D-DAY 11 - Tuileries Gecesi (Çeviri/Balonlama)

[scanfan]

D-DAY 11 - Tuileries Gecesi (Çeviri/Balonlama)
"D-DAY 11 - The Night at the Tuileries" (İngilizce adı)
"JOUR J 11 - La nuit des tuileries" (Fransızca adı)
Delcourt, 2012, 67 sayfa, 147 MB, CBZ
Fontlar: CCWildWords (balonlar), MyriadPro-BoldCond (kapak)

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

(Mega)

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

(Yandex) alternatif bağlantı

Fransızca ve İngilizce versiyonlarının kapakları.

​

"Alternatif tarih" (what if) temalı çizgi roman serisinin 11 numaralı albümünün adı "Tuileries Gecesi", alt başlık ise şöyle: "1795: Kralın Ölümünden 4 Yıl Sonra, Marie Antoinette’in Orduları Paris Üzerine Yürüyor". Serinin diğer albümlerinde olduğu gibi, bu albümde de tarihte bir dönem ve o dönemin olayları değiştirilerek yeniden kurgulanmış. Bu kez, "Fransız Devrimi sırasında olaylar bilindiği gibi değil de şu şekilde gelişseydi ne olurdu" sorusu üzerine fikir jimnastiği yapılmış.

1789-1799 yılları arasında 10 yıl kadar süren Fransız Devrimi tarihin önemli bir dönüm noktasını teşkil eder. Bundan önce Fransa yüzyıllarca kral, soylular ve kilise tarafından yönetilmişti. Son zamanlarda Fransa kötü yönetiliyordu ve borç batağındaydı, hayat pahalılığı vardı ve halk eziliyordu, vergi yükü halkın üzerindeydi. Burjuvaların (kentsoylu) önderliğinde başlayan Fransız Devrimi'nden sonra monarşi kaldırılmış yerine seküler demokratik bir cumhuriyet kurulmuş (gerçi o da sonradan otoriter ve baskıcı bir hal almıştı), kilisenin etkisi azaltılmış, liberalizm ve aydınlanma prensiplerine dayalı radikal sosyal değişimler olmuştu. Bu durum diğer ülkeleri de etkilemişti. Devrim 14 Temmuz 1789'da Parislilerin Bastille hapishanesi'ni basmalarıyla başlamıştı (bu tarih Fransa'da milli bayram olarak kutlanır). Monarşinin başında Kral XVI. Louis ve karısı Marie Antoinette vardı ve Versailles Sarayı'nda oturuyorlardı. Ekmek isteyen binlerce silahlı köylü kadın sarayda çok miktarda tahıl depolandığı söylentisi üzerine 1789'da Versailles sarayına yürüdü ve Kraliyet ailesinin Paris'e dönmesini istediler (kraliçenin "ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler" sözünü bu zaman söylediği iddia edilir). Bunun üzerine kraliyet ailesi Paris'teki Tuileries Sarayı'na geçti. Kraliyet ailesi 1791'de uşak ve hizmetçi kılığına girerek (onlara da asillerin elbiselerini giydirmişlerdi) arabayla Avusturya'ya kaçmak isterken yolda, "Varennes"de yakalanarak geri getirildiler (Ettore Scola'nın bu olayı anlatan

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

adlı bir filmi vardı, Marcello Mastroianni de oynuyordu. Harika filmdir.) 1792'de öfkeli bir kalabalık "Tuileries Sarayı"na baskın yaptı, İsviçreli muhafızlar katledildi, kraliyet ailesi tutuklandı. Kral XVI. Louis, 21 Ocak 1793’te, Kraliçe Marie Antoinette ise 16 Ekim 1793 tarihinde giyotinle idam edildi. "Tuileries Sarayı Baskını" 10 yıllık devrim süreci içindeki önemli olaylardan biriydi. Bunlar tarihte gerçekten olanlar.

