Manga Hakkında Görüşleriniz

Kemikdilli

Kıdemli Üye
2 Ocak 2012
194
540
Arada bir elime Manga geçiyor. Hiç içimden okumak geçmiyor. Şöyle biraz karıştırıyorum, Emo tipli ergenlerin birbirlerine gülümseyip durduğunu görüyorum. Ciddi manada itici görünüyor. Bir nesne bu kadar karizmaya uzak olur mu yahu?

Bilen bilir, Hentai versiyonları var bir de bunların. Onlardan da hiç hazzetmedim. Bağırıp duran kadın yüzleri çizip, bunun erotik olduğunu sanıyorlar. Bizim Karaoğlan, Orta Asya'nın karizmasını kurtarıyor. Ama Doğu Türkistan'ın ötesine geçtin miydi karizma da erotizm de bitiyor.

Türkiye'de de Manga sevenler var. Farkındayım. Ne buluyorsunuz Manga'da? Bir Zagor, Teks, Wolverine tadı alınabiliyor mu Manga'dan?
 

Baltimora

Yönetici
16 Nis 2009
9,722
36,427
İstanbul
Açıkcası ben değil Manga, Fumetti hariç hiç bir tarzı beğenmiyorum. Diğerlerini okurken maceralara konsantre olamıyorum, ayrıca insanı çok yoruyor.. Örneğin Zagor, Mister No, Mandrake, Teksas, Tommiks'i okurken kendimi sanki kitabın içindeymiş gibi hissediyor ve büyük bir keyif-haz alıyorum. Benzetmek gibi olursa A-HA'nın "Take on me" klibindeki karakter gibi bir mod'a geçiyorum.. :)

Bu bağlılığın çocukluktan gelen bir alışkanlık olduğunu da düşünmüyorum, burada sorun tamamen çizgilerde.. Çizgilerde..
 
Son düzenleme:

Kemikdilli

Kıdemli Üye
2 Ocak 2012
194
540
Mesela Tenten seviyorum. Tenten de iyi aile çocuğu. Çizgiler düzgün. Kan man yok falan ama güzel geliyor yine de. Manga fazla minnoş ya. Sorun bu. Hepsi minnoşluktan ölecek gibi. Hello Kity gibi...
 

Tarantula

Onursal Üye
9 Ağu 2010
662
2,970
Ben şu anda Manga okuyorum. Death Note. Çok meşhur olmuş bir seri. Ha bundan sonra herhangi bir manga okur muyum ? hiç zannetmiyorum. Çizgi olarak zayıf buldum. Ama senaryo sağlam, oldukça orjinal. En azından Death Note öyle. O topraklar da sonuçta büyük ve zengin bir geçmişe sahip. Henüz uzakdoğu bu sektörde başlarda sayılır. İlerde değişebilir. Tabi bir de bizim kuşak fumetti ile büyümüş bir kuşak bu da önemli bir etken. Ben ayrıca frankofonları da çok severim. Ayrıntılı ve temiz çizgiler vardır.
 

Cem Demir

Yeni Üye
13 Mar 2013
4
2
Manga Japon Dili ve edebiyatının bir ürünüdür, tabi esas olarak Uzakdoğu sosyo kültürel ekonomik yapısından beslenmektedir. Özellikle hikaye bazında çok başarılı örnekleri olsa da bütün Dünya'ya açılamamasının sebepleri olarak başta Siyah Beyaz olması geldiği söylense de esas neden kültürel farklılık olmuştur. Tabi çok farklı Manga türleri vardır, Shounen, Shouju Seinen gibi eğer önyargılı yaklaşmazsanız bunlardan biri veya birkaçında size hitap edebilecek birşeyler bulmanız olasıdır.
 

toxine

Onursal Üye
11 Mar 2013
1,012
3,343
Tespit edilemedi
Manga hakkında yakın zamana kadar hiç birşey bilmezdim. Frankofon okur olarak japonlar bu işi bilmez sanırdım. Manganın asırlık bir geçmişi varmış. Son 15-20 yılda 10binin üzerinde manga (eng. çevrilmiş) görünce şaşırdım. Mangayı anlamak içinde yüzü aşkın seri okudum.

Başlıca şu farklılıklar var:
Frankofonlarda mesela uzun bir konu tek bir ciltte anlatılırken, mangada one-shot lar sayılmazsa en az 800-1000 sayfada (4-5 ciltte) anlatılıyor. Ortalama 10 cilt falan. Her detaya değiniliyor.

Bir diğer farklılık shounen/seinen ya da shojou/josei gibi okuyucu kitlesine göre temalar değişiyor. shounen 13-18 yaş genç erkek / seinen ise 18 üzeri erkeklere yönelik mesela. shojou/josei genç kız/18 üzeri falan..

Yani 30 yaşında biri gidip shounen okursa ilgisini geçen birşey bulamaz. Çünkü bu shounen komedi, fantasy, dövüş sanatı, doğaüstü, lise hayatı unsurlarla doludur. Mesala Dragonball gibi ... tvden bilirsiniz belki.

shojou ise daha çok genç kızların lise aşkları, arkadaşlıkları ile ilgili... Yani Largo Winch, Bernard Prince, Blacksad, Tenten vb.. gibi kitaplara benzemez.

Ben genelde yarı yarıya shounen/seinen takıldım. Hatta bir kaç tane de shojou/josei okudum. Çeşit çok nasılsa. Her bir türden de beğendiklerim oldu. Bana göre çizimlerin ve siyah-beyaz olmasının bir önemi yok. İçerik olmazsa hiç okumazdım zaten. Gözüm çizimlere zor alıştı, ancak konuları okutuyor. Tersten okunuyor çoğu sağdan sola doğru. Ve de alışık olmadığınız bir kültürün etkileri var veya özellikle japon yaşamına/felsefesine değiniliyor. san-chan, ramen, oden, shinigami, sensei, katana ve de hiç duyulmadık japon isimleri takata, sugawara vs. okumayı zorluyor. Başta alışamamak normal.

