İslahiye

bakunin

Admin
12 Mar 2009
6,552
70,420
NeverLand
akdnz27mLh_gaziantep_islahiye.jpg

Akdeniz Bölgesinin doğu bölümünde, Gaziantep İli’ne bağlı bir ilçe olan İslahiye’nin, doğusunda Merkez ilçe, doğu ve güneydoğusunda Kilis, güney ve güneybatısında Hatay, batısında Adana, kuzey ve kuzeydoğusunda Kahramanmaraş, güneyinde de Suriye bulunmaktadır. Gaziantep’in batı kesiminde yer alan ilçe topraklarının batı ve doğusu engebeli, orta alanları ise düzlüktür. Batısında Amanos Dağlarının doğu uzantıları, doğusunda ise, Sof (Kartal) Dağı bulunmaktadır. İslahiye Ovası bu dağların arasında güneybatı-kuzeydoğu doğrultusunda uzanır. Aynı zamanda tektonik kökenli olan bu ova, Kahramanmaraş-Hatay çöküntü alanındadır. Amanos (Nur) ve Sof Dağlarından doğan çok sayıdaki çay ve dereler ovayı suladıktan sonra Asi Nehri’ne katılır. Bu akarsuların en önemlisi Karasu Çayı’dır. Bu çayın üzerine sulama ve taşkınları önlemek amacı ile Tahtaköprü Barajı kurulmuştur. İlçenin doğal bitki örtüsünü yabani zeytin ağaçlarını (delice) ve meşeler oluşturmaktadır.

İlçenin deniz seviyesinden yüksekliği 518 m. olup, Gaziantep’e 88 km. uzaklıktadır. Yüzölçümü 1.513 km2, toplam nüfusu ise 80.174’tür.

İklim özellikleri bakımından Akdeniz iklimi ile Karasal iklim arasında geçiş özelliği gösterir. Daha çok Akdeniz ikliminin etkisindedir. Bazı yıllar coğrafi konumu ve sıcaklık etkisiyle kışlar şiddetli geçer. Yazların şiddetli sıcak geçmektedir.

İlçe ekonomisi tarım, hayvancılık ve ormancılığa dayalıdır. Yetiştirilen başlıca bitkiler, buğday, soğan, şeker pancarı, pamuk, arpa, baklagiller, zeytin, sarımsak, soya fasulyesi, mısır, Antep fıstığı ve üzümdür. Su boylarında sebzecilik yapılmaktadır. İlçenin dağlık kesimlerinde hayvancılık ve ormancılık ön plandadır. Sığır, koyun ve kıl keçisi yetiştirilir. İlçe topraklarında boksit ve dolomit yatakları vardır.

İslahiye, Gaziantep ilinin en eski yerleşim alanlarından biridir. İslahiye Ovasındaki çeşitli höyüklerde yapılan araştırmalar yerleşimin Erken kalkolitik Çağda (MÖ.5500-5000) başladığını göstermektedir. Yöredeki Sakçagözü, Tilmen, Gedikli ve Zincirli’deki höyüklerde yapılan kazılar Geç Hitit döneminde önemli bir yerleşim yeri olduğunu göstermiştir. MÖ.1400’lerde Luviler ve Hititler Samal’a yerleşmiş, daha sonra Aramiler, MÖ.800’lerin sonlarına doğru Asurlular buraya egemen olmuşlardır. MÖ.333’te Büyük İskender buraya kadar gelmiş ve yeni bir kent kurmuştur. Romalı komutan Pompeius bu kente Nikopolis ismini vermiştir. Nikopolis, Roma’nın Suriye eyaletine bağlı olmuştur. Partların yağmalamasından sonra şehir önemini yitirmiştir. Bizans döneminde isminden söz edilmeyen bu yerleşim alanı 1516 yılında Yavuz Sultan Selim tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır. Çukurova çevresindeki Kozan ve Gavur Dağlarında çıkan ayaklanmaları bastırmak amacı ile 1865’te Fırka-i İslahiyye isimli bir ordu kurulmuş, bu arada bugünkü İslahiye 1865’te yeniden yapılandırılmıştır. Buradaki askeri fırkanın isminden ötürü de bu şehre İslahiye ismi verilmiştir (1866).

I.Dünya Savaşı’nın ardından Mondros Ateşkes Antlaşmasından sonra, İslahiye çevresi önce İngilizler daha sonrada Fransızlar tarafından işgal edilmiştir. Fransızların işgali esnasında büyük kahramanlıklar gösteren İslahiye halkı Güvercin Geçidi mevkiinde Fransızları yenilgiye uğratmış ve bunun sonucu olarak da Fransızlar 13 Kasım 1920’de bölgeyi terk etmek zorunda kalmışlardır. Ankara Antlaşması (20 Ekim 1921) ile Türkiye-Suriye sınırının yeniden çizilmesi sonucunda İslahiye sınırı da tespit edilmiştir.

