Akbaba Dergisi 1961 Sayı 487 ( 13 Temmuz 1961 )

[murtaza5]

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

Saygılarımla.​

 

[Beymelikli18]

Ellerine sağlık Murtaza üstadım.

 

[dedo11]

Sayın murtaza5 ;


"Sekiz suç ortağı sanıktılar. Bir akşam üzeri, koğuşların kapısı kapanacağı sırda cezaevine geldiler. Koğuştaki ranzalarına yerleştirildiler.
Bu sekiz sanık içinde en çok dikkati çeken Ali Bey'di. Onun yalnız adını öğrenebildik. Hakkında başka hiçbir bilgi edinemedik. Hiç konuşmuyor , hep uyuyordu , ya da uyurcasına yaşıyordu. Yeri , ranzanın üstündeydi. Geldiğinden beri burada kulukçaya yatar gibi oraya tünedi , yemek ve helaya gidiş zamanları dışında yerinden hiç kalkmadı. Yatağında oturduğu zamanlar da gözleri kapalı idi. Arada bir başı göğsünün üstüne düşerdi. Hiç bakmıyor , hiç konuşmuyordu.
Adının Ali olduğunu da arkadaşlarından duyduk."

Bu edebi değeri yüksek satırların yazarı Falan Filan takma adlı yazardan...




"Altmış iki yaşındaki şöhretli Amerikan romancısı Ernest Hemingway , evinin bahçesinde ilah temizlerken bir kaza kurşununa kurban gitmiş.
Ani ölümüne pek acıdığımız Hemingway'ın kaderin garip tecellisi olarak şimdi çok satmış bir eserini hatırlıyoruz : "Silahlara Veda" "
Yaşar Özen "Suya Çizgi : Kader!" adlı yerinde yazıyor :

"... Saat beşten sonra avurdu çökük , sakalı uzamış , ip kravatlı , çerden çöpten memurcuklar tezgah başında iki üç tek atarak siyasetten dem vururlardı."
diyor anlatısında İlhan Selçuk.



Namus sözü
"Genç adam sevdiği kızın önünde dize geldi :
-- canım benim , hayatım , bir tanem... Benimle evlenmezsen ölürüm.
Fakat kız adamla evlenmedi.
Genç adam da sözünü tuttu ve öldü.
.........................
.........................
........................
Ama elli sene sonra..."


Emeğine ve paylaşım isteğine teşekkür ederim...