İlk okuduğum manga şansıma trajik, dramatik, psikolojik bir seinen olmuştu. Konu olarak hiç ilgimi çekmede konu oldukça iyiydi ve güzel bir başlangıç oldu. Başka serileri okumaya devam ettim. Okuduğum hiç bir seriyi de yarım bırakmadım. Sonuçta üşenmeden hesapladım 150bin sayfa geride kalmış. Death Note shounen fakat konusu oldukça iyi bence. Sıra dışı bir polisiye hikaye denilir belki. Fullmetal Alchemist, Slam Dunk, The Breaker (manhwa), Rurouni Kenshin, Claymore gibi iddialı bulduğum shounen var.

seinen olarak Berserk, Vagabond, Shamo, Vinland Saga, Pluto, Dorohedoro, Gunnm, Liar Game ve Kiseijuu var mesela beğendiğim. Eğer farklı bir şeyler okumak isterseniz ve de kitabın yazıldığı tarih, coğrafya, felsefesine bakarak inceleme amacıyla okunursa belki keyif alınır.

Hiç okunmaz dediğim mangayı beraberinde manhwaları sizin gibi paylaşımcılar sayesinde farkedip, eski çr okuma isteğime yeniden sahip oldum. manga-manhwa-frankofon-fumetti hepsinin başka bir tadı var.
 

cobra

Süper Üye
23 Kas 2009
528
1,398

Öncelikle çizgiler meselesi kültür farkıyla ilgili bir durum , onların tarzı ve kültürüyle alakalı fakat bu çizgiler bize yabancı lafına pekte katılamıyorum , nostalji diyarındaki çizgi dizilerin yarısı japon yapımı yani o kadar da yabancı değiliz :D , ayrıca satışlar konusunda yanılgılar var şu anda dünya çapında en iyi satış rakamlarına sahip olan tür mangalardır , sektörde yolun başında değiller .

Mangaların üstün taraflarına gelirsek;

- Öncelikle okuyucularına saygılıdırlar takip edilmesi kolaydır hikayeleri anlamak için tek bir yayını takip etmek yeterlidir.

-Kendi kültürlerini anlatırlar , çıkıpta başka ülkeleri ve onların kültürlerine ait şeyleri konu edinmezler .

-Kendilerini dünyaya kanıtlıcam diye kasmazlar , dünya onları merak ettiği için popülerdirler.

-Hikaye anlatımına ve sağlam kurgu hazırlamaya daha fazla önem verirler.

- Karakterler tek boyutlu değildir , başkarakterlerin temelleri sağlamdır , motivasyonu , geçmişi anlatılır . Karakterler doğru düzgün şekilde tanıtılır. Bunca sene geçti diğer türlerdeki bazı karakterlerin geçmişini , ne ayak olduğunu bir türlü öğrenemedim .

- Bazı mangalar çok derindir , hikayenin tamamı derin konular üzerinedir, diğer türlerde nadir rastladığım bir şey.

- Spor konusunda başarısız oldukları halde dünyaya spor çizgiromanlarını kabul ettirebilmiş tek türdür. Futbolun beşiğiyim diyen avrupadan bir tane Tsubasa çıkabilmişmidir?

- Josei ve shojo gibi türlerle kadın okuyuculara yönelik yayınlar çıkaran başka çizgiroman türü yoktur.

-Dövüş ve aksiyon çizimleri çok daha iyidir.

-Detay çizimleri başarılıdır.

-Kilometrelerce uzağında yaşayan birine kendi tarihlerinde önemli bir olay olan Sekigahara savaşını merak ettirip araştırttırırlar , başkalarının bağımsızlık savaşını değil.

- Konu çeşitliliği çok daha fazladır ayrıca mizah anlayışı gelişmiştir .

- Manga sektörü bir çok sektörle içiçedir , bu sektörler birbirlerinin başarısı için el ele mücadele ederler , amerikalıların aklının alamadığı şekilde fan yapımlarına önem verirler , sonuçta onlar için önemli olan manganın yaygınlaşmasıdır , birbirlerini baltalamakla uğraşmazlar . Bu sebepten diğerleri yerinde sayarken onlar dünyayı kasıp kavurmaya devam eder.

Sonuçta tüm çizgiroman türlerini okuyan bir kişi olarak Mangaların dünya üzerinde kazandığı lider pozisyonunu nasıl aldığını anlayabiliyorum ve bunu sonuna kadar hak ediyor. Ülkemizde yavaş yavaş ortaya çıkması iyiye işaret fakat allah rızası için o saçma sapan kitap boyutları nedir öyle ? Seinen türünde olan yani yetişkin erkekleri hedefleyen Berserk adlı manganın cep kitabı boyutunda basılması nasıl bir mantık anlayabilmiş değilim ?

