agartan
Onursal Üye
- 28 Haz 2019
- 1,220
- 11,307
Daguerréotypes (1975)
Yönetmen: Agnès Varda
Senaryo: Agnès Varda
Ülke: Batı Almanya, Fransa
Tür: Belgesel
Süre: 79 dk
Vizyon Tarihi: 14 Temmuz 1975 (Fransa)
Dil: Fransızca
Çekim Yeri: Paris 14, Paris, Fransa
IMDb Rating: 7.6
Sunum: 723 MB, 720p, orijinal dilde ve Türkçe altyazısı yanındadır.
Daguerréotypes:
"Dagerotipler" Agnès Varda'nın, fotoğraf tarihinin öncüsü Louis-Jacques-Mandé Daguerre'e saygısı niteliğinde, ona adadığı bir belgesel.
Paris'in 14. bölgesindeki küçük dükkânların yer aldığı Montparnasse’a komşu, yönetmenin de evinin bulunduğu,
sanatçının adının verildiği Daguerre sokağının küçük bir bölümünde geçen film,
Varda'nın arkadaşlarının ve komşularının esprili, içten bir sunumu.
Film bize, yönetmenin yaşadığı Paris'te Rue Daguerre'nin küçük dükkanlarında oturan sıradan insanların portrelerini veriyor.
En eski fotoğraf tekniklerinden birinin mucidi olan Louis Daguerre'nin onuruna, sokağa bu isim verilmiş.
Daguerre'nin tekniği kullanılarak yapılan fotoğraflara "dagerreyo-tipler" denir, bu nedenle Varda'nın belgeselinin adının iki anlamı vardır.
Filmi, fotoğrafik görüntüleri mümkün kılan birinin adını taşıyan, Varda'nın kendisinin de yaşadığı sokağın fotoğrafik bir imgesidir.
Farklı insanların, hayatlarını kazanmak için uğraştıkları işlerle kurdukları gündelik ilişkileri ele alan yönetmen,
bu kişileri kameraya alırken onları alabildiğine özgür bırakıyor ve böylece farklı portreler ortaya çıkıyor.
Filmde konu edilen kişilerin her biri kameranın varlığına çok çeşitli tepkiler veriyor.
2005 yılında Agnès Varda, geçen otuz yılda meydana gelmiş değişiklikleri kaydetmek için,
aynı sokağı tekrar ziyaret eden, 22 dakikalık "Rue Daguerre en 2005" isimli kısa bir film daha yapmış.
Aynı bakkalın hâlâ orada olduğunu ve farklı bir renge boyanmış olsa da, akordeon dükkanını tespit etmiş.
Bu, pek bir şeyin olmadığı bir film ve gerçekten bir olay örgüsü yok.
Film, belli bir zamanda belli bir yer ve o dönemde o yerde yaşayan insanlar hakkında bir belgesel.
Aslında, tam olarak bir belgesel filmi de değil. Daha çok "Rue Daguerre" ve orada yaşayan insanlar hakkında büyülü bir günlük.
Kurgu kısmı ve röportaj unsurları, eğlenceli bir yarı masal / yarı gerçek oluşturarak iyi bir şekilde harmanlanmış.
Bunu yeterince açıklayamıyorum, bu yüzden lütfen indirip kendiniz görün.
Varda, çekimler sırasında iki yaşındaki oğluna bakıyordu ve evinden uzakta uzun süre geçiremiyordu.
Bu nedenle, filmin tamamı Varda'nın evinin 90 metre yarıçapı -ekipmanı için elektrik kablolarının uzunluğu- içinde sınırlandırılmış.
Agnès Varda, o zamanı, o yeri ve o insanları görmemiz için kayıt altına alarak bize sunan, yetenekli bir yönetmenmiş.
Yeteneği nerdeyse 50 yıl sonra bile parlıyor.
Fransız sanatçı ve kimyager Louis-Jacques-Mandé Daguerre (18 Kasım 1787 – 10 Temmuz 1851)
tarihin ilk kez bir insanı kayıt altına alan fotoğrafı çekmiştir ve Eiffel Kulesinde yazılı 72 isimden biridir.
Temple Bulvarı'nın Louis Daguerre tarafından 1838'de Paris'te çekilen bu fotoğraf, bir insana ait ilk fotoğraftır.
Kalabalık bir sokağın fotoğrafı olmakla birlikte çekim süresi 10 dakikadan fazla olduğundan, trafiğin akışı fotoğrafta görünmek için fazla hızlı kalmıştır.
Tek istisna, ayakkabılarını fotoğrafta görünecek kadar uzun süre cilalatan sağ alt köşeye yakın bir konumdaki adamdır.
Ayrıca, başka bir iddiaya göre, öndeki binanın en üst katında, sol pencerede bir genç kız görüntüsü vardır.
Bulabildiğim en net fotoğraf, bu. Yorum size kalmış.
