KAHRAMAN PRENS
(Prince Valiant)
İlk Prince Valiant bantı, King Features Syndicate'in dağıtımı olarak 13 Şubat 1937 tarihli Pazar sayfasında yayınlanmıştır. Aslına bakılırsa Prince Valiant'ın doğumu ve hazırlanması daha eskilere, ta 1934'lere dayanmaktadır. Bu tarihte Hal Foster o zamanki işvereni olan United Features Syndicate'e yeni hazırladığı günlük bir bant olan
Prince Valiant'ı önermiştir. Ancak bu şirket sonsuz teessürleriyle birlikte bu tarihi çizgiromanın okurlar tarafından tutulmayacağı gerekçesiyle reddetmiştir. Halbuki dikkatle kurgulanan ve zamanının çok ötesine uzanan Prince Valiant senaryosu, o yıllarda yayınlanan diğer bantlarda olduğu gibi merkez karakterin çevresinde rastgele birbiriyle örülmüş bölümler şeklinde değildir. Kreasyon, kahramanın yaşamını iyi ve kötü zamanlarını yansıtan çok gerçekçi kalıplara sahiptir ve kahramanın yaşadığı efsanevi dönemin ve toplumun durumunu yansıtan, organik bir bütündür. Bu özelliği zaten Prince Valiant çizgiromanının en büyük öyküsel kariyer başarısıdır.
Bir Prince Valiant sayfası.
Prince Valiant, Kral Arthur'un sarayındaki bir şövalyenin firtınalı epiğidir. Sürgündeki Thule Kralı'nın oğlu olan Prens Valiant, Kral Arthur' un yuvarlak masasında bir şövalye olmadan önce kendini Sir Gawain'in vasiyetinde ispatlamak zorundadır. Babasının ani ölümünden sonra ona yaklaşan Sir Gawain'in aslında babasını zehirleterek ölümüne neden olan kişi olduğunu öğrenip onun komplosunu Kral'ın huzurunda açığa çıkartacaktır. Ve onunla kılıç kılıca dövüşüp babasınn intikamını alırken, bir yandan da şövalyeliğe hak kazanacaktır. İlerleyen maceralarda Prens Valiant, Britanya'yı işgal etmek üzere gelmiş olan Sakson ve Hunlarla kralı adına korkusuzca savaşır. Daha da sonra ülkesi sınırlarının dışına çıkarak dünyayı dolaşır. Önce bütün Avrupa'yı, ardından Kutsal Topraklara hatta Afrika'nın ormanlarına dek uzanır. Ve nihayet Yeni Dünya'ya gidip zaferler yaşar. Aslında bu maceraların çoğu aşık olduğu Prenses Aleta'nın peşinden dolaştığı için yaşanmıştır. Prenses Aleta ise, Misty Isles'ın güzel kraliçesidir.
Prens Valiant nihayet, 1946'da yayınlanan bir macerasında Prenses Aleta ile evlenmiştir. Ve seri boyunca tam dört tane çocukları olmuş ve böylece bir aile babasına dönüşen Valiant yavaş yavaş banttan kaybolmaya başlamıştır. Çünkü bant son zamanlarda burayı kendi oyun alanı haline getirmiş olan büyük oğlu Arn'ı ve onun maceralarını anlatır olmuştur. Buna benzer bir durum yıllar soma Conanın da başına gelmiş ve kahraman kral olduktan sonra oğlu Conn'un yaşadığı maceralar çok daha ön planda sunulmaya başlamıştır. Bir anlamda Conan çizgiromanından Hal Foster ve Prince Valiant'a sık sık yapılan atıfların nedeni de bu başarılı çalışmadan ödünç alınan fikirler olsa gerektir. Prince Valiant, şövalyelik romanlarının geleneğini izlemiştir. Bundan dolayı da Hal Foster'ın tarihi isabetliliğine hayran olmamak imkansızdır. Onun yazıp çizdiği tarihçilerin Avrupası değil; olası, efsanevi ve folklorik motifli Avrupa'dır. Bu nedenle Prince Valiant çizgiromanının karelerinden yeri geldiğinde bir ejderhanın bile firladığı olmuştur. Hal Foster sahip olduğu bu ortaçağ bilgisinin ışığında sanki bir anlatıcı misali aktarmıştır çizgiromanını— bu da onun hatırı sayılır başarılarını artırmıştır.
Hal Foster seriye başladıktan sonra haftada elli saate yakın bir süre çizgiroman çizmeye başlamıştır. Prince Valiant'ı çizerken girdiği detaylar ve teknik teferruatlar kendisine haklılığına az rastlanır bir şöhretin kapılarını açmıştır. Prince Valiant, aynı zamanda hayranlık verici bir illüstrasyon ve kurgu çalışmasıdır, ancak o ölçüde de ritim ve tempodan yoksundur. Ve bu sebepten dolayı Hal Foster'ın daha önceki başarılı çizgiroman çalışması olan Tarzan'ın yanında sönük kalmıştır denilebilir.