Mangalar bir cevherdir derinine inildikçe daha fazla değerli şey bulursun , özellikle alışkın olmayanlar sabırlı olup derinlere inmeyi denemelidir eğer ben bu madeni kazmakla uğraşamam diyorsada, eh sonuçta zevkler tartışılmaz herkez her türde ÇR okuyacak diye bir zorunluluk yoktur.
 

abdullah

Çeviri & Balonlama
17 Nis 2011
1,371
3,564
Midgard
usernameno99 ve cobra üstadlarım çok güzel anlatmışlar. Mangayı okumuyorum genelde ama sıkı animecilerdenim (One Piece'i izleyene kadar Naruto manyağıydım şimdi her izlediğim One Piece bölümüne Luffy gibi Sugeee diye bağırasım geliyor :D). Animeleri mangalardan daha çekici buluyorum ve bunun en temel sebebi Japonca öğrenmemi sağlıyor. Animelerle Japonların kültürleriyle ilgili daha fazla şey öğreniyorum ama tabi Manga takip etmekte apayrı bir şey. Doğrusunu söylemek gerekirse Manga,Comics,Frankofon,Fumettilerden çağımızın lideri Manga denebilir. Bugün dünyanın en çok çizgi roman okunan ülkesi Japonya'dır bunun sebebi de mangalar. Hatta geçenlerde Naruto'nun bir sayısının Amerika'da satış oranının tüm Comicsleri geçtiğini okumuştum (Kesin Tobi'nin kimliğini açıklandığı sayıdır :D). Japonya'da gelmiş geçmiş en çok satan Manga serisi One Piece 270 milyondan fazla satmıştır. Yani toplam nüfusunun iki katından fazla. One Piece okuyanların %12'sinin 50 yaşını geçtiği haberleri çıktı geçenlerde Manga-Anime forumlarında. Yani gençler için hazırlanan Shonen serileri bile her yaş grubu tarafından okunabiliyor. Manganın diğer türlere göre üstünlüklerinden biraz da ben bahsedeyim o zaman :D

- Hiç bir şekilde hikaye-zaman karmaşası yaşamazsın. "Yahu bu Batman kaç yaşında,kaç yılından beri var?" "Bu Kaptan Swing de amma olay yaşamış yahu 8 yıllık savaşta" gibi şeyleri mangalarda duymak imkansızdır. Yayın tek macera üzerinden gider ve okumayı çok kolaylaştırır.

- Orjinler tektir ve asla üzerinde oynama yapılmaz. Bunu sırf Superman yüzünden yazdım. Normal hikayesinden çok orjinini okuduğum için böyle diyorum. Yani bi karakterin orjini ilk çıktığında ne ise odur. Asla değişmez ve üzerinde oynama yapılmaz.

-Her macera bir öncekinin devamıdır. Yani Wolwerine'e hangi sayıdan başlasam, Zagor'un kronolojik sırası nedir gibi kafa karışıklığı yaratan olayları gene Mangalarda görmeyiz. Mesela Slam Dunk'a başlarsın. Yayınlandığı ilk sayıdan itibaren okuman yeterlidir. Tutarsa orjin yazarız mantığı yoktur.

-Mangaların diğer bir özelliği ise pazarlamadaki başarısı. Okuduğunuz bir manganın televizyon serisi olma ihtimali çok fazladır. Bu 12 bölüm de olabilir 600 bölüm de. Mesela 70 sayılık bir manganın animesi çıkar ama 12 bölümdür macera yarıda kalmıştır. Ee napıcaz hadi bakalım mangaya :D (Ben sırf bu yüzden başladım manga okumaya keşke Deadman Wonderland'ın 2.sezonu çıksa ). Ayrıca mangadan bağımsız olarak filmleri de çıkar (One Piece Film: Z'nin Türkçe altyazısı çıksa da izlesek). Pazarlama deyince akla sadece TV ve sinema da gelmemelidir manga konusunda. Günümüz globalleşen dünyasında Japonya'da çıkmış manga figürleri Türkiye'de bulmak bile mümkün (Katana satılmıyor malesef :S). Japonlar işi o kadar geliştirmiş ki dünyaca bilinen bi manga serisinden istediğiniz herşeyi bulabilirsiniz. O mangayla ilgili anahtarlıktan,kulaklıktan tutun lense kadar.

sharingan-contact-lenses-1.jpg


Gördüğünüz lens Naruto mangasına ait ve mangada göz tekniği olarak geçiyor. (Bana almak isteyen var mıdır? :D )

-Pazarlama konusunu çok uzattım mangaların konusuna dönelim :D. Mangaların konusu o kadar farklıdır ki şuan aklınıza gelebilcek herhangi bir konuyla ilgili manga bulabilceğiniz garantisini verebilirim. Comics türü Superhero, Fumetti Western, Türk çizgi romanları Tarihi Kahraman konularından dışarı çıkmazken mangalar konu çeşitliliği bakımından sınır tanımıyor (Frankofonlar biraz daha farklı ama onların da konu genellemesi biraz kafa yorunca yapılabilir).

-cobra Senpaiminde dediği gibi adamlar müthiş bir kültür tanıtımı yapıyolar. Anime izlemeden önce Japonca öğrenmek isteyeceğim aklıma gelmezdi, Edo çağı nedir bilmezdim,Ninjalara pek ilgi duymazdım ama anime izleyince veyahut manga okuyunca ister istemez ilgi duyuyorsunuz. Manga ve animeleri tam anlamak için Japonca'dan az buçuk anlamanız gerek ki bunu çevirmenler gayet güzel açıklıyor bunun için de tebrik etmek lazım. Dil ile de kısıtlı değil mesela sırf Naruto çok seviyor diye merak ettiğim ramen denen yemeği bir gün mutlaka yemek istiyorum (Japon eriştesi diyorlar doğru mu? :D). Çoğu manga da Japonların aile ve bireysel ilişkileri ile ilgili çok rahat bilgi edinebiliyorsunuz.

Bu söylediklerime daha bir çok şey eklenebilir. İşin özü mangalar iyidir. Her çizgi roman sever en azından bir manga serisini takip etmeli bence. Kendine has çizimleri ve okuma şekline yavaş yavaş alışıyorsunuz zaten. Bu konu hakkında en çok vkopuzoğlu Senpai'min fikirlerini merak ediyorum :D
 
Son düzenleme:

yeryüzü

Yönetici
3 Eki 2011
17,141
77,483
hiçbiryerde :)
Dünyada tek toplum,
tek kültüre sahip olarak
yaşamadığımıza göre okunmalı...
Başka kültürleri hele uzak doğu gibi
binlerce yıllık geçmişi olan kültür
ürünlerini tanımak istiyorsak okunmalı...
E çizgi romanı seviyorsak merak eder yine okuruz...
Ben "Yalnız Kurt ve Yavrusu" ile başladım ve
çok sevdim,sırada "death note" var...
"tao", "zen budizm" konularında kitaplar
okumaya başladım,yaşam felsefesi
anlamında çok katkısı olacaktır herkese...
hatta hızımı alamadım
"samurayın el kitabı","savaş sanatı" gibi
ilginç strateji kitaplarını da aldım okuyorum...
 
