Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Elma, incir, dut,...; az çalmadık evlerin bahçelerinden, şimdi hepsi gökdelen oldu, ruhsuz, duygusuz, sağol üstadım.
“HABERLER İLE GERÇEKLER AYNI ŞEY DEĞİLDİR.”
Katharine Graham
Washington Post gazetesinin sahibi
“Depreme karşı yeniden yapılanma projesi”, yani eski evleri yıkma projesi, aslında “Ayakkabı kutularını doldurma” projesi ve depremle falan hiç alakalı değil, deprem paravan, hırsızlık devasa boyutta ve organize, deprem meprem tamamen palavra.
Depremin şakası olmaz ve kimse aptal değil; herkes bunun çok iyi farkında, en azından padişah kadar bizim de kafamız çalışıyor; gerçekten yıkılması gerekenler var, ama tamamını yıkıp avantayı arttırma yolundalar, üstelik mahkemeye bile veremiyorsun, tam anlamıyla Veba, “Ekonomi iyi, olsun benim karnım doyuyor ya; hırsızlık varsa var, bana ne” diyenlerden olamıyorum, İstanbul’un talanı; asrın en büyük soygunu şu anda, üstelik dünyada.
Gerçekten yıkılması gerekenler var, ama asıl yıkılması gerekenler; yıkılması gerekmeyenlere karşı bahane olarak kullanılıyor, zorla.
Yasama da yürütme de tek elde artık; Veba.
100. katta yangın çıktığında; hangi itfaiye merdiveni kurtacak oradaki çocukları acaba.
Ama kendileri nedense villalarda.
Asrın en büyük soygunu “Depreme karşı yeniden yapılanma projesi” ile; sinice çalışıyor ve İstanbul çok değil, 50 sene sonra yapı çöplüğüne dönecek, hatta 30-40 sene sonra başa bela olmaya başlayacak tek tek hepsi, olsun; avantalar akmaya devam ediyor, “Şirket” çalışıyor, acımasızca.
Ama biz inatla ayakta kalacağız.
Elmamızı, incirimizi, dutumuzu kimseye vermeyiz mahallemizin çocuklarından başka.
Vermeyiz.