Akbaba Dergisi 1961 Sayı 479 ( 18 Mayıs 1961 )

dedo11

Onursal Üye
8 Nis 2013
1,893
5,287

Sayın murtaza5 ;

AKBABA okuma günlüğü : AKBABA OKU(YORUM) :


"Büyük şehirler, şahsiyetlerini, büyük, eski, gün görmüş ailelerden alır.

..........
Ama İstanbul için talihsizliklerin en acısı 1950 de başlar...
Bu talihsizliğin birkaç adından biri "Taşlıtarla"dır.
Oy avcısı D.P. daima ürkek gözlerle baktığı İstanbul'u, bir göçmenler diyarı yapmayı politika zekası sandı : Buş ovası insan gücü beklerken, anayurda göç eden vatandaşlarımız , büyük şehririn varoşlarını sardılar...
.............

İstanbul'da Hollywood insaniyle mağara insanı yanyana yaşıyor!"

Bu satırlar Yusuf Ziya Ortaç'ın "Milli Birlik Komitesine Mektuplar!" adlı başmakalesinden...
Dedo11 Yorumu : Alın bu satırları 2024'e taşıyın... Başka yorum yok...





"İtalya'da halkın yarısı amatör veya profesyonel şarkıcıdır. Ankara'da halkın yarısı ister istemez amatör veya propfesyonel politikacı oluyor zamanla!"

Dedo11 Yorumu : Yukarıdaki satırlar Nimet Arzık'ın "Ankara Mektubu" adlı sayfasından.
Burada Meclis toprak reformunu görüşecek Değerli insan hoca Muammer Aksoy'u politika cambazı Kasım Gülek nasıl sabote ediyor onu anlatıyor Nimet Arzık...




"...... Amma velakin o da ikinci ciltte şarkın ezeli hastalığına tutulur gibi olmuş hafiften : "Ben" diyor, sıkca, "ben" diyor ikide birde, "Ben" diyor protokolü ihlal edercesine... "Ben ve bilmem kim"... "Ben dedim ki"... v. s....
Ölmüşlerden istediği gibi bahsediyor. Neden etmesin?... Hatıratta tarihte ölü diri kollamak olmaz. Falih Rıfkı bey, dirileri kolluyor. Ölüleri isimleriyle, cisimleriyle anıyor. Dirilere gelince... Kırk ima yoluyla, kimden bahsettiğini anlatmağa uğraşıyor:"
Dedo11 Yorumu : Yukarıdaki satırlar Nimet Arzık'ın "Ankara Mektubu" adlı sayfasından.
Bu satırlarda Nimet Arzık Falih Rıfkı Atay'ın "Çankaya" adlı eserini eleştiriyor. Doğrusu bu eseri ben de okudum ama hiç bu açıdan bakmamıştım. Doğrusu Nimet Arzık ( ülkemizde "Anı" yazmanın ne kadar az olduğunu bilmeme rağmen ) Anı yazmanın püf noktalarını anlatıyor. Anı türüne düşkün biri olarak bunlardan yararlandım doğrusu... Yararlanacağım doğrusu...



Bu sayının kapağının bana çağrıştırdığı :
Farkında mısınız? Yaşamınızdan eksilen sadece kilosu 500-850 TL olan kuyumcu vitrinine baktığınız baklava , kilosu 50-60 TL olan çeri domates, kilosu 15 TL olduğu için bütün yaz yiyemediğiniz karpuz, kilosu 350-1100 TL olduğnuzdan gramla aldığınız ( altın değil canım ) et , tanesi 8-10 TL olduğu için bakamadığınız kestaneyi, litresi 350-475 TL olduğu için mutfağınıza sokamadığınız zeytin yağı ........ sadece bunlar mı eksildi. Öyle sanıyorsanız yanılıyorsunuz... Bir ara bazı kurumlardan TC ( Türkiye Cumhuriyeti ) sökülerek yok edildi , her sabah çocuklarımızın hep bir ağızdan söylediği ANDIMIZ yok edildi , Ulusal Kurtuluş Savaşlarımızda ATATÜRK yok edildi , Birlikte mutluluk , dayanışma , kutladığımız başta 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı olmak üzere toplu kutlama yaptığımız ulusal bayram kutlamalarımız yok oldu... Neredeyse Her gün önemli değerimizden bazıları yok oluyor .. ... FARKINDA MISINIZ ? FARKINDA MISINIZ ? FARKINDA MISINIZ ?



Emeğine ve paylaşım isteğine teşekkür ederim...

 
Üst