Saygılarımla.
*
Yönetmen: Agnès Varda
Senaryo: Agnès Varda
Ülke: Batı Almanya, Fransa
Tür: Belgesel
Süre: 79 dk
Vizyon Tarihi: 14 Temmuz 1975 (Fransa)
Dil: Fransızca
Çekim Yeri: Paris 14, Paris, Fransa
IMDb Rating: 7.6
Sunum: 723 MB, 720p, orijinal dilde ve Türkçe altyazısı yanındadır.
Daguerréotypes:
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
"Dagerotipler" Agnès Varda'nın, fotoğraf tarihinin öncüsü Louis-Jacques-Mandé Daguerre'e saygısı niteliğinde, ona adadığı bir belgesel.
Paris'in 14. bölgesindeki küçük dükkânların yer aldığı Montparnasse’a komşu, yönetmenin de evinin bulunduğu,
sanatçının adının verildiği Daguerre sokağının küçük bir bölümünde geçen film,
Varda'nın arkadaşlarının ve komşularının esprili, içten bir sunumu.
Film bize, yönetmenin yaşadığı Paris'te Rue Daguerre'nin küçük dükkanlarında oturan sıradan insanların portrelerini veriyor.
En eski fotoğraf tekniklerinden birinin mucidi olan Louis Daguerre'nin onuruna, sokağa bu isim verilmiş.
Daguerre'nin tekniği kullanılarak yapılan fotoğraflara "dagerreyo-tipler" denir, bu nedenle Varda'nın belgeselinin adının iki anlamı vardır.
Filmi, fotoğrafik görüntüleri mümkün kılan birinin adını taşıyan, Varda'nın kendisinin de yaşadığı sokağın fotoğrafik bir imgesidir.
Farklı insanların, hayatlarını kazanmak için uğraştıkları işlerle kurdukları gündelik ilişkileri ele alan yönetmen,
bu kişileri kameraya alırken onları alabildiğine özgür bırakıyor ve böylece farklı portreler ortaya çıkıyor.
Filmde konu edilen kişilerin her biri kameranın varlığına çok çeşitli tepkiler veriyor.
2005 yılında Agnès Varda, geçen otuz yılda meydana gelmiş değişiklikleri kaydetmek için,
aynı sokağı tekrar ziyaret eden, 22 dakikalık "Rue Daguerre en 2005" isimli kısa bir film daha yapmış.
Aynı bakkalın hâlâ orada olduğunu ve farklı bir renge boyanmış olsa da, akordeon dükkanını tespit etmiş.
Bu, pek bir şeyin olmadığı bir film ve gerçekten bir olay örgüsü yok.
Film, belli bir zamanda belli bir yer ve o dönemde o yerde yaşayan insanlar hakkında bir belgesel.
Aslında, tam olarak bir belgesel filmi de değil. Daha çok "Rue Daguerre" ve orada yaşayan insanlar hakkında büyülü bir günlük.
Kurgu kısmı ve röportaj unsurları, eğlenceli bir yarı masal / yarı gerçek oluşturarak iyi bir şekilde harmanlanmış.
Bunu yeterince açıklayamıyorum, bu yüzden lütfen indirip kendiniz görün.
Varda, çekimler sırasında iki yaşındaki oğluna bakıyordu ve evinden uzakta uzun süre geçiremiyordu.
Bu nedenle, filmin tamamı Varda'nın evinin 90 metre yarıçapı -ekipmanı için elektrik kablolarının uzunluğu- içinde sınırlandırılmış.
Agnès Varda, o zamanı, o yeri ve o insanları görmemiz için kayıt altına alarak bize sunan, yetenekli bir yönetmenmiş.
Yeteneği nerdeyse 50 yıl sonra bile parlıyor.
Fransız sanatçı ve kimyager Louis-Jacques-Mandé Daguerre (18 Kasım 1787 – 10 Temmuz 1851)
tarihin ilk kez bir insanı kayıt altına alan fotoğrafı çekmiştir ve Eiffel Kulesinde yazılı 72 isimden biridir.
Temple Bulvarı'nın Louis Daguerre tarafından 1838'de Paris'te çekilen bu fotoğraf, bir insana ait ilk fotoğraftır.
Kalabalık bir sokağın fotoğrafı olmakla birlikte çekim süresi 10 dakikadan fazla olduğundan, trafiğin akışı fotoğrafta görünmek için fazla hızlı kalmıştır.
Tek istisna, ayakkabılarını fotoğrafta görünecek kadar uzun süre cilalatan sağ alt köşeye yakın bir konumdaki adamdır.
Ayrıca, başka bir iddiaya göre, öndeki binanın en üst katında, sol pencerede bir genç kız görüntüsü vardır.
Bulabildiğim en net fotoğraf, bu. Yorum size kalmış.
Saygılarımla.
*