Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde, Diyarbakır İli’ne bağlı bir ilçe olan Hani’nin batısında Dicle, kuzeydoğu, doğu ve güneydoğusunda Lice, güneyinde Merkez İlçe, kuzeyinde de Elazığ ile Bingöl illeri bulunmaktadır. Diyarbakır’ın dağlık kuzey kesiminde yer alan Hani’nin kuzeyini Güneydoğu Toroslarının uzantılarından İnceburun Dağları engebelendirir. Dicle’nin kollarından Amber Çayı ilçenin küçük bir ovasını sular.
İl Merkezine 97 km. uzaklıktadır. Diyarbakır’ın en küçük ilçesi olup, denizden 1200 m. uzaklıktaki Hani’nin yüzölçümü 415 km2, toplam nüfusu ise 37.818’dir.
İlçenin ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Yetiştirilen başlıca tarımsal ürünler, buğday, arpa, baklagiller, pamuk, üzüm, ceviz ve bademdir. İlçenin yüksek kesimlerinde koyun yetiştirilir.
Ulu Camii
İlçenin eski tarihi ile ilgili bilgiler oldukça yetersiz olmasına rağmen, yerleşimin çok eski yıllara indiği sanılmaktadır. Diyarbakır’ı ele geçirmek isteyen Urartular ile Asurlular MÖ.VIII.yüzyılda burada savaşmışlardır. MÖ.1280’de Asur Hükümdarı I. Salmanasar ile yaptıkları savaşta yenilerek dağılan Nirbi’lerin yerleşme merkezi olmuştur. Tarih boyunca Diyarbakır’ı elinde tutmak isteyen devletlerin yönetiminde kalmıştır. Selçuklular buraya hakim olmuş, Yavuz Sultan Selim’in Çaldıran Seferi sırasında Osmanlı topraklarına katılmıştır. XIX.yüzyıl sonlarında Amid (Diyarbakır) sancağının Lice kazasına bağlı bir bucak merkezi idi. Cumhuriyet ilanından sonra ilçe konumuna getirilmiştir.
İlçede günümüze gelebilen eserler, Ulu Cami, Şeyh Caferi Tayyar Mescidi ve Türbesi, Hatuniye Medresesi, Şeyh Bedrettin Türbesi ve Anakaris Suyu'dur.
Hatuniye Medresesi
Ulu Cami’nin güneybatısında bulunan Hatuniye Medresesinin XIII.yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır. Günümüze harap bir durumda gelen medresenin kitabesi de bulunmadığından kesin yapım tarihi ve kimin tarafından yaptırıldığı da bilinmemektedir.
Medrese dikdörtgen planlı olup, giriş kapısının karşısında yuvarlak kemerli bir eyvan bulunmaktadır. Avlunun iki tarafı kalın payeler üzerine oturtulmuş yuvarlak kemerli bir revakla çevrelenmiştir. Bu revakların arkasında medrese hücreleri bulunmaktadır. Bu hücrelerin üzerleri kubbelerle örtülmüştür.
Yöresel beyaz taştan, muntazam bir taş işçiliği ile yapılmıştır. Giriş kapısı sivri kemerli olup, çevresi geometrik ve bitkisel bir bezeme ile çevrelenmiştir. Sivri kemerin köşelerinde üçgen dolgulara yer verilmiştir. Bunların içeriside kabartma bitkisel motiflerle dekore edilmiştir.
Mihrap duvarı bunun yanındaki iki kubbeli mekan ve eyvan duvarları günümüze gelebilmiştir. İki yanında kubbeli mekanların bulunduğu kapalı avlulu medrese planındadır. Mihrap duvarı geometrik taş süslemeleri ile kaplıdır. Ayrıca mihrap nişinde de örgü motifli taş bezemeler görülmektedir. Bunları geometrik bezemeler ve mukarnaslar tamamlamaktadır.
Ulu Cami
Diyarbakır Hani ilçesi’nde Belediye ve Kaymakamlık binalarının bulunduğu yerdedir. Ne zaman ve kimin tarafından yapıldığı bilinmemektedir. Mimari üslubundan XIII.-XIV.yüzyıla ait olduğu sanılmaktadır. Üzerindeki yazıtlarından 1657 ve 1682 yıllarında onarıldığı anlaşılmaktadır.
Dikdörtgen planlı cami iki ayrı bölümden meydana gelmiştir. Bu yüzden eğimli bir alanda bulunan güney tarafına dükkanlar eklenmiştir. Caminin girişi batı cephesindedir. İbadet mekanı üç neflidir. Caminin önünde mermer sütunlar yuvarlak kemerlerle birbirlerine bağlanarak bir avlu meydana getirmiştir.Avlunun çevresindeki revaklar içten tonoz, üstten de çatı ile örtülmüştür.
Caminin yanında Diyarbakır yöresine özgü bir minare yerleştirilmiştir. kesme taştan olan minare, dikdörtgen planlı olup, üzerinde herhangi bir bezemeye yer verilmemiştir. Dikdörtgen minarenin bitiminde bir balkon ve bunun üzerinde de şerefe ve yuvarlak petek kısmı yerleştirilmiştir. Konik bir külahla da üzeri örtülmüştür.
Şeyh Caferi Tayyar Mescidi
Diyarbakır, hani ilçesindeki Şeyh Caferi Tayyar Mescidinin ne zaman ve kimin tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir.
Cami dikdörtgen planlı olup, üzeri ahşap bir çatı ile örtülmüştür. Mescidin en ilginç yönü Diyarbakır yöresine özgü minare tipinin burada da tekrarlanmasıdır. Kesme taştan dikdörtgen minare bir balkonla şerefede son bulmaktadır. Bunun üzerine yuvarlak petek kısmı ve külah yerleştirilmiştir.
Mescidin yanında Şeyh Caferi Tayyar'ın türbesi bulunmaktadır. Türbe kesme taştan yapılmış, dikdörtgen planlıdır. üzeri çatı ile örtülüdür. Türbenin içerisinde sanduka ve sandukanın başında da h.372 (982) tarihli bir sancak bulunmaktadır.
Mescit ve türbe Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 1982 yılında onarılmıştır.
Anakaris Suyu
Diyarbakır Hani ilçesine 3 km. uzaklıkta bulunan Anakaris Suyunun çevresinde herhangi bir tesis bulunmamaktadır. Bu suyun ne zaman bulunduğu konusunda da bir bilgi yoktur.
Burada içme kürleri yapılmakta olup, sarılık, karaciğer hastalıklarına iyi geldiği ve böbrek taşlarının düşürülmesinde etkili olduğu bilinmektedir.
Şeyh Bedrettin Türbesi
Diyarbakır, Hani İlçesinde bulunan şeyh Bedrettin Türbesinin ne zaman yapıldığı bilinmemektedir.
Türbe kareye yakın dikdörtgen planlı olup, üzeri içten tonoz, dıştan da çatı ile örtülüdür. Kesme taş ve moloz taştan yapılmıştır. Cephesi muntazam kesme taş ile örülmüştür. Giriş kapısı hafif sivri kemerli olup, içerisi küçük bir pencere ile aydınlatılmıştır. Türbenin içerisinde ve dışarısında bir bezeme elemanı bulunmamaktadır. Yapı mimari yönden herhangi bir özellik taşımamaktadır.