LOIS LANE
Şaşırtıcı olsa da Lois Lane karakteri Superman'in kendisi kadar eskidir. Lois'in ilk ortaya çıkışı National'ın çıkardığı Action Comics adlı derginin Haziran 1938 tarihli ilk sayısıyla olmuştur. Superman'in çizgiromanı da ilk kez bu sayıda okuyucularıyla buluşmuştur, böylece o tarihten beri de Lois, Supermen'in en önemli aşkı olarak kalmıştır. İlk kez ortaya çıkan bir süper kahramanın bir parçası olması nedeniyle Lois Lane, bundan sonra ortaya çıkan diğer bütün çizgiroman dizilerindeki aşk ilişkilerine de bir model oluşturmuştur. Aynca yaratıcıları Jerry Siegel ve Joe Shuster, Superman'e bir kadın ekledikleri için süper kahramanlı diğer birçok taklit çizgiroman da aynı şekilde davranmıştır.
Çizerlerinin tasarımına göre Lois Lane, aslında bir adeta sürtükten başka birşey değildir— iş disiplini zayıf, ahlaki yönü ise ondan daha zayıf, müsamahakar, kendini beğenmiş, Makyevelist ve egoist bir gazetecidir. Yani hiç de öyle evlenmeyi düşünebileceğiniz, elmalı kekler yapan kapı komşusu tipinde birisi değildir. Şirretliğine belki de en iyi örnek Superman'in diğer kimliği olan Clark Kent'e beslediği nefrettir. Zira eline geçen en ufak bir fırsatta bile onu aşağılamaktan, alaya almaktan geri durmamıştır. Böylece olay klasik aşk üçgenine gelip dayanmıştır: Superman-Clark Kent-Lois Lane.
Aynı şekilde bu da, diğer bütün süper kahramanlı çizgiromanlardaki aşk ilişkileri için bir prototip halini almıştır. Psikologların ve psikiyatrislerin de üzerinde epeyce kapsamlı araştırmalar yaptığı bu ilişkide hiç şüphesiz Amerika'daki bütün okul çocukları Lois Lane'i Superman'in kız arkadaşı olarak görmüştür. Bununla beraber zaman içinde Lois'in karakteri inceden inceye değişerek sonunda itici bir sürtükten, meraklı ve aklı bir karış havada tiplemesine terfi etmiştir. Estetik açıdan pek hoş olmasa da bu tipleme, elbette ki Lois Lane'i daha bir pazarlanabilir hale getirmiştir. Bu durum da karakterin adeta yeniden doğuşu olmuştur.
Superman'in boy gösterdiği hemen her yerde gözüktükten sonra, National sonunda Lois Lane'in tek başına da bir çizgiromanı götürebileceğine karar vermiş ve böylece 1957'de iki kez kendine ait 'showcase'lerde gözükmesinin ardından Lois Lane, Mart 1958'de kendi başlığına kavuşmuştur. Bu seride Lois akla gelebilecek hemen her türlü duruma girmiştir: Hayali hikayelerde bizzat Superman'den başlayarak Clark Kent, Batman ve Lex Luthor'a kadar 'Superman Ailesi'ndeki hemen herkesle evlenmiş, aralarında acımasız bir rekabetin olduğu Lana Lang'la (Superboy'un sevgilisi) dövüşmüş ve galip gelmiş, çeşitli süper-kadın karakterlerine bürünürek değişik güçlerle donanmış ve sonra bu güçlerden mahrum olmuştur. Tüm bunların yanı sıra da Daily Planet'deki gazeteci kimliğini korumayı başarmıştır. Ayrıca Captain Marvel/Kaptan Marvel ve başka macera serilerinde de çalışan Kurt Schaffenberger genelikle dizinin değişmez çizeri olarak tanınmıştır. Bu arada serinin bir sayısında Lois Lane'in daha önce hava hostesi olarak çalışmış bir kız kardeşinin varlığından bahsedilerek karaktere aile temeli oturtulmaya çalışılmıştır.