Bizim kurgusal albümümüzde ise "Tuileries Sarayı"na yapılan baskın sırasında kral ve ailesi son anda bir sıcak hava balonuna binerek Avusturya sınırına kaçarlar. Kral aşağıdan açılan ateşle yaralanmıştır, balonun yere indiği yerde can verir. Kraliçe Antoinette, veliaht olan küçük oğlunu kral ilan eder. Amacı toplayacağı ordu ile Paris'i ve saltanatı geri almaktır. Yanında, akrabalık bağları da olan Avusturyalılar ile Prusyalılar olacaktır. Albümde çok sayıda entrikaya şahit oluyoruz. Veliahtı öldürmeye çalışan her iki taraftan da çok kişi olduğu gibi, onu korumaya da çalışan yine her iki taraftan çok fazla insan vardır. Gerisi albümde.

Bir not: Albüm serisinin senaryo yazarlarının ve kapak ressamlarının hep aynı olduğunu, çizerlerin ise albümden albüme sürekli değiştiğini hatırlıyoruz. Çizerler bazen serinin birden fazla albümünde de çalışmış olabiliyorlar. Mesela bu albümün çizeri "Florent Calvez", bu albüm haricinde "Kızıl Eylül" (3), "Kara Ekim" (4) albümlerini de resimlemişti. "Kolomb Paşa" (13) albümünü ise sadece renklendirmişti.

Bence bir fincan kahve eşliğinde okunacak albümlerden biri de bu. Hattâ küçük bir kağıda kişiler ve yerler hakkında minik notlar da alınabilir (ben çevirirken öyle yaptım!) Hepinize keyifli okumalar dilerim.
Saygılarımla...

Albümde s.11'deki tek bir panelde "İstanbul" betimlenmiş. Marie Antoinette kendisine yardım edecek gizemli generali İstanbul'da buluyor (bu generalin adı son sayfalarda veriliyor, belki tahmin ettiniz ama yine de spoiler vermeyeyim)

Çeviri/Balonlamasını Yaptığım D-Day Albümlerinin Sıralı Listesi
​

​

 

[Beymelikli18]

Yaşa üstad scanfan yaşa
Didayda day didayda day
Çok teşekkür ederim
okurken demli bir çay
Nasıl gider uçarak tay
Olsun paraların çokça say.
Hadi saygılarla sana bay bay.

 

[ekenciz]

Çok teşekkür ederim sevgili scanfan.

 

[mustibey]

Çok teşekkürler sayın "scanfan" ellerinize sağlık.

 

[odenat]

Süper, çok teşekkürler. Bu alternatif tarih serisi çok ilgimi çekiyor.

 

[extreme]

Ellerine saglik ustat, hangi fontu kullandin?

 

[abolardis]

Scanfan üstadımız çeviri ve balonlama çalışmaları bir kenara entellektüel bilgi birikimi , dikkati ve zekasıyla çizgi dünyasının yüzakı simalarından kendisine alternatif tarih konusunda ki katkılarından dolayı çok teşekkür ederim.
Tarih yeniden yazılsa ne olurdu ? Sorusunun yanıtını aramak için hazırlanmış çok ilginç bir serinin çok değerli bir sayısı.
Fransız İhtilali denilince dünya tarihinde ki en önemli hadiselerden birisi olduğunu unutmamak gerekir.
Kültürel alt yapısını oluşturan Ansiklopedistleri unutmadan sonuçları arasında bulunan Modern Devlet anlayışını ve şiddet kullanma tekelinin devlet gücünün tekel haline gelmesini , milliyetçilik akımları üzerinde durmadan yakın tarihimiz bile tam olarak anlaşılamaz görüşündeyim.
Bu nedenle tarihe farklı bir perspektiften yapılan çalışmaların çok değerli olduğu görüşündeyim.
Belkide hiç bir şey bildiğimiz gibi değildir.
Belki farklı boyutlarda çoklu evrenlerin birinde tarih daha yeni yazılıyordur.
Hepsi ve hiçbiri diyemeyeceğimiz bir evrendeyiz.
Önemli olan bakış açısı ve postülatlar galiba.
Tarih ve alternatif tarih çok özel bir konu.
Tekrar teşekkür ederim.
Konu bağlamında film tavsiyesi ise özel olarak çok büyük incelik olmuş.

