Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
3'üncü soruda Prusya Kralı Büyük Friedrich'den (Anglosaksonlar'ın deyişiyle "Frederick the Great") bahsedildiğini okuyunca "The New York Times" gazetesinin bloğundaki şu öyküyü çevirip aktarayım dedim. Konu patates olunca öyküyü de patates baskılarıyla resimlemişler, üstelik hareketli anigif resimlerle. Harika bir animasyon çalışması olmuş. Ben ilköğretimde bir eğitimci olsaydım buna benzer el işlerini çocuklara yaptırırdım (şimdiki eğitim müfredatı bilmiyorum, acaba öğretmenlerin böyle bir serbestileri var mı, yani kendi içlerinden gelen ödevleri verebiliyorlar mı? 50 sene önce olabiliyordu diye hatırlıyorum). Not: İllüstrasyonlar New York Times'ın kadrolu ressamı Christoph Niemann'a aitmiş.
Patates Kralı Efsanesi Patates Baskılarıyla Anlatılan Bir Öykü Prusya Kralı Büyük Friedrich'in Öyküsü (d.1712-ö.1786)
2012 yılında Prusya Kralı II. Friedrich'in 300'üncü doğum yıldönümü kutlandı. Büyük Friedrich veya yöre insanının kendisine taktığı adla "Koca Fritz" olarak da anılan Kralı II. Friedrich, hem savaş alanlarındaki hem de patates tarlalarındaki kurnazlığı ve becerisiyle tanınır.
Evvel zaman içinde Fritz adında bir kral vardı. Bu kral günün birinde Güney Amerika'dan
gelen yeni ve harika bir bitkinin haberini aldı. Bu bitki patatesti.
Civardaki bir köydeki büyük bir tarlaya patates ektirdi ve halka patatesin
beslenmedeki değeri ve ekonomik faydaları hakkında telkinlerde bulundu.
Ahali kendilerine neyi yeyip neyi yemeyeceklerinin dayatılmasını
istemedi ve Fritz'in patates politikasını reddetti.
Kralın aklına bir fikir geldi. Askerlerine köye gidip tarlayı
koruma altına almalarını emretti.
Tahkim edilmiş tarla köylülerin merakını uyandırdı.
Kral muhafızlarına geceleri biraz gevşek davranıp köylülerin
kendi tarlalarından patates çalmalarına göz yummalarını emretti.
Böylelikle patatesin yıldızı parladı ve o gün bu gündür yöre
mutfağının temel unsuru olarak kullanılmaya devam etti.
Bu öykü belki de bir efsaneden ibarettir. Ama o gün bu gündür insanlar
Fritz'in mezarına patates bırakarak onun anısını kutlarlar.
7d) Doğru olamaz, Rasputin başka işlerle meşguldü...
Zaman olarak en mantıklısı Nikola.
"kurompir" slav kökenli dillere de "Krumbeer" sözcüğünden geçmiştir. Krumbeer/Grumbeer, Almanca'nın alemann-palatin lehcelerinde patates'in adıdır, "düz" Almanca'da karşılığı "Grundbirne", yani "yer armudu"dir. Almanca'da (yazı dilinde) olağan adı olan "Kartoffel" ise, İtalyanca "tartuffolo", yani "trufl mantarı"'ndan gelme; ilk yüzyıllar patates'in de bir çeşit trufl mantarı olduğu sanılıyordu.