Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
"Ne büyük şairlerin kalemleri, ne ünlü ressamların fırçaları, insan kalbine musikinin taktiği altın kanatları takamaz. ..........
Dilde devrimciyiz. San'atta devrimciyiz. Sosyal yaşayışta devrimciyiz... Ama, musikiye gelince, samur kürkü, delik papucu, civan kaşı sarığı ile bir çağ gerideyiz.
Salonlarımızı süsleyen radyolarda Osmanlı İmparatorluğunun kadavrası yatıyor. Bu süslü sandukaları, ne zaman kımıldatsak, güftesi ile, bestesi ile mezardan sesler işitiyoruz... Türbeleri kapatmamış mıydık acaba?"
Bu satırları Yusuf Ziya Ortaç'ın "Milli Birlik Komitesine Mektuplar!" adlı başmakalesinden aldım.
Dedo11 Yorumu : Ne tür müzik? Şimdilerde de yoz müzik, arabesk müzik ten yakınıyoruz ya ; Yusuf Ziya da o dönem o tür müziği eleştiriyor.
Bir de Osmanlı hayranlarına sunulur. Unutmayınız tarihten ders alınıp günü ve geleceği oluşturmak başka tarihte (geçmişte) yaşamak istemek başkadır. Beyhude... Tarihte yaşanmaz... Devrim çok yönlü değişim hareketidir. Toplumsal yapının bir kısmını hemen değiştirirken bir kısmını değiştirmezseniz bir gün gelir ayağınıza pranga olur... Türkiye Cumhuriyetinin şimdilerde yaşadığı da budur...
Sedat'ın cebinde 15 lira var. Hesap ise 780 TL . Hesabı kendisinin ödemesi gerekiyor...
Bu satırları Adnan Veli'nin "Madenci Bekir" başlıklı anlatısından...
VAROLUŞ : Anne tavşan, dünyaya gelişini merak ede yavrusuna : -- Hayir dedi ; seni bir leylek getirmedi, bir sihirbaz şapkasından çıkardı ; şimdi memnun musun?"