 

[Shoryuken]

Albümde s.11'deki tek bir panelde "İstanbul" betimlenmiş. Marie Antoinete kendisine yardım edecek gizemli generali İstanbul'da buluyor (bu generalin adı son sayfalarda veriliyor, belki tahmin ettiniz ama yine de spoiler vermeyeyim)

Baltacı Mehmet Paşa mı ağabey?

Beğenerek takip ettiğim bu seriyi istikrarlı bir şekilde devam ettirdiğiniz için çok teşekkür ederim. Elleriniz dert görmesin. Sağ olun, var olun üstadım.

 

[scanfan]

Ellerine saglik ustat, hangi fontu kullandin?

"extreme" üstadım, son zamanlarda hep "CCWildWords"ü tercih ediyorum, balon doldurmada daha pratikmiş gibi geliyor bana nedense. Sebebini bilmiyorum ama balonların içinde sözcük kaydırma (tireleme-heceleme) sanki kendiliğinden oluyor gibi, bir iki sözcüğün yerini değiştirince balona (yuvarlak balonların içine tabii ki) cümle tam oturuveriyormuş gibi geliyor bana, diğer fontlarda çok uğraşarak oturtmaya çalıştığım balon içi yazı, bu fontta özellikle cümledeki ikinci veya üçüncü sözcüğü aşağıya alınca bütün sözcükleriyle yerli yerine oturuveriyor (ya da bana öyle geliyor!).

​

 

[Sinan Atik]

Sevgili Scanfan'ın sunumu baklavanın yanındaki dondurma gibi. İnsan Tanıtım ardına kitabı okuyunca tam bir ruhsal tatmin yaşıyor
Ellerinize, gönlünüze sağlık.

 

[ekenciz]

Baltacı Mehmet Paşa mı ağabey?

Beğenerek takip ettiğim bu seriyi istikrarlı bir şekilde devam ettirdiğiniz için çok teşekkür ederim. Elleriniz dert görmesin. Sağ olun, var olun üstadım.

Henüz okumadım ama Bonapart olduğunu düşünüyorum. Baltacı hala Katerina'nın çadırındadır. Soğuktan gusledememiştir.

 

[Enver Yılmaz]

Süper, çok teşekkürler. Bu alternatif tarih serisi çok ilgimi çekiyor.

Aynen katılıp durum, teşekkür etmeyi de unutmayayım, hep unutuyorum.:Ğ

 

[savok]

Kesinlikle çok güzel bir seri...
Eğer böyle olsaydı, dünya bugün nasıl şekillenirdi, çok merak ettim.
Sevgili scanfan'ın notları ile birlikte mükemmel bir kitap okudum.
Sağol üstat.

 

[extreme]

Tesekkurler ustat,deneyecegim bu fontu.

 

[The_DarknesS]

D-Day başlığını her gördüğümde tarihte nereye gideceğiz diye bir merakla konuya giriş yapıyorum.

Teşekkürler üstadım.

 

[yeryüzü]

O kadar çok tarihi şahsiyet ve isim var ki kitapta,
Fransız devrim döneminin tarihini bilmeyenleri,
mesela beni, okurken çok zorlaması kaçınılmaz
oluyor. Buna rağmen çok keyif aldım okurken;
ayrıca kesinlikle ibretlik bir öykü bu ve tarihi
ve insan psikolojisini daha fazla okumaya insanı
teşvik ediyor.
Elinize sağlık üstadım, çok teşekkürler.

 

[memogianni]

Alternatif tarih eserleri benim için bilim kurgu eserlerinden farksızdır. İnsanı alıp başka dünyalara evrenlere götürür, insanın önünde yepyeni ufuklar açar.

D-Day serisi de aynen böyledir.

Eline sağlık üstad.