleştirmenin faydalarını sorgularken buluyor

Paylaşım için teşekkürler.

Nimbochromis livingstonii ya da ülkemizdeki adı ile Yaşayan Kaya

balkan · 14 Nis 2024

100 yılı aşkın bir süredir Tanganika Gölü'nde yaşayan eski buharlı gemi

Çeşitli gemilerin kaderi, incelenmesi gereken ilginç bir konudur. Bazıları sonsuza dek sadece kağıt üzerinde gerçekleştirilen bir proje olarak kalmaya mahkumdur. Bazıları inşa edildi, ancak savaşta kendilerini kanıtlamadılar. Diğerleri ise tam tersine, savaş yollarını yankılanan zaferlerle doldurdu ve en iyi dönemlerinde savaşta kahramanca öldü. Bir de hayatını yaşayıp daha sonra barışçıl bir şekilde hurdaya ayrılanlar var...

Ama bazı gemiler zamanın dalgaları arasında gerçekten heyecan verici ve uzun bir yolculuk hazırladı. Savaşlara katıldılar, savaşlardan geçtiler, devletlerin doğuşunu ve ölümünü gördüler, bir elden diğerine geçtiler. Bu tür gemilerin biyografisi bazen bu güne kadar büyümeye devam ediyor.

Çarpıcı bir örnek, bir zamanlar savaş gemisine dönüştürülen Alman nakliye gemisi Graf von Götzen'dir. Birinci Dünya Savaşı'na doğrudan katıldı, sular altında kaldı ve yeniden inşa edildi, çeşitli modernizasyonlardan geçti ve 100 yıldan fazla bir süre sonra hala insanlara hizmet ediyor. Nasıl oldu?

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

Buharlı pişirici Graf von Götzen

Başlıca Avrupa güçleri yüzyıllardır genişlemektedir. Portekiz, İspanya ve Fransa, ülkelerini "üzerinde güneşin hiç batmadığı bir imparatorluk" olarak adlandıran İngilizler bir yana, geniş toprakları kontrol ediyordu. Dünyanın sömürge bölünmesi için biraz geç kalan Almanya, onlarla rekabet edemedi. XNUMX. yüzyılın başlarında Afrika'da sadece küçük kolonileri vardı. Günümüz Togo, Kamerun, Namibya, Tanzanya, Ruanda ve Burundi idi.

Almanlar, karakteristik titizlikleriyle denizaşırı mülklerini geliştirmekle meşguldü. Altyapı, demiryolları, tarım - tüm bunlar yoğun bir şekilde geliştirildi. Alman Doğu Afrika en aktif şekilde ilerledi. Batı sınırı Tanganika Gölü boyunca uzanıyordu. Diğer kıyı Belçika'ya aitti ve İngiliz mülkleri gölün güney tarafındaydı. Kaiser Wilhelm II, ticaretin ve yolcu ve yük trafiğinin patlama yaptığı bir bölgede liderlik için savaşmak zorunda kaldı.

Bunun için Hint Okyanusu kıyılarında büyük ölçekli bir liman inşa edilmesine ve Tanganika Gölü'ndeki filonun güçlendirilmesine karar verildi. Savaş zamanında donanma düşmanla savaşabilecek bir güç olarak hizmet etti ve barış zamanında ticaretin gelişmesini destekledi. Birinci Dünya Savaşı'ndan önce, Papenburg'da Meyer-Werft tersanesinde üç vapur sipariş edildi, bunlardan biri 1914'te inşa edildi ve Afrika'ya taşındı.

O zaman, böyle büyük bir nesnenin taşınması zor bir işti. Bununla birlikte, bununla ilgilendiler: vapur, nakliye gemilerinde ve demiryolu ile taşınacak parçalara ayrıldı ve ardından yerinde monte edildi. Doğu Afrika'nın kaşif ve eski valisinden adını alan Graf von Götzen, Şubat 1915'te törenle denize indirildi.

Büyük bir gemiydi: 70 metre uzunluğunda, 800 ton deplasman. İki buhar motoru, verilen su alanı için yeterince iyi olan 11-12 knot hız geliştirmeyi mümkün kıldı. Kayıt yeri, Tanganika kıyılarındaki ana liman olan Kigoma limanıydı. Birinci Dünya Savaşı sırasında, yeni vapur artık sivil bir gemi olarak kabul edilmedi. Metropolden düşmanlıklara hazırlanmak ve mevcut gemilerden savaşa hazır birimler oluşturmak için bir emir geldi. 105 ve 88 mm ana toplar ve iki adet 37 mm yardımcı top alan vapurun adı SMS Graf von Götzen olarak değiştirildi.

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

SMS Graf von Gotzen

Afrika'daki çatışmalar Avrupa'da olanlardan çarpıcı biçimde farklıydı. Kafa kafaya savaşlar yok, sadece pusu ve sürpriz saldırılar. Savaşın başlangıcında Almanlar, Tanganyika Gölü'ndeki tek Belçikalı vapur olan Alexandre Del Commune'u yok etmeye karar verdi. İlk deneme 23 Ağustos 1914'te Belçikalıların kıyı bataryalarının koruması altına sığındığı Lukuga Nehri üzerinde yapıldı. Buharlı gemi Hedwig von Wissmann (o sırada Alman deniz kuvvetlerinin Tanganika'daki tek gemisi), düşman topçu bölgesinde olmak, yaklaşık iki saat boyunca Alexandre Del Commune'e ateş etti. Kazan tesisinde önemli sayıda isabet alan, ciddi şekilde hasar gören Belçikalı vapur karaya çıktı. Almanlar, ustaca manevralar nedeniyle hiç hasar almadı.