XIX.yüzyıl sonlarında Adana vilayetinin Cebelibereket (Osmaniye) sancağına bağlı bir kaza merkezi iken, 1933’te Cebelibereket kaldırılmış, İslahiye de Gaziantep’e ilçe olarak bağlanmıştır.

İlçede günümüze gelebilen tarihi eserler arasında; Nikopolis (İslahiye) kentinin kalıntıları, Akropol surları, Tilmen Höyük, Gedikli Höyük, Sakçagözü, Zincirli (Sam’al) Höyük, Kırışkal Höyük, Yesemek Köyü’ndeki Yesemek Açık Hava Müzesi bulunmaktadır.

Yesemek Açık Hava Müzesi

Semih_01Yesemek.jpg


Yesemek Açık Hava Müzesi İslahiye ilçesine 23 km. uzaklıktaki yamaç üzerinde bulunmaktadır. Karatepe Sırtı ismi ile anılan bu yamaç aynı zamanda Kurt Dağı’nın güney uzantısını oluşturmaktadır.

Mine_Hasirci_DSC01221yesemek4.jpg


Yesemek Heykel yapım Atölyesi ilk kez Hitit döneminde I.Şuppilluma zamanında (MÖ1375-1335) işletmeye açılmış ve yöredeki yerli halk Huriler burada çalıştırılmıştır.Hitilerden sonraki dönemlere ait ele geçen heykellerde Asur ve Suriye etkileri de görülmektedir. Sonraki dönemlerde bu bölgeye gelen Aramiler heykellere kendi kültürlerini yansıtmışlardır. Bu nedenle de Yesemek Heykel Atölyesi çeşitli devletlerin, çeşitli kültürlerini yansıtan önemli bir merkezdir. Ancak buradaki Şam’al Krallığı MÖ.VIII.yüzyılın sonlarında Asurlular tarafından yıkıldıktan sonra heykel atölyesi önemini kaybetmiş, burada çalışanlar Yesemek’i terk etmişlerdir.

e_ruhi_antakya_05_3_009.jpg


Kültür ve Turizm Bakanlığı yönetimindeki açık hava müzesinin bulunduğu yerdeki Yesemek ilk defa 1890 yılında Zincirli'de (Sam'al) kazı yapan Felix Von Lusvhan tarafından bulunmuştur. Yesemek’teki kazı çalışmaları 1958 – 1961 yılları arasında Prof. Dr. Bahadır Alkım başkanlığındaki bir ekip tarafından yürütülmüş ve 200'e yakın heykel ortaya çıkarılmıştır. Daha sonra İlhan Temizsoy tarafından yapılan arkeolojik kazılarda 300’e yakın heykel ve heykel taslağı ortaya çıkarılmıştır. Bunun üzerine Gaziantep Müzesi Müdürlüğü çevre düzenlemesi yaparak burasını Açık Hava Müzesi haline getirmiştir.

Mehmet_Yesemek2.jpg


Yesemek 100 dönümlük bir alan üzerinde kurulmuş bir heykel yapım atölyesidir. Burada yapılacak heykeller önce bazalt bloklardan parçalar halinde ayrılmaktadır. Bunun için de bazalt blokları içerisinde oyuklar açılmakta, içlerine kuru ağaçlar yerleştirildikten sonra üzerlerine su dökülmektedir. Böylece şişen ağaçlar bazalt blok taşların birbirinden ayrılmasını sağlamaktadır.

murat2727_SN852902And2more_kopyala.jpg


Bundan sonra taşların yüzeyleri düzeltilmekte ve Yesemek atölyesinde istenilen şekillere getirilmektedir. Bunun için de yapılacak şeklin konturları, detayları çekiç ve kalemle çizilmekte ve özenle işlenmektedir. Günümüzde Yesemek Açık Hava Müzesinde 300’ün üzerinde yontu taslağı sergilenmektedir. Ayrıca burada sfenksler, aslanlar, çeşitli tanrılar, hayvanlar ve mimari parçalar da bulunmaktadır.

Tilmen Höyük

orhanserdar_Tilmen_4.jpg


Tilmen Höyük, İslahiye İlçesinin l0 km doğusundadır. Bölgenin en büyük höyüklerinden olup, 24 m. yüksekliktedir.

orhanserdar_Tilmen_6.jpg


Yapılan kazılardan buranın M.Ö.III.bin yılının son döneminde büyük bir şehir olduğu ortaya çıkmıştır. Şehir iç ve dış kaleden oluşmaktadır. Kalenin surları büyük ve düzgün kesme taşlardan yapılmıştır.

Kazılar sonucu höyükten pek çok araç-gereç, çanak çömlek, takılar ve süs eşyaları çıkarılmıştır.
 
Üst