Doktor Kim
Aktif Üye
- 17 Mar 2011
- 323
- 14,256
1 Mayıs üreticilerin, emekçilerin ve tüm ezilenlerin bayramı kutlu olsun.
"mal sahibi mülk sahibi
hani bunun ilk sahibi
mal da yalan mülk de yalan
gel biraz da sen oyalan"
Büyük düşünür ve halk ozanımