Bu çizgiroman, ‘Heroes’ (Kahramanlar) dizisinin içinde geçen öte-kurmaca bir çizgiroman. Dizinin içinde, sayfaları görünüyor. Çizgiromanın yaratıcısı da dizinin kahramanı. Gerçek yaratıcısı ise başka biri.
Yaratıcıları, daha dizi tasarım aşamasındayken bile, çizgiromanını yapmayı tasarladıklarını belirtiyorlar. (Bakınız. Çizgiromanın Türkçe basımı, 2008).
Çizgiroman 34 öyküden oluşuyor. Her öykü, 5 veya 6 sayfadan oluşuyor. Haftada bir yayınlanmış. Böylelikle, aylık 24 sayfa olan klasik nüshaların hacmi / formatı düşünülmüş.
Her öykü, kahramanların diziden önceki öykülerini anlatıyor.
‘Heroes’u 2009 gibi izledim. İlk sezon tam olarak elimdeydi ama ancak 2 veya 3 bölüm izlemeye dayanabildim. Ergen bile değil, erin (ön-ergen = 11-14 yaş arası) işiydi.
Çizgiroman öyle değil. Hem bir öte-kurmaca formunda, hem de bir çizgiroman olarak derdinin ne olduğunu tam saptamış ve onu gayet uygunlukla yerine getirmiş. Öyküler çok açıkseçik ortada. Dizide öyle değil. Tipik ergen / erin işi ve diğer dizilerin / filmlerin taklitçiliği var.
Eğer, çizgiroman tek başına alınsa bile, tek başına sanatsal bir değeri var. Hazırlatırken farklı çizerler ve yazarlar kullanılmış. Bu tam bir kolaj etkisi yaratıyor. (Yine de ABD tipi çizgi, yeni aşamasında olsa da, diğerlerinden çok açıkseçik olarak ayrılıyor. Disney’imsilik hala oralarda egemen durumda.)
Öte-kurmaca, roman içinde roman veya dizi-film içinde çizgiroman gibi, kurmaca yanılsamayı okurun aklına getirmek için icat edilmiş bir şey ama burada kastını aşıyor ve bir ‘hiper-tekst’ oluyor ki o da bilgisayar bilimndeki anlamını aşarak kullanılıyor burada..
Bu çizgiromanın episodları, yalnızca 5 sayfa ve 20 karede, 300 sayfalık bir yazılı romanın ve bazı aynı hacimdeki çizgiromanların anlatmayı başaramayabileceği bir öykü anlatma becerisi içeriyor. (Bu, reklamların sanat tüketicilerinin beynini giderek daha hızlı işlettiği saptamamla da uyuşan bir gerçek.)
Eğer, çizgiromanı yalnızca çizgiroman okuma veya yalnızca hayal kurmadan (gerçeklerden kaçmaktan) başka bir şey sayabiliyorsa, bu kitabı okura muhakkak öneririm.
Dipnot: Çizgiromanın Türkçe nüshası Gittigidiyor’da yok. O nedenle görsel malzeme kullanamadım.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
!
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
!Yaratıcıları, daha dizi tasarım aşamasındayken bile, çizgiromanını yapmayı tasarladıklarını belirtiyorlar. (Bakınız. Çizgiromanın Türkçe basımı, 2008).
Çizgiroman 34 öyküden oluşuyor. Her öykü, 5 veya 6 sayfadan oluşuyor. Haftada bir yayınlanmış. Böylelikle, aylık 24 sayfa olan klasik nüshaların hacmi / formatı düşünülmüş.
Her öykü, kahramanların diziden önceki öykülerini anlatıyor.
‘Heroes’u 2009 gibi izledim. İlk sezon tam olarak elimdeydi ama ancak 2 veya 3 bölüm izlemeye dayanabildim. Ergen bile değil, erin (ön-ergen = 11-14 yaş arası) işiydi.
Çizgiroman öyle değil. Hem bir öte-kurmaca formunda, hem de bir çizgiroman olarak derdinin ne olduğunu tam saptamış ve onu gayet uygunlukla yerine getirmiş. Öyküler çok açıkseçik ortada. Dizide öyle değil. Tipik ergen / erin işi ve diğer dizilerin / filmlerin taklitçiliği var.
Eğer, çizgiroman tek başına alınsa bile, tek başına sanatsal bir değeri var. Hazırlatırken farklı çizerler ve yazarlar kullanılmış. Bu tam bir kolaj etkisi yaratıyor. (Yine de ABD tipi çizgi, yeni aşamasında olsa da, diğerlerinden çok açıkseçik olarak ayrılıyor. Disney’imsilik hala oralarda egemen durumda.)
Öte-kurmaca, roman içinde roman veya dizi-film içinde çizgiroman gibi, kurmaca yanılsamayı okurun aklına getirmek için icat edilmiş bir şey ama burada kastını aşıyor ve bir ‘hiper-tekst’ oluyor ki o da bilgisayar bilimndeki anlamını aşarak kullanılıyor burada..
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Bu çizgiromanın episodları, yalnızca 5 sayfa ve 20 karede, 300 sayfalık bir yazılı romanın ve bazı aynı hacimdeki çizgiromanların anlatmayı başaramayabileceği bir öykü anlatma becerisi içeriyor. (Bu, reklamların sanat tüketicilerinin beynini giderek daha hızlı işlettiği saptamamla da uyuşan bir gerçek.)
Eğer, çizgiromanı yalnızca çizgiroman okuma veya yalnızca hayal kurmadan (gerçeklerden kaçmaktan) başka bir şey sayabiliyorsa, bu kitabı okura muhakkak öneririm.
Dipnot: Çizgiromanın Türkçe nüshası Gittigidiyor’da yok. O nedenle görsel malzeme kullanamadım.