Şaşırtıcı olsa da Lois Lane karakteri Superman'in kendisi kadar eskidir. Lois'in ilk ortaya çıkışı National'ın çıkardığı Action Comics adlı derginin Haziran 1938 tarihli ilk sayısıyla olmuştur. Superman'in çizgiromanı da ilk kez bu sayıda okuyucularıyla buluşmuştur, böylece o tarihten beri de Lois, Supermen'in en önemli aşkı olarak kalmıştır. İlk kez ortaya çıkan bir süper kahramanın bir parçası olması nedeniyle Lois Lane, bundan sonra ortaya çıkan diğer bütün çizgiroman dizilerindeki aşk ilişkilerine de bir model oluşturmuştur. Aynca yaratıcıları Jerry Siegel ve Joe Shuster, Superman'e bir kadın ekledikleri için süper kahramanlı diğer birçok taklit çizgiroman da aynı şekilde davranmıştır.
Çizerlerinin tasarımına göre Lois Lane, aslında bir adeta sürtükten başka birşey değildir— iş disiplini zayıf, ahlaki yönü ise ondan daha zayıf, müsamahakar, kendini beğenmiş, Makyevelist ve egoist bir gazetecidir. Yani hiç de öyle evlenmeyi düşünebileceğiniz, elmalı kekler yapan kapı komşusu tipinde birisi değildir. Şirretliğine belki de en iyi örnek Superman'in diğer kimliği olan Clark Kent'e beslediği nefrettir. Zira eline geçen en ufak bir fırsatta bile onu aşağılamaktan, alaya almaktan geri durmamıştır. Böylece olay klasik aşk üçgenine gelip dayanmıştır: Superman-Clark Kent-Lois Lane.
Aynı şekilde bu da, diğer bütün süper kahramanlı çizgiromanlardaki aşk ilişkileri için bir prototip halini almıştır. Psikologların ve psikiyatrislerin de üzerinde epeyce kapsamlı araştırmalar yaptığı bu ilişkide hiç şüphesiz Amerika'daki bütün okul çocukları Lois Lane'i Superman'in kız arkadaşı olarak görmüştür. Bununla beraber zaman içinde Lois'in karakteri inceden inceye değişerek sonunda itici bir sürtükten, meraklı ve aklı bir karış havada tiplemesine terfi etmiştir. Estetik açıdan pek hoş olmasa da bu tipleme, elbette ki Lois Lane'i daha bir pazarlanabilir hale getirmiştir. Bu durum da karakterin adeta yeniden doğuşu olmuştur.
Superman'in boy gösterdiği hemen her yerde gözüktükten sonra, National sonunda Lois Lane'in tek başına da bir çizgiromanı götürebileceğine karar vermiş ve böylece 1957'de iki kez kendine ait 'showcase'lerde gözükmesinin ardından Lois Lane, Mart 1958'de kendi başlığına kavuşmuştur. Bu seride Lois akla gelebilecek hemen her türlü duruma girmiştir: Hayali hikayelerde bizzat Superman'den başlayarak Clark Kent, Batman ve Lex Luthor'a kadar 'Superman Ailesi'ndeki hemen herkesle evlenmiş, aralarında acımasız bir rekabetin olduğu Lana Lang'la (Superboy'un sevgilisi) dövüşmüş ve galip gelmiş, çeşitli süper-kadın karakterlerine bürünürek değişik güçlerle donanmış ve sonra bu güçlerden mahrum olmuştur. Tüm bunların yanı sıra da Daily Planet'deki gazeteci kimliğini korumayı başarmıştır. Ayrıca Captain Marvel/Kaptan Marvel ve başka macera serilerinde de çalışan Kurt Schaffenberger genelikle dizinin değişmez çizeri olarak tanınmıştır. Bu arada serinin bir sayısında Lois Lane'in daha önce hava hostesi olarak çalışmış bir kız kardeşinin varlığından bahsedilerek karaktere aile temeli oturtulmaya çalışılmıştır.