Akbaba Dergisi 1953 Sayi 061

dedo11

Onursal Üye
8 Nis 2013
1,893
5,287

Sayın ritvan ;

AKBABA okuma günlüğü : AKBABA OKU(YORUM) :

"Hayatımızda baştan başa bir hafifleme var: Okumada, yazmada; giyinmede, kuşanmada; yemede, içmede..."

Başmakalede Yusuf Ziya Ortaç "Hafifliğe Dair" yazısında yukarıdaki yazıklamanın ardından yine kendi deyimi ile kendisi de "Sedat Simaviyi bile kıskandıracak tüy siklet bir başyazı çıktı!" diye nitelendirilecek bir başmakale yazmış...




"Valimiz -- Sebebi her insanın boyuna göre dünya görüşü değişir. Mesela benden evvelki vali ve belediye reisi iri yarı olduğu için şehirde hep geniş caddeler açar, büyük binalar, stadyomlar, operalar yaptırdı. Benim zamanınmad gecekondular gibi küçük binalar çoğaldı, caddeler kalabalıktan daraldı, adeta şehrin hacmi küçüldü. Her vali şehri kendine benzetiyor, böylece İstanbulun çeşitli istikametlerde gelişmesi mümkün oluyor."

Bu satırlar "Valimizin Amerikada, bir Amerikan Ajansına Beyanlarıdır" başlıklı yazısından..
Dedo11 Yorumu : Ben yazıda biraz da mizaha kaçsın diye dile getirilen "İnsanın boyuna , kilosuna vb." özelliklerinden değil de Yönetenlerin Bilgi birikimine, dünya görüşlerine , inandıklarına göre ; değil şehri biçimlendirmek tüm ülkeyi ( güçleri yetenler ) hatta bütün dünyayı Şekillendirdiklerini gördüm. Değil sadece mekansal yapıları İNSANLARI bile DİZAYN ederler... İnanmasanız çevrenize bakınız...




7. Sayfada : Karikatür "Bir Düello Hikayesi!.." Beni düşüncelere daldırdı... Size ne etki etti...


Eski kelimeleri sevenler ( savunanlar ) 9. Sayfadaki "Bahar Antolojisi"ni seve seve okuyabilir....




AYNİ ŞEY :

Muvaffak Benderli, Esat Mahmut'u görünce kolundan tuttu:
-- Aman, neredesin yahu? seni arıyordum. Şeyi soracaktım, kimdi o geçen hafta yanında gördüğüm sarışın kadın?
"Son Tren" muharriri, tenezülsüzlükle dudak büktü :

-- Meraka değmez azizim, dedi, onbeş gün evvel yine benimle gördüğün esmer kadındı!...



NE YANDAN?

Kadınların yaşı sorulmaz. Ama yine de o toplantıda söz yaştan açıldı. Yaşlıca bir hamfendi, itiraf edercesine :
-- Ben de otuzuma yaklaşıyorum!
deyince Cevat Fehmi dayanamadı :

-- Hangi taraftan efendim?








OLTAMA TAKILAN SÖZCÜKLER :

Onlar "Mürteci" diyor , biz "Gerici" diyoruz.

Onlar "Sahife" diyor , biz "Sayfa" diyoruz.

Onlar "İndeks" diyor , biz "Dizin" diyoruz.

Onlar "Endeks" diyor , biz "Gösterge" diyoruz.

Onlar "Muharrir" diyor , biz "Yazar" diyoruz.

Onlar "Tenezzül etmek" diyor , biz "Alçakgönüllü olmak" diyoruz.

Onlar "Ambulans" diyor , biz "Cankurtaran" diyoruz. [ İnanmayacaksınız ama ben çocukken "ambulans"a "cankurtaran" deniyordu...

Onlar "Mesela" diyor , biz "Örneğin" diyoruz.





Emeğine ve paylaşım isteğine teşekkür ederim...



 
Üst