Nathan Never AD/DE Yayıncılık Sayı 06 - Sıfırın Altında Terör

ihtiyardost

Onursal Üye
12 Kas 2010
3,669
76,799
Karagümrük
cbr39qdco2xq5sh96.jpg


(Yeni tarama , paylaşım tarihi : 21 ŞUBAT 2013)

Keyifli okumalar...

 
Moderatör tarafında düzenlendi:

yeryüzü

Yönetici
3 Eki 2011
17,115
76,949
hiçbiryerde :)
Eline sağlık nisan yağmuru...
Kutuplarda dev "ayı"lar ne arıyor,
günümüzde son hızla ilerleyen
genetik çalışmalar mı buna yol açan?...
 

murats

Onursal Üye
5 Şub 2011
1,314
5,463
SIFIRIN ALTINDA TERÖR

Orijinal Kapağı:

1523355329179.jpg--terrore_sotto_zero___nathan_never_06_cover.jpg


Orijinal Adı: Terrore sotto zero (İsmin tercümesi: Sıfırın Altında Terör)
İtalya Baskısı: Serie Regolare #6 (Kasım 1991)
Türkiye Baskısı: AD Yayıncılık #6 (1997)

Yazar: Bepi Vigna
Çizer: Germano Bonazzi
Kapak: Claudio Castellini

Konu:
Artic 3 madencilik üssünden, bölgenin faunasında mutasyonlara neden olabilecek yüksek riskli bir ilaç olan poliklorik euridal'in olası kullanımına ilişkin haberler geliyor. Nathan Never, Thomas Ripley takma adıyla araştırma yapmak üzere üsse gizli görevle gönderilir. Civardaki ayılar da vahşi davranışlar sergilemektedir. Ele geçirebileceği tek kanıt, üsse uyuşturucu sevkiyatı yapan bir kuryedir.

TAGS: maden üssü, mutasyon, manyetik tren aksiyonu, euridal


Eleştirim: (Ağır spoiler içerir)
Kara Sütun (TR-AD #2) macerasını çizen ve o macerada çok beğenemediğim Bonazzi'nin ikinci çizdiği macera. Ayrıca ilk defa Nathan'ı ikinci defa çizen çizer oluyor. (Casini iki bölümlük bir maceranın iki yarısını da çizmişti. Bonazzi ayrı bir macera olarak ikinci albümünü çiziyor.) Bu macerada Bonazzi'yi net olarak daha başarılı buldum. Teknik araçlar, teknik mekanlar güzel çizilmiş, karakterler de tutarlı ve açılar güzel. Hikaye son derece güzel anlaşılırken, resimler de buna iyi eşlik ediyor. Özellikle sonlardaki manyetik trendeki aksiyon film kalitesinde. Hız duygusu da çok güzel verilmiş. (sf69, 72, 73, 74) Özellikle sf77'de, hem hız, hem karlı hava, hem de elektrik ifade edilirken, trenin raydan kopup düşmesi tüm kitabın en güzel aksiyonu oluyor. Çizeri bu macerada başarılı buldum. Nathan'da sıklıkla macera çizen çizerlerden. Umarım Casini de ileride mizah dergileri çizgi-romanları çizgisinden biraz uzaklaşacaktır.

Hikaye'de Alien filmleri havası var. Ama tam olarak değil. Evet bir üsteyiz, limitli bir mekan, evet Alien gibi vahşi bir düşman var, ayılar; ama hikaye onların etrafında kurulmuyor ve bir hayatta kalma savaşı hikayesi değil. Nathan'ın üsse gittiği gizli kimliğinin adı da Ripley, yani Sigourney Weaver'in oynadığı, Alien filmlerinin baş karakterinin adı.

Baştaki gazete küpürüyle beraber maden üslerinde performans artırıcı yasadışı ilaçları kullanımı üzerine bir şüphenin varlığı ile başlıyoruz. İçinde vahşi bir unsur olan bir sürü hikaye gibi, o unsurun bir saldırırıyla ve hemen ardından üsse yapılan turist ziyaretiyle üs hakkında bilgiler alırken, üsteki yasadışı ileç kullanımını belirlemek için gizli bir ajanın geldiğinden şüphelenen kötülerin laboratuvarı kaldırmak üzere olduğunu öğreniyoruz. Oradan bu üsse gizli görevle yerleşmiş olan Nathan'a geçişimize kadar, anlatı oldukça hoş ilerliyor. Durmuyor da, anında diyalogların üstüne daha büyük bir ayı saldırısı aksiyonu yaşanıyor ve Nathan revire düşüyor. Doktorla tanışmasıyla beraber, şüpheleri, gizli görevi Euridal adlı yasaklı ilaç vb tüm gereken dramatik bilgiyi öğreniyoruz. Hatta maceranın sonunda bize gerekecek olan hammaddenin taşınma methodu, doktorun şüphesini sonuçlandıracak olan yan hammaddelerin yüksek miktarda ihtiyacının oluşunu ve ayıların değişiminin nedenini, herşeyi akılcı bir senaryo ile öğreniyoruz. Maceranın sonunda çok güzel bir manyetik tren aksiyonu da olmasına rağmen, yani görünürde pek bir sorun olmamasına ve hikaye iyi akmasına rağmen, akılda kalıcı bir macera olmadığını düşünüyorum. Büyük ihtimalle ayılar değil de, başka bir mutasyona uğramış ve daha çok değişmiş bir canlı olsaydı, hikayenin akıllarda bırakacağı etki daha kalıcı olacaktı.

Bir yandan da final aksiyonlarına geldik. Helikopterin kalkan trene saldırısı güzel bir başlangıçken, treni ve yolcularını yoketmek isteyen kötülerin manyetik treni çıkmaz yola sokması ve Nathan'ın bu uğurda girdiği mücadele aksiyon filmlerine çok uygun, ve güzel yazılıp, güzel çizilmiş. O biter bitmez kurye kimdi mücadelesini, onun hemen ardından Euridal'ın taşımasının buluyorlar ama madde kayıp, ve Nathan'ın ardından onu keşfetmesi (karşılıklı zeka ile yapılan ve bulunan, ve bize de önceden bilgisi verildiği için zekice gelen, son çözüm.) karda son kovalamaca ve ayının saldırısı ile maceranın bitişi, herşeyiyle derli toplu bir senaryo var. Ki Bepi Vigna'ya ait. (Önceden tek başına, bir adada dövüş turnuvası olan Ejderha Operasonu ve devamı olan Ölüm Adası'nı yazmıştı.)


Notlar ve Referanslar: (Spoiler içermesi çok olasıdır)
  • Nathan'ın gizli kimliğinin adı Ripley ve Alien film serisinin ana karakterinin adıdır. Tesadüf değil, çünkü bu macerada da ayılar bir nev'i Alien gibi işlenmiş.
  • sf51'de yükleme sahnesinde Aliens filmindeki Power Loader gibi araçlar var.
  • sf53'deki adam Silver Surfer çizgi-romanı okumaktadır.
  • sf73, "8 saat" yanlış olarak tercüme edilmiş. Dakika olmalı.

(MuratS, 2024 okuması)​


1454515447132.jpg--.jpg
1454515454961.jpg--.jpg
 
Üst