1971 yılında Hal Foster, 34 senedir hazırladığı Pazar sayfasının çizimlerini üç ressam arasında yaptığı minik bir denemeden sonra John Cullen Murpy'ye bırakmıştır. Zira Foster'a göre Murpy, bir klasik olan çizgiromanını tarihsel efsaneleri de özümleyerek resimleyebilecek en iyi çizerdir. Yine de Foster tam 79 yaşına kadar stilini taklit etmede büyük bir özveri gösteren Murpy'ye yardımlarını esirgememiştir. Ancak, Prince Valiant'ın baştan beri hiç günlük bir bantı olmaması, serinin bir dönem tepe üstü gitmesine neden olmuştur. Seriyi XXI. yüzyıla taşıyan çizer de yine John Cullen Murpy olmuştur.
1942'deki 16. sayısında Aslan Prens başlığıyla Prince Valiant'a yer veren Afacan dergisinden bir sayfa.
Ülkemizde Prince Valiant ilk kez 1940 yılında Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından yayınlanan Çocuk dergisindeki 'İskitlerin Aslanı' adlı bir Türk masalında bazı orijinal kareleri görsel olarak kullanılarak görünmesine rağmen, çizgiroman formatında ilk olarak 1942 yılında haftalık Afacan dergisinde Aslan Prens başlığıyla yayınlanmıştır. Eylül 1944'den itibaren Hal Foster imzalı sayfaları ve Aslan Tekin başlığıyla Çocuk Haftası'nda; 1948'de Hamid Şendur'un bastığı Kara Maske'de Aslan Prens adıyla; 1955'de Küçük Afacan'da önceleri Kahraman Prens başlığında ve 'Hal Foster'dan' ibareli resimlerle desteklenen metinler halindeyken sonradan iki sayfaya yayılan devamlı öyküsüyle ve artık tam anlamıyla bir çizgiroman olarak; 1956'da Roket'de Kahraman Prens adıyla; 1960'da Büyük Ateş'de Cesur Prens başlığıyla; 1960'ların sonunda Yeni İstanbul Gazetesinde ve 1977'de Tercüman Çocuk'da Kahraman Prens adlarıyla; 1983 yılında resimli anlatı pozisyonunda ama orijinal kareleriyle Hürriyet Çocuk dergisi sayfalarında Kahraman Prens Demir Yürek adıyla çeşitli kereler basılmıştır.
(Prince Valiant)
İlk Prince Valiant bantı, King Features Syndicate'in dağıtımı olarak 13 Şubat 1937 tarihli Pazar sayfasında yayınlanmıştır. Aslına bakılırsa Prince Valiant'ın doğumu ve hazırlanması daha eskilere, ta 1934'lere dayanmaktadır. Bu tarihte Hal Foster o zamanki işvereni olan United Features Syndicate'e yeni hazırladığı günlük bir bant olan
Prince Valiant'ı önermiştir. Ancak bu şirket sonsuz teessürleriyle birlikte bu tarihi çizgiromanın okurlar tarafından tutulmayacağı gerekçesiyle reddetmiştir. Halbuki dikkatle kurgulanan ve zamanının çok ötesine uzanan Prince Valiant senaryosu, o yıllarda yayınlanan diğer bantlarda olduğu gibi merkez karakterin çevresinde rastgele birbiriyle örülmüş bölümler şeklinde değildir. Kreasyon, kahramanın yaşamını iyi ve kötü zamanlarını yansıtan çok gerçekçi kalıplara sahiptir ve kahramanın yaşadığı efsanevi dönemin ve toplumun durumunu yansıtan, organik bir bütündür. Bu özelliği zaten Prince Valiant çizgiromanının en büyük öyküsel kariyer başarısıdır.
Bir Prince Valiant sayfası.
Prince Valiant, Kral Arthur'un sarayındaki bir şövalyenin firtınalı epiğidir. Sürgündeki Thule Kralı'nın oğlu olan Prens Valiant, Kral Arthur' un yuvarlak masasında bir şövalye olmadan önce kendini Sir Gawain'in vasiyetinde ispatlamak zorundadır. Babasının ani ölümünden sonra ona yaklaşan Sir Gawain'in aslında babasını zehirleterek ölümüne neden olan kişi olduğunu öğrenip onun komplosunu Kral'ın huzurunda açığa çıkartacaktır. Ve onunla kılıç kılıca dövüşüp babasınn intikamını alırken, bir yandan da şövalyeliğe hak kazanacaktır. İlerleyen maceralarda Prens Valiant, Britanya'yı işgal etmek üzere gelmiş olan Sakson ve Hunlarla kralı adına korkusuzca savaşır. Daha da sonra ülkesi sınırlarının dışına çıkarak dünyayı dolaşır. Önce bütün Avrupa'yı, ardından Kutsal Topraklara hatta Afrika'nın ormanlarına dek uzanır. Ve nihayet Yeni Dünya'ya gidip zaferler yaşar. Aslında bu maceraların çoğu aşık olduğu Prenses Aleta'nın peşinden dolaştığı için yaşanmıştır. Prenses Aleta ise, Misty Isles'ın güzel kraliçesidir.