Son düzenleme:

Kemikdilli

Kıdemli Üye
2 Ocak 2012
194
540
Galiba ben hep genç kızlara dönük Manga'lara denk geldim. Walt Disney'in teenage kuşağı programları gibi hikayeler gördüm. Minnoşluk ve sevimlilik üzerine ilerleyen konular. Haliyle hoşuma gitmedi.

Bu kadar referanstan sonra, güzel bir seri denk gelirse okumayı denerim herhalde.
 

vkopuzoglu

Süper Üye
3 Mar 2010
1,536
961
Bursa
usernameno99, Cobra ve abdullah arkadaşların eline sağlık gayet iyi açıklamışlar olayı öncelikle bu açıklamalarından dolayı çok teşekkür ederim.

Arada bir elime Manga geçiyor. Hiç içimden okumak geçmiyor. Şöyle biraz karıştırıyorum, Emo tipli ergenlerin birbirlerine gülümseyip durduğunu görüyorum. Ciddi manada itici görünüyor. Bir nesne bu kadar karizmaya uzak olur mu yahu?

Bilen bilir, Hentai versiyonları var bir de bunların. Onlardan da hiç hazzetmedim. Bağırıp duran kadın yüzleri çizip, bunun erotik olduğunu sanıyorlar. Bizim Karaoğlan, Orta Asya'nın karizmasını kurtarıyor. Ama Doğu Türkistan'ın ötesine geçtin miydi karizma da erotizm de bitiyor.

Türkiye'de de Manga sevenler var. Farkındayım. Ne buluyorsunuz Manga'da? Bir Zagor, Teks, Wolverine tadı alınabiliyor mu Manga'dan?

Demiş kemikdilli sayın üyemiz, şimdi mangayı bir kitap gibi hatta yeri geliyor su gibi okuyan ve aynı zamanda acayip şekilde çizgi roman da okuyan bir okuyucu olarak soruyorum:
Siz hangi tür mangalarla neyi karşılaştırdığınızın farkında mısınız?
Demin söylediğim arkadaşlar gayet iyi ve yerinde açıklamalarda bulunmuşlar sağolsunlar ama, isterseniz bir de e-dergi de "Çizgi Roman & Manga'ya Karşı" adlı yazıyı da okuyabilirsiniz. Hani arada ki farklılıkları anlamak için size bir nebze olsa yardımı dokunabilir.

Ayrıca bu yazdığınızdan sizin sadece erotik şeyler (hentai ki bunun anlamını bile bilmez çoğu manga okumayan kesim), ağır shojoular yani içinde aşırı romantizm ve pembe hayat geçen tamamen kızlar için yapılmış manga türlerinden okuduğunuz anlamına geliyor.
Ha bu mangaları aşırı çok seven biri olan ben bile bu ağır shojouları hiç sevmem bana da itici gelir ama bu demek değildir ki tüm mangalar iticidir. Kurduğunuz bu düz mantık çok yanlıştır. Biber acıdır o zaman tüm yeşil olan meyve ve sebzeler acıdır demekten öteye gitmiyor bu dedikleriniz. ;)

Size ve merak eden tüm okuyucular için tavsiye edebileceğim Dünya da üç büyükler olarak adlandırılan mangalar: One Piece, Naruto, Bleach.
Hatta Liar Game, Deadman Wonderland, Fairy Tail, High School Of The Dead, İris Zero, Claymore, 1/2 Prince, Death Note, Mushishi, Shingeki no Kyojin , Uzumaki (+25), Shokoku no Altair, Lovely Complex vb. gibi daha bir çok seri önerebilirim.

Bazı seriler vardır çocukların hayatta okuyamayacağı türden seinen içeren piskopatlık, kan ve vahşetin olduğu seriler ve bazı seriler vardır ki çok küçük kardeşlerimizin bile çok kolayca anlayabileceği nice seriler de mevcuttur.

Manga alemi Çizgi Roman gibi öyle belli bir kesime hitap etmez nerdeyse tüm yaş gruplarına ve her cinse hitap edecek derecede sandığınızın aksine gayet köklü, güçlü ve bazı istisnalar dışında dünyaya hiçbir şeyi ispatlamaya çalışmayan bir kültürdür.

Hatta nasıl bizde uyduruk uyduruk dizilerde oynayanlar sanatçı olabiliyorsa ve el üstünde tutulup ödüller veriliyorken, seslendirme sanatçılarımızsa o kadar emek verip bu kişilerin kıymeti çok çok az biliniyorsa, orda ki Mangaka (manga yazar ve çizer) ve Seiyuu (Anime seslendirme sanatçıları) Sanatçıları bize nazaran çok hürmet edilen ya da nasıl desem çok değer verilen bir sanatçı pozisyonundadırlar.

Ayrıca tek tük çizgi roman dışında mangalarda daha çok aile kavramından bahsedilir,

daha çok yemek yendiğini, eğlendiğini, kısacası normal hayat yaşarmışçasına o karakter topluluğunu okuyucuyu hiç sıkmadan sanki gerçekten varmış gibi sizlere nakledebilir seviyededir mangalar.

Ben bunu çok nadir seriler hariç hiçbir çizgi roman ya da çizgi filmde göremedim.

