20 Haziran Ve Günler Yürümeye Başladı, Müzikli Resimli Edebiyat Takvimi

yeryüzü

Yönetici
3 Eki 2011
17,133
77,376
hiçbiryerde :)

99362
www.youtube.com/watch?v=v_ufh0v6Wkg




 
Son düzenleme:

scanfan

Yönetici
25 Eyl 2013
7,210
75,902

Ara_G_ler_in_YA_29_ALFREDh_TCHCOCK.jpg

Alfred HITCHCOCK (d 1899)
Bu ünlü filim yönetmeni esrarengiz ve korku yapıtlarıyla filim severler tara-
fından çok iyi tanınır. Aynı zamanda iyi bir montajcı olan Hitchcock’un bir di-
ğer özelliği de. filimlerinde titizlikle en küçük ayrıntıya kadar dikkat etmesi
ve hiç bir karanlık nokta bırakmadan yapıtlarını sonuçlandırmasıdır. Onun fi-
limlerini seyredenler uzun bir süre etkisinden kurtulamaz. Eleştiricilerin de
belirttiği gibi, Hitchcock seyirciyi heyecandan sanki yerine mıhlar.
Biribirinden güzel pek çok filim yapan Hitchcock’un yapıtlarından bazıları şun-
lardır : Şantaj (1925). Cinayet (1932), Gizli Ajan (1937), Rebeka (1940),
Şüphe (1941), Cankurtaran Gemisi (1943), Arka Pencere (1955), Kuşlar
(1961) ve Sapık (1961).
Kazandığı ödüller arasında. Irving G. Thalberg Filim Sanat ve İlimleri arma-
ğanı (1968) bulunmaktadır.

(Ara Güler)

Not:Sergi kitabından alınmış olan bu biyografi notları bizzat fotoğraf sanatçısı Ara Güler tarafından ya fotoğrafı çektiği tarihte, ya da sergiyi açtığı tarihte (1975) yazılmış olmalı. Çünkü anlaşılacağı gibi güncel değiller. İmlâsına dokunulmadan aktarıldı.
 
Son düzenleme:

scanfan

Yönetici
25 Eyl 2013
7,210
75,902

Efendim, "Hitchcock" deyince uzun yıllar önce, henüz olgunlaşmamış çocuklarken, aramızda yaptığımız soğuk ve münasebetsiz bir espri (fıkra da denebilir) aklıma geldi birden. Affınıza sığınarak buraya yazmak istedim.

Gözleri ileri derecde bozuk olan adam video kiralama dükkânı yerine onun yanındaki "seks-shop"a dalmış (demek ki fıkra video salgını yıllarında geçiyor! Yani 1980'lerde). Tezgâhtara; "Sizde "Hitchcock" bulunur mu?" diye sormuş (Hitchcock filmlerini kastediyor!). Hithcock malum "Hiçkok" diye okunuyor. "Cock"un İngilizcedeki ("argo" dilde tabii) anlamlarından biri de erkeklik organı (hatta en çok kullanılan anlamı). Yani adam "sizde hiç kok bulunur mu?" vurgusuyla soruyor. Muzip tezgâhtarın cevabı; "Valla elimizde hiç "kok" kalmadı, onun yerine başka bir şey verelim mi?" (ya da beklerseniz perşembe-cuma vs mal gelecek...) Fıkra son yıllarda üretilmiş olsaydı: "Ne vereyim abime?" şeklinde de sürebilirdi. Tahmin edeceğiniz gibi bu son cümle her anlatışta değişirdi, yerine "şunu" verelim, "bunu" verelim gibi tezgâhtaki diğer enteresan ürünler(!) sıralanır dururdu.

 
Son düzenleme:
Üst