Prens Valiant nihayet, 1946'da yayınlanan bir macerasında Prenses Aleta ile evlenmiştir. Ve seri boyunca tam dört tane çocukları olmuş ve böylece bir aile babasına dönüşen Valiant yavaş yavaş banttan kaybolmaya başlamıştır. Çünkü bant son zamanlarda burayı kendi oyun alanı haline getirmiş olan büyük oğlu Arn'ı ve onun maceralarını anlatır olmuştur. Buna benzer bir durum yıllar soma Conanın da başına gelmiş ve kahraman kral olduktan sonra oğlu Conn'un yaşadığı maceralar çok daha ön planda sunulmaya başlamıştır. Bir anlamda Conan çizgiromanından Hal Foster ve Prince Valiant'a sık sık yapılan atıfların nedeni de bu başarılı çalışmadan ödünç alınan fikirler olsa gerektir. Prince Valiant, şövalyelik romanlarının geleneğini izlemiştir. Bundan dolayı da Hal Foster'ın tarihi isabetliliğine hayran olmamak imkansızdır. Onun yazıp çizdiği tarihçilerin Avrupası değil; olası, efsanevi ve folklorik motifli Avrupa'dır. Bu nedenle Prince Valiant çizgiromanının karelerinden yeri geldiğinde bir ejderhanın bile firladığı olmuştur. Hal Foster sahip olduğu bu ortaçağ bilgisinin ışığında sanki bir anlatıcı misali aktarmıştır çizgiromanını— bu da onun hatırı sayılır başarılarını artırmıştır.
Hal Foster seriye başladıktan sonra haftada elli saate yakın bir süre çizgiroman çizmeye başlamıştır. Prince Valiant'ı çizerken girdiği detaylar ve teknik teferruatlar kendisine haklılığına az rastlanır bir şöhretin kapılarını açmıştır. Prince Valiant, aynı zamanda hayranlık verici bir illüstrasyon ve kurgu çalışmasıdır, ancak o ölçüde de ritim ve tempodan yoksundur. Ve bu sebepten dolayı Hal Foster'ın daha önceki başarılı çizgiroman çalışması olan Tarzan'ın yanında sönük kalmıştır denilebilir.
1971 yılında Hal Foster, 34 senedir hazırladığı Pazar sayfasının çizimlerini üç ressam arasında yaptığı minik bir denemeden sonra John Cullen Murpy'ye bırakmıştır. Zira Foster'a göre Murpy, bir klasik olan çizgiromanını tarihsel efsaneleri de özümleyerek resimleyebilecek en iyi çizerdir. Yine de Foster tam 79 yaşına kadar stilini taklit etmede büyük bir özveri gösteren Murpy'ye yardımlarını esirgememiştir. Ancak, Prince Valiant'ın baştan beri hiç günlük bir bantı olmaması, serinin bir dönem tepe üstü gitmesine neden olmuştur. Seriyi XXI. yüzyıla taşıyan çizer de yine John Cullen Murpy olmuştur.
1942'deki 16. sayısında Aslan Prens başlığıyla Prince Valiant'a yer veren Afacan dergisinden bir sayfa.
Ülkemizde Prince Valiant ilk kez 1940 yılında Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından yayınlanan Çocuk dergisindeki 'İskitlerin Aslanı' adlı bir Türk masalında bazı orijinal kareleri görsel olarak kullanılarak görünmesine rağmen, çizgiroman formatında ilk olarak 1942 yılında haftalık Afacan dergisinde Aslan Prens başlığıyla yayınlanmıştır. Eylül 1944'den itibaren Hal Foster imzalı sayfaları ve Aslan Tekin başlığıyla Çocuk Haftası'nda; 1948'de Hamid Şendur'un bastığı Kara Maske'de Aslan Prens adıyla; 1955'de Küçük Afacan'da önceleri Kahraman Prens başlığında ve 'Hal Foster'dan' ibareli resimlerle desteklenen metinler halindeyken sonradan iki sayfaya yayılan devamlı öyküsüyle ve artık tam anlamıyla bir çizgiroman olarak; 1956'da Roket'de Kahraman Prens adıyla; 1960'da Büyük Ateş'de Cesur Prens başlığıyla; 1960'ların sonunda Yeni İstanbul Gazetesinde ve 1977'de Tercüman Çocuk'da Kahraman Prens adlarıyla; 1983 yılında resimli anlatı pozisyonunda ama orijinal kareleriyle Hürriyet Çocuk dergisi sayfalarında Kahraman Prens Demir Yürek adıyla çeşitli kereler basılmıştır.