Ayrıca bir arkadaşta çok yumuşak karakterler var demiş. Mangalarda O kadar çok sert karakter var ki saymakla bitiremezsiniz.

Çizgi romanda hep bir kısır döngü içinde konu ilerler,
Manga da ise bunu bazı istisnalar dışında kesinlikle göremezsiniz. Çünkü konu sıkıntısı yaşanmaz, karakterler çok derinlemesine işlenir.

Örneğin çok sevdiğim Örümcek Adam'ı ele alalım, kimdir nedir necidir? Doğru dürüst bilen duyan? Ailesinin neden öldüğü ya da öldürüldüğü hakkında bilgisi olan var mıdır? Çok sıkı hayranları dışında bilen yoktur.
Ha sorsak dışarda herkes biliyordur Peter Parker'ı ama ya geçmişi tık yok.

Ama işte manga da öyle değildir olay.
Örneğin Naruto kimdir nedir necidir, neyi çok sever, neye kızar? Serinin sıkı takipçisi de bilir, can sıkıntısı için okuyan da bilir. Sorsan herkes az buçuk bir şeyler söyler ya da güncel takip ediyorsa seni oracıkta ağır spoiler ( ilerleyen bölümler hakkında bilgi) yağmuruna bile tutar. ;)

Ha son olarakta çizim konusuna değinmişiniz. Ağır shojoular dışında gayet hoş ve başarılı buluyorum çizimleri.(Ki bu tamamen benim düşüncem o tarz serilerde yapımı eminim kalitelidir ama benim bakasım gelmiyor) Hani tasarımı öyle olsun hoş gözüksün diye yapılmamışsa Artifact gibi güzel bir seriyi eskiz defterine çizermiş gibi çizip piyasaya sürmek mi daha hoş gözükür; yoksa her gölgenin, her ince detayın, her duygunun çok iyi resmedildiği bir yayın mı daha çok hoşunuza gider?

Tamam eleştirmek, sorgulamak güzeldir hoştur ama, usulüne göre yapılınca. Lütfen ön yargılı davranıp az bilgi ile karalama yapmayalım.
Ha seversiniz sevmezsiniz o ayrı konudur ki bu görüşünüzü de belirtmek en doğal hakkınızdır ama, ben bunu okudum tüh kaka demek hiç hoş olmaz.

Her ne kadar sürç-i lisan ettiysek affola...
Allah'a emanet olun.
 
Son düzenleme:

Kemikdilli

Kıdemli Üye
2 Ocak 2012
194
540
Bir hikaye kurgulayıp bunu çizimlerle anlatmak, yani çizgiroman şüphesiz ki bir sanat. Dolayısı ile çizgiromanların her türüne saygı duyuyoruz.

Manga Vkopuzoğlu'nun yazısından anlaşılacağı üzere aile kavramını merkeze alıyormuş. Manga'yı karizmadan uzaklaştıran sebeplerden biri bu olmalı. Elini ensesine götürüp, kafasını yana eğerek gülen Manga karakterini gördüğüm an hikayeden kopuyorum ben. Evcilik oynuyormuşum gibi bir hisse kapılıyorum.

Örneğin Teks ya da Wolverine okurken bazen hikayeden bağımsız olarak sayfadaki çizime bakıyorum. Onun detaylarını izlemek bana zevk veriyor. Manga sanatçıları ortalama batılı çizerden daha yeteneksiz değil. Ancak alışık olmadığımız açılarda çiziyorlar. Çoğunlukla fazla yalın görünen sayfalar karşımıza çıkıyor. Sanat disiplinlerine göre değerlendirilirse doğru kurgulanmış, başarılı çizimler olduğu söylenebilir. Ancak, büyük çoğunlukla çizgi lezzeti alamıyorum. Örümcek Adamı Sünger Bob haline getirdiler ancak hala seviyorum. Bunun en önemli sebeplerinden birisi, büyük binalar arasında, havada akrobatik hareketler yaparken çizilmiş resimleri. Bu görüntülere bakmak bile bende heyecan ve zevk yaratıyor. Manga'da bu pek mümkün görülmüyor.

Burası bir çizgiroman forumu. Bir çizgiroman türünü beğenmiyorum diye bir başlık da açılabilmelidir. Bu hobiyi bütün yönleri ile konuşmak istiyorsak, bu tip başlıklar garip karşılanmamalıdır. Ben bu başlığı "kimse Manga okumasın" diye açmadım. Aksine burada yapılan açıklamalar içimde Manga'ya karşı az da olsa bir merak bile uyandırdı.
 

vkopuzoglu

Süper Üye
3 Mar 2010
1,536
961
Bursa
Burda ufak bir yanlış anlaşılma olmuş ben tamamen aile kavramından bahseder demedim çizgi romana nazaran daha çok üstünde durulur dedim. Hatta çoğu zaman tek başına takılanlarda olabiliyor ;) Ayrıca çok beğendiğim sanatsal yapıda çizgiromanlar da vardır.
Zaten yazımın sonunda dediğim gibi eleştirmek, sorgulamak güzeldir. Ha senin dediğin gibi bir konuda açılsın oraya da eğer bir kaç bilgim varsa nakletmek elbette isterim.
Ama onca yazının ve serilerin içinde sadece bir sözcüğü, bir kareyi ya da bir anı çekip almak ve bak bu böyle o zaman hepsi böyle demek yanlış geliyor bana ;)
 
Son düzenleme:

