Hani sen gökleri çok severdin ya…

Lami Tiryaki

Onursal Üye
21 Nis 2009
514
3,748
Aşağıdaki metin, 2003 yılının Mayıs ayında yayınlanan aylık Martin Mystere için yazdığım Ali Recan'ın ölüm yıldönümü konulu sunuş yazısıdır. Ölümünün 11. yıldönümü yaklaşırken Ali Abi'nin hala kalbimizde yaşadığını biliyorum. Yaratıları ve çizgi roman için yaptığı güzel işleri asla unutmadık unutturmayızda....

*************************************************

2002 yılının 14 Mayıs günü Türk çizgi roman tarihinin duayen isimlerinden Ali Recan’ı kaybettik. Ölümünün üzerinden tam bir yıl geçti. Henüz 51 yaşındayken aramızdan vakitsiz ayrılışı çizgi romanseverleri derinden etkilemişti.

1970’lerin başında, Son Havadis gazetesinde çizgilerle başlayan dostluğu, onu yazar ve çizerlikten yayıncılığa uzanan uçsuz bucaksız bir maceranın içlerine sürüklemişti. O tarihlerde, günlük gazetelere çeşitli konularda resimli romanlar, karikatürler çiziyor ve gazete ressamlığı yapıyordu. Derken, yeni bir resimli roman kahramanının arayışı içine girdi. Kendi ifadeleriyle, “hemen hemen her gazetede, o günlerde çok moda olan eli kılıçlı Orta Asya kahramanlarının serüvenlerine karşı denenmemiş bir konuda, yeni ve çağdaş bir çizgi roman kahramanının” maceralarının yer aldığı ve ülkemizde hala popülaritesini sürdüren son çizgi roman kahramanını, Yüzbaşı Volkan’ı yarattı.

1978 yılında Alfa yayınları ismiyle kendi yayınevini kuran Ali Recan, Türk okurunun alışık olduğu İtalyan yapımı çizgi romanların dışında yeni ürünlerin arayışı içine girer ve bu amaçla Amerikan çizgi romanlarını inceler. Sonunda, kriz zamanlarında dahi yayında kalmayı başaran İlkel Çağların Yenilmez Savaşçısı Conan’ı ülkemize kazandırmayı başarır. Bu gün Türkiye’de bir Conan kültüründen sözediliyorsa, bu Ali Recan seyesindedir. Bu arada, tekelci bir yönetim tarzını reddeden Ali Recan, ışık gördüğü gençleri biraraya toplayarak onları kadrosuna dahil ediyor ve çalışmalarının altına onların da imzasını atmaktan çekinmiyordu. Ekibiyle birlikte, 29 sayı süren, Kaptan Venüs isminde o yılların modası seksi kadın imajını yansıtan bir uzay pilotunun maceralarının anlatıldığı yeni bir çizgi roman denemesinin yanısıra sürekli yenilik peşinde koşmaktan çekinmiyordu. Ticari risk taşımasına rağmen Buffalo Bill, Geronimo, Zorro, Honda gibi çizgi romanları yayınlamaktan çekinmeyen girişimciliği, bu yayınları ülkemizde tutunduramadı ama Thor, Fantastik Dörtlü, Rom gibi Amerikan süper kahramanların maceralarının Türkiye’de yayınlanmasının öncüsü oldu.

Devlet hizmetinde çalıştığı bir dönemin ardından, suskunluğa girmiş çizgi roman yayıncılığımızın ilk uyanışlarını yaşadığı yıllarda, Ali Abi Conan’ı yeniden yayınlayarak tekrar aramıza döndü. Kendisiyle bu dönemde tanıştım. Afralı tafralı birini beklerken olabildiğince bizden biri sokak tezgahlarının yanıbaşında bizimle çay içmekten büyük zevk alan hoş sohbet bir insanla karşılaşmak beni çok mutlu etmişti. Çocukluğumun idolü Yüzbaşı Volkan’ın babası bizden biriydi ve o da bizim gibi büyümeyi reddediyordu.

Sonra bir Mayıs günü “Ali Abi’yi kaybettik” dediler. Beyninde gelişen kötülük oun bizden ve kahramanlardan biraz zamansız ayırmıştı. Bu gün gazete bayileri ve kitabevi vitrinlerine baktığımda Ali Abi ve diğer duayenlerin açtığı yolda, pek çok yayınevinin Türkiye’de çizgi roman yayıncılığını başarıyla yürüttüğünü görmek bizler için teselli kaynağı olabilir. Ancak arada bir bizlere bıraktığı çizgili mirasa bakıyorum da… Onun öldüğüne inanmıyorum.
Sevgiyle kalın.
Lami Tiryaki
 
12 Şub 2010
15,006
544,113
Allah rahmet etsin

Alfa yayınlarının baskılarının kalitesizliğinden söz etmek hep " in " olmuştur

Ya hiç olmasaydı?

Türk çizgi romanında büyük eksiklik olurdu
 
Üst