1914 sonbaharında, Alman

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

gölde, Kingani'nin havadan kaldırılan bir vapuru şeklinde takviye aldı. Çoğunlukla istihbarat ve tedarikle uğraştı.

Yakında Almanlar, Alexandre Del Commune'un Albertville'de yeniden başlatıldığı bilgisini aldı. Ve Belçikalılarla başa çıkmak için ikinci girişim başarı ile taçlandırıldı. 22 Ekim 1914'te Hedwig von Wissmann Albertville'e yaklaştı ve düşman pillerinden ateş altında hedeflenen ateş, Alexandre Del Commune'u yok etti.

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

Hedwig von Wissmann

Bir yıl sonra, 26 Aralık 1915'te İngilizler geri kazandı: Tanganika'nın kuzeyinde devriye gezen Alman Kingani pusuya düşürüldü. Diğer iki Alman vapuru aynı anda Belçikalılar tarafından saldırıya uğradı.

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

, bu yüzden kurtarmaya gelemediler. Sonunda, İngilizler Kingani'yi ele geçirdi ve mürettebatı ele geçirdi.

Ocak 1916'da Hedwig von Wissman kayıp vapuru aramak için yola çıktı. Lukuga'nın ağzında İngiliz tekneleriyle görüşmesi başarısızlıkla sonuçlandı: vapur battı. Alman göl amiral gemisi Graf von Götzen izledi, ancak Kingani'nin düşman limanında keşfedildikten sonra, İngilizlerin müstahkem mevkilerine saldırmamaya karar verildi.

Aktif düşmanlıklar sona erdi, Graf von Götzen, savaş kabiliyetinin korunduğu Kigoma'ya döndü. Bu limanda, Haziran 1916'da, neredeyse sonuncusu olan vapura bir saldırı yapıldı. Belçika uçaklarının pilotları, daha sonra ciddi hasara yol açtığını iddia ederek birkaç hava bombası attı. Ancak, ortaya çıktığı gibi, bu bilgi gerçeğe uygun değildi: Almanların kendileri şarapnelden sadece küçük hasarlar ortaya çıkardı.

1916'da Almanya için savaş iyi gitmiyordu. Avrupa'daki olaylar elbette kolonileri de etkiledi. Özellikle kıyı savunmalarının güçlendirilmesi emredildi. Bunun için Graf von Götzen'den gelen silahlar çıkarıldı ve Kasanga'ya taşındı. Vapur, bir savaş birimi olmaktan çıktı ve düşmanlıkların seyrini aktif olarak etkileme yeteneğini kaybetti. Daha sonra Almanlar Kigoma'dan ayrıldı ve vapuru Malagarasi Nehri'nin ağzına götürdü. Gemisini kurtarmak isteyen kaptan, tüm mekanizmaları sökmeyi, bir yağ tabakasıyla örtmeyi, su geçirmez kılıflara koymayı ve gölün yanına gömmeyi emretti. Vapurun gövdesi kumla dolduruldu, yağlandı ve kıyıdan sular altında kaldı.

Ancak Graf von Götzen'in kaderi burada bitmedi. Savaştan sonra gemi kış uykusundan çıktı. 1927'de gemiyi restore eden ve ona yeni bir isim olan Liemba'yı veren İngilizler tarafından uyandırıldı. Göl kenarındaki eski Alman amiral gemisi, 1970 yılına kadar yolcu taşıyan Tanganika'daki seferlerine yeniden başladı. Daha sonra vapur tekrar emekliye ayrıldı ve 6 yıl onarımda kaldı, ancak tamamlandıktan sonra çalışmaya devam etti.

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

Liemba, eski adıyla Graf von Götzen

1997 Kongo savaşları sırasında 75'den fazla mülteciyi taşıdı. Uzun bir süre Graf von Götzen, yerliler için medeniyetle tek bağlantıydı.

Bugün, Birinci Dünya Savaşı olaylarında doğrudan yer almayı başaran Kaiser filosunun son gemisi, Tanganika'da seferlerine devam ediyor. 2016-2019'daki bir başka yenileme, ona yeni bir güç kazandırdı. Şimdi bu vapur son derece popüler ve turistler tarafından seviliyor!

(Üstat @Ray Luca , ben o cümleyi kitabın tanıtımından aldım. Şahsi görüşüm, maalesef her çizer veya senarist kendi siyasi düşüncesi veya varması istenilen hedef doğrultusunda eser oluşturuyor. Sonuçta bu bir çizgi roman, hedef kitlesi için ulaşılmak istenilen amaç Belçika'nın aklanması olabilir. Nasıl ki bizim çizgi roman kahramanlarımız (Üstatlardan birinin dediği gibi) Çin Sarayına girip, Çin Prensesini yatağa atıyorsa, bu eserde de sömürgeciliğin faydaları anlatılmış olabilir. (Fransızca bilmediğimden net olarak kitabın verdiği mesajı algılayamadım.) Avrupalılar sömürgeciliğin iyi olduğu konusunda ne yazarlarsa yazsınlar, ne söylerlerse söylesinler, gerçeği değiştiremezler. Sömürgecilik insanlık suçudur.)

Ray Luca · 14 Nis 2024

balkan' Alıntı:
(Üstat @Ray Luca , ben o cümleyi kitabın tanıtımından aldım.

Problem yok üstat. Ben sizden alıntı yaptığım için o şekilde yazdım. Orijinal yazının size ait olmadığını tahmin ettim zaten. Kusura bakmayın yanlış anlaşılma için.