İmmortals

Yeni Üye
18 May 2013
57
164
Öncelikle mangaların çocuksu olduğunu düşünmüyorum.Manga çizim teknikleri çizgi romanlara göre farklıdır.Daha öncede bahsedildiği gibi "kuşak farkı."
Önceki nesil mangayı oldukça çocuksu bulur.Günümüz neslinin bir çoğu ise hiç Tommiks veya Teksas okumadan yetişiyor.Geçmiş nesil olunması veya günümüz nesli olunması geçmiş-günümüz kavramları çatışmasına neden olmamalı diye düşünüyorum.Yeniliklere açık olmalıyız.
Öncelikle çizgi roman ve manganın çizim teknikleri farklıdır.Kısacası bir manga sever çizgi roman okurken buna "manga" gözüyle bakamaz nitekim bir çizgi roman okuyucusuda okuduğu mangadan çizgi roman çıkartmaya çalışmamalı.İkisi farklı kulvarda.-Death Note ile Spider-Man'i kıyaslamak çok abes olur gerçekten-
Ben şahsen çizgi romanları daha çok seviyorum.Çizgi romanlarda derinlik var ancak biraz anlaşılmıyor.sanırım.Örneğin;çoğu insan "Joker"i psikopat ve anarşist bir karakter yapısında olduğu için sever.Ama gerçek bir okuyucu Joker'in karakter derinliğini anlayabilir.Basit psikopat veya sıradan bir kötü değil.Mangalarda ise durum daha farklı.Onlar direk olarak sizi bir satranç oyunun ortasına bırakırlar ve oyna derler.Çizgi roman ise satranç oynamak için önce odayı bulmalısın derler.
Demek istediğim ÇR'lardaki karakter derinlikleri okuyucunun bulunması üzerine tasarlanmıştır.Mangalarda ise derinlik verilir ve oyuncu direkt olarak satranç oyunundan başlar.
Manganın şuanda ÇR'ye göre daha popüler olmasının belkide en önemli nedeni fazlasıyla övülmesi.Manganın adı sık sık kullanılınca bir merak uyanıyor okuyucuda.Sonuçta hepimiz ÇR ile büyüdük ama manga yeni bir akım-adının bu kadar sık duyulması açısından-Manga okuma patlamasının bir nedenide animelerdir.Önce anime izlenir daha sonra manga okunur.
Neyse fazla uzattım sanırım sonuca gelirsek;
Mangalar çocuksu değildir.Çizim teknikleri daha basit gelebilir ama Japon çizim teknikleri budur.Kısacası beğenilmeyen teknikler manganın yapısını oluşturur,iskeletini.
 

abdullah

Çeviri & Balonlama
17 Nis 2011
1,371
3,564
Midgard
Bir hikaye kurgulayıp bunu çizimlerle anlatmak, yani çizgiroman şüphesiz ki bir sanat. Dolayısı ile çizgiromanların her türüne saygı duyuyoruz.

Manga Vkopuzoğlu'nun yazısından anlaşılacağı üzere aile kavramını merkeze alıyormuş. Manga'yı karizmadan uzaklaştıran sebeplerden biri bu olmalı. Elini ensesine götürüp, kafasını yana eğerek gülen Manga karakterini gördüğüm an hikayeden kopuyorum ben. Evcilik oynuyormuşum gibi bir hisse kapılıyorum.

Ben susuyorum çizimler konuşsun hocam :)

smile_naruto_by_narutoria-d56jcz9.jpg

Uchiha_Sasuke_by_Ironcid.png

Uchiha-Itachi.jpg

486314.jpg

optv_0007.jpg


Bunlar sadece 2 animede geçen karakterler. Daha karizmatikleri vardır aklıma bunlar geldi hemen :D
 

cobra

Süper Üye
23 Kas 2009
528
1,398
Burası bir çizgi roman forumu olduğu için kendi adıma çizgilerle ilgili herşeyin tartışılabilir olduğunu düşünüyorum. Bu tip görüş alışverişleri ön yargıların kırılmasında ve yanlış bilinenlerin doğrusunun anlaşılmasında yararlıda olur .

Önceki mesajımı tekrar okuyunca biraz genel konuştuğumu fark ettim şimdi biraz daha detayına gireyim.

Mesela "Yani 30 yaşında biri gidip shounen okursa ilgisini geçen birşey bulamaz. " tamamen yanlış bir düşünce . Shonen genç erkek anlamına gelsede aslında bu kategorideki mangalar her yaşa hitap ediyor anlamındadır. Seinen denen yetişkin erkek anlamına gelen tür ise belirli bir yaşın altındakiler için sakıncalı şeyler içeriyor anlamına geliyor . Bu yüzden Shonen türünde herkes kendi zevkine hitap edebilecek birşey bulabilir. Hatta ironik bir olayı anlatayım ,bir Shonen türünde mangadan uyarlanan bir anime ülkemizde gençlerin ahlakını ve psikolojisini bozuyor diye yasaklandı , onu gösteren kanal ceza aldı. Yani Japon gençlerine hitap eden şey bizim gençleri olumsuz etkiliyormuş bu yüzden geç saatte gösterilmesi gerekiyormuş :D .

Manga karakterleri karizmadan uzak emo tipler mi? Bu bütün Fumetti kahramanları ırkçı kovboy demekle eş değer olur. Açık konuşayım ben mangalardaki karakter çeşitliliğini hiçbir türde görmedim. Bu konuda diğer türler malesef fazlasıyla aynı kalıplara bağlı kalıyorlar . Kahramanlar belli şekillerde gelişiyor ama yardımcı karakterler hep aynı kalıyor. Örneğin Comic türünde hala 30-40 sene önce yaratılmış kötü adamlar kullanılıyor çok nadiren yeni kötüler yaratılıyor, yan karakterlerse daha beter durumda hep yüzeysel, öldürülmeyi bekleyen aynı kalıplarda karakter konumundalar , kimse geliştiripte kahramanın çevresini genişletme derdinde değil. Fumettilerde benzer sıkıntıları yaşıyor , özellikle kötü adamlar fazlasıyla benzer kalıplarda , yahu üç hikaye önce ki kötü adamda şerif değilmiydi dediğim anlar oluyor. İstediğiniz türde kahraman tanımına uyan karakteri bulabilirsiniz.Mesela sert karizmatik karakter arıyorsanız Berserk'ten Guts, ben onu gördükten sonra diğer tüm antikahramanlar bana uysal çocuklar gibi gelmeye başladı. Bir diğer örnek One Piece'ten Zoro , Maskeli kahraman Zorro'dan uyarlanmıştır :) fakat ondan çok daha ilgi çekicidir karizmatik anları saymakla bitmez.

Şimdi birde çizgilere geçelim gerçekten mangaların çizgileri zayıf ve yalın mı? Çizgi meselesi belkide en subjektif konudur çünkü herkezin çizgi zevki birbirinden farklıdır.
Ben mesela arkaplana fazlasıyla önem veririm. Olayın geçtiği mekanların detayları ve aksiyon anlarının detaylı çizimi dikkatimi çeken şeylerdir. Dürüstçe itiraf ediyorum ki Fumettileri hiçbir zaman çizimleri için okumadım , hikaye anlatımı ve kurgusunu beğendiğim için tercih ediyorum , çizimler hep yalın ve detaydan uzak geliyor.
Mesele Kaptan Swing'in Büyük Başkan adlı öyküsünde (Eğlenceli bir hikayedir) İngiliz valisi ve Kaptan Swing'in kurtları savaşacak iki sayfa boyunca ordular toplanır çatışma ise bu kadar :

swingsavas.jpg


Şimdi Berserk'ten bir savaş anını gösteriyorum:

Berserk303557.jpg


Berserk304326.jpg


Berserk306894.jpg


Hesapta iki taraftada savaş var Swing'in üç sayfası orduları göstermekle geçiyor sonuç ise tek panelde bu yüzden diğer sayfaları göstermedim , diğer taraftan Berserk'te sadece üç sayfa savaş atmosferi yansıtabiliyor. Başka bir örnek daha veriyorum Martin Amcadan Tüm Renkler adlı bir öykü . Öykü çok güzeldir beni Martin fanı yapmıştır ama öyküde bir eksikliği hep hissettim. Martin ve Java bir inka şehrini bulurlar, hikayenin bu bölümleri inka şehrinde geçmiştir ama şehrin hiç detaylı bir görüntüsü hiçbir panelde yoktur. Sadece ilk vardıkları andaki bir görüntü:

mminka.jpg


Birde One Piece'ten benzer konseptte bir şehir görüntüsü:

c8a504a9a22d488a8d8f8fa7b890e20f.jpg


Aradaki detay farkı muazzam . Martin'de şöyle ufak bir panelde de olsa şehrin tam görüntüsünü görmek güzel olurdu. Amerikan tarzında ise pekte genelleme yapamayacağım çok iyi detay çizimleri olanda var çok kötü olanlarda fakat dövüş sahnelerinin fark yarattığını söyleyebilirim . O kadar üstün süper güçlere sahip olmalarına rağmen bunları kullanıpta iyi dövüş anları nadir olarak çıkıyor, Mangalarda ise fantastik süper güçlerin harika şekilde kullanıldığı dövüş sahneleri görebiliriz.

Bu konuda fazlasıyla konuşup tartışabiliriz, görüş alışverişi yapmak önemlidir zaten bu yüzden forumları severim. Sonuçta her çizgi roman türünün güçlü yanlarıda vardır zayıf yanlarıda bunlar hakkında konuşmanın hiçbir sakıncası yoktur , yeterki ön yargılı yaklaşmayalım.

Bu arada Kemikdili sizin bu kadar kötü konuştuğunuz manga serisi hangisi merak ettim :D.





 

abdullah

Çeviri & Balonlama
17 Nis 2011
1,371
3,564
Midgard
Hocam Zoro demişken fotosunu vermeden olmaz :D Enies Lobby'de şu sahnede Zoro'ya hayran kalmıştım :D

Asura.png


Dün uyumadan önce gördüm o yüzden yazamadım manga hakkında çok konuşacak şey var aslında (Gerçi mangadan çok Anime takip ediyorum ama olsun :D). cobra hocamızın dediği kısma tamamen katılıyorum. Fumettilerde karakter kalıpları aynı. Ama mangalardaki karakterlere bakarsak ben bu kadar değişik karakterler göreceğimi sanmıyordum. En ufak karakterin bile kendine has durumları,konuşmaları,hareketleri var. Ayrıca süper güç konusunda comics alemini çok rahat geçebilecek güçte mangalar. Comicslerdeki süper güç kavramı ya bilimsel ya çözülememiş ya da büyü müyü. Mangalarda süper güçlerin hep bir kaynağı var, hep bir mantığı var. Her mangada ayrı ayrı süper güç kaynakları oluyor(Naruto:Chakra,One Piece:Şeytan Meyvesi,Deadman Wonderland:Günah Dalı). Ve bu güç kaynaklarıyla muazzam şeyler çıkartabiliyorlar. Comicslerdeki sevmediğim durumlardan biri olan düzensiz,yarım yamalak orjinlerdense mangalarda geçmişle ilgili gayet güzel, her şeyi açıklayan flashbackler oluyor. Çizimlere gelecek olursak manganın fumettiye göre siyah-beyaz çizimde daha detaylı olduğunu tüm içtenliğimle söyleyebilirim :D
 

cobra

Süper Üye
23 Kas 2009
528
1,398
Abdullah aslında örnek olarak Zoro'nun Enies Lobby deki bir anını da verecektim ama mesaj daha fazla uzun olmasın dedim. İşte çok beğendiğim o sahne:

2009c75586b66605f59c21a33808a35f.jpg


c01f14d4df01c170df326c51bec1480e.jpg


6d895859411ba66cb4a3f30b7daaad3d.jpg


One Piece'in dövüş sahneleri her zaman en sevdiklerimden biri olmuştur. Zoro ve Kaku'nun duellosu favorilerimden biridir özellikle üçüncü sayfadaki dönüş hareketi seriyi tekrar tekrar okusamda bana her seferinde etkileyici geliyor :).

