Gırgır Sayı - 0135

zagor-t

Onursal Üye
17 Eki 2012
1,464
21,303
Gırgır - Sayı 0135

500 lü sayılara biraz ara verelim. :) Muhabbetiniz bol olsun.


g135.jpg


 
Son düzenleme:

pereventi

Süper Üye
27 May 2010
1,148
1,451
güney
sevgili zagor-t her zaman ki gibi harika bir tarama olmuş,ellerine sağlık,acaba bu güzel gırgır'ın bir sayfası eksik mi yoksa bana mı öyle geldi
 

zagor-t

Onursal Üye
17 Eki 2012
1,464
21,303
sevgili zagor-t her zaman ki gibi harika bir tarama olmuş,ellerine sağlık,acaba bu güzel gırgır'ın bir sayfası eksik mi yoksa bana mı öyle geldi

hakikaten eksik. Olayi ben de anlamis degilim. Özür dilerim

Link yenilendi
 
Son düzenleme:

pereventi

Süper Üye
27 May 2010
1,148
1,451
güney
yeni link için çok teşekkürler sevgili zagor-t, özür ne kelime asıl ben teşekkür ediyorum bu güzellikler için,çok sağol
 

direnc11

Yönetici
11 May 2009
10,097
37,236
İstanbul
1975'te, henüz ben 6 yaşındayken ve olan biten hakkında hiçbir fikrim yokken, gazoz kapaklarımla ve bilyelerimle oynarken çıkmış bir dergi. Kapağın ima ettiği şeyden de derginin iç sayfalarında değinilen MC hükümetinden de bihaberim. Ne anlarım bunlardan. Nereye gitti acaba gazoz kapaklarım, bilyelerim? Böyle deyince Ahmet Kaya şarkısı geldi aklınıza, değil mi? Haydi itiraf edin. Ben yine anlamak istemiyorum olan biteni... Gerçi ne kadar anladığımız da soru işareti. Ben geri istiyorum gazoz kapaklarımı; "Nerede benim atım? Atımı getirin". Farkındayım iyice saçmalamaya başladım, silkinip kendime geleyim.

Gırgır'ın bu sayısındaki esprilere pek gülemedim, Avni'ye bile. :( Nasıl desem, zeka pırıltıları eksik sanki biraz... Gerçi her dönemin mizahı kendi içinde anlamlı ve anlaşılır değil midir zaten?

Teşekkürler, sevgili zagor-t. Yine nefis bir tarama.
 

zagor-t

Onursal Üye
17 Eki 2012
1,464
21,303
1975'te, henüz ben 6 yaşındayken ve olan biten hakkında hiçbir fikrim yokken, gazoz kapaklarımla ve bilyelerimle oynarken çıkmış bir dergi. Kapağın ima ettiği şeyden de derginin iç sayfalarında değinilen MC hükümetinden de bihaberim. Ne anlarım bunlardan. Nereye gitti acaba gazoz kapaklarım, bilyelerim? Böyle deyince Ahmet Kaya şarkısı geldi aklınıza, değil mi? Haydi itiraf edin. Ben yine anlamak istemiyorum olan biteni... Gerçi ne kadar anladığımız da soru işareti. Ben geri istiyorum gazoz kapaklarımı; "Nerede benim atım? Atımı getirin". Farkındayım iyice saçmalamaya başladım, silkinip kendime geleyim.

Gırgır'ın bu sayısındaki esprilere pek gülemedim, Avni'ye bile. :( Nasıl desem, zeka pırıltıları eksik sanki biraz... Gerçi her dönemin mizahı kendi içinde anlamlı ve anlaşılır değil midir zaten?

Teşekkürler, sevgili zagor-t. Yine nefis bir tarama.

Gazoz kapaklarının iç taraflarının mantarlı oldukları dönemler. Mantarı, özenle parçalamadan çıkarır, kapakları tişörtlerimize rozet yaparız. Nasıl mı? Kapağı tişörtün on tarafına, mantarı da tişörtün içinden kapağa denk getirir sıkıştırırdık. En güzel kapaklar, üzerinde at resmi olan bir markaydı. Boztaylar mı ne öyle.? O yıllarda, her şehirin kendi gazoz ve meyva suları olduğunu, dolayısıyle her şehirde başka gazoz kapakları bulunacağını da keşfetmiştik. Hey gidi günler.
 
Son düzenleme:

Shoryuken

Yönetici
9 Nis 2013
4,061
20,583
Kamlançu
Nereye gitti acaba gazoz kapaklarım, bilyelerim? Böyle deyince Ahmet Kaya şarkısı geldi aklınıza, değil mi? Haydi itiraf edin.

Ne yalan söyleyeyim Grup Vitamin dinlemeden önce sormuş olsaydınız, evet, hemşehrim Ahmet Kaya gelirdi aklıma. Ama şimdi Grup Vitamin'in Özgün Müzik adlı şarkısı geliyor. Sözlerinden bir kısmı şöyle:

....
Hani benim sevincim nerde
Hediyelerim, topacım, kiraz ağacında yırtılan gömleğim
Ya anne üst çekmeceye koymuştum bulamıyorum
Hayret bir şey...
....

Bu arada unuttuğumu sanmayın, dergi için teşekkür ederim arkadaşlar.
Kaliteli çalışmalarınızı beğenerek izliyorum.

 
Üst