Orijin konusunda çok doğru söylüyorsun , nedense süper kahramanlarda her yeni gelen bir yazar kendisinin daha iyi bir orijin yazacağını iddia edip her şeyi değiştirir , birinin yaptığını gelir öteki bozar , artık ben pes ediyorum yeter kardeşim geçmişini filan merak etmiyorum artık bir rahat bırakın adamıda doğru düzgün hikayelerini yazın :D .
Birde acı çeken kahramanlar insanlara yakın gelip sevilir ya , ben one piece,claymore ve berserkteki kahmanların çektikleri acıları gördükten sonra , bu bildiğimiz süper kahramanları bunlarla karşılaştırınca onlar hiçbir şey yaşamamış yahu dedim.


 

atilkurt

Onursal Üye
4 Ocak 2010
334
1,383
Sevmiyorsanız okumazsınız olur biter, lakin neler kaçırdığınızın farkında değilsiniz.
Arkadaşlar gayet güzel açıklamış ama siz spiderman ile buzdağının görünen yüzünü kıyaslıyorsunuz, madem aksiyonlu olsun istiyorsunuz The Breaker ve bunun devamı olan The Breaker Yeni Dalgalanmalar serisini okumanızı tavsiye ediyorum. Ve mümkünse görüşlerinizi beklerim, bakalım beğendiğim serinin beğenmediğiniz yerleri nelermiş.
 

toxine

Onursal Üye
11 Mar 2013
1,012
3,343
Tespit edilemedi
"Yani 30 yaşında biri gidip shounen okursa ilgisini geçen birşey bulamaz." demiştim. Genelleme yaptığımın farkına yeni vardım. "..bulamaz" yerine "..bulamayabilir" diyorum. Böylece genelleme yapmamış olurum. Burada fikrim shounen manga için geçerli, ayrıca bu fikrin kapsamına Shoujo mangayı da katıyorum.

İnsanlar tek kalıptan çıkmış gibi aynı olamaz, farklı olmak doğasındadır. Herkes manga okuyacak diye bir durum yok.

Populer üç shounen manga One Piece, Naruto, Bleach'te bakacak olursak bu mangalarda 15 yaşlarındaki baş karakterlerin hikayesi anlatılıyor. Diğer shounen mangalarda da hemen hemen böyle bir durum vardır. Yani hikayeler yetişkin karakterlerin değil, genç (teenager) karakterlerin hakkında, bu nedenle 30 yaş üzeri birisinin ilgisini çekmeyebilir diye düşündüm. İstisnalar olabilir.

Tommiks'te 15 yaşındadır ama yetişkin gibi davranır, hikaye anlatımı, üslubu farklıdır. Yaklaşık 15 yaşında ya da öğrenci baş karaktere sahip olan frankofon ve fumetti varsa aklıma pek gelmiyor. Hiç düşünmemiştim, bilen varsa paylaşırsa öğrenmiş olurum. İstisna olarak mesela shounen mangalardan Death Note'da üniversiteye başlayan bir baş karakter vardır. Shounen manga olmasına rağmen yetişkin gibi davranan baş karakter sıradışı bir hikayeyle sunulur.

Birde liseli öğrencilerden oluşan To Love-Ru, Ichigo 100%, Rosario to Vampire gibi Ecchi barındıran shounen mangalar vardır. Yani manga tarzında yelpaze çok geniştir.

Beğenerek okuduğum mangalardan birkaçını önceki yazımda belirtmiştim. Ben sadece önerebilirim. Fakat hiç manga okumayan birisinin de önyargılarına göre karar vererek mangayı kötülemesini istemem. Tekrar yazmam gerekirse seinen mangalardan Berserk, Vagabond, Shamo, Vinland Saga, Pluto, Dorohedoro, Gunnm, Liar Game, Kiseijuu (Parasyte) önerdiklerim. Ek olarak ES (Eternal Sabbath) önerdiğim bir seridir. Listeyi fazla uzatmak istemedim.

Yine shounen manga olarak Fullmetal Alchemist, Slam Dunk, The Breaker (manhwa), Rurouni Kenshin, Claymore önermiştim. Ek olarak Death Note, Noblesse (manhwa-webcomic) önerebilirim.

Shounen manga ile seinen manga arasında fark ise, seinen manganın aşırı şiddet ve cinsel öğeler barındırabilmesidir.

Shoujo manga olarak Cat Street ve Love Com'u önerebilirim. CS drama, LC komedi tarzındadır. Özellikle bayan okurlara öneririm.

Forumda paylaşılan mangalardan da Bitter Virgin (seinen m.), Veritas (manhwa), Banya (manhwa)'yı önerebilirim. Forumdaki bazı eng. mangaların türkçesi de mevcuttur.

Western olarak önerebileceğim bir manga yok. Belki bu tarz olmasa da Jackals (seinen) ilginizi çekebilir. Sert karakterlerden dövüş sanatlarında Shamo (Seinen) vardır ve yeteri kadar nevi şahsına münhasır antipatik kişiliktir. Yukarıda seinen olarak yazdığım mangalardan bazılarında sert veya antipatik karakterler vardır.

Comic tarzında olmasa da, süper kahraman olarak önerebileceğim manga Zetman (Seinen)'dir. Tarza göre düşününce farklı mangalar aklıma gelebilir. Tarzınıza göre manga önermeye açığım.

Dip not: Seri olarak çıkan mangalar için seri tamamlansın sonra okurum derseniz, bazen on yıl beklersiniz. :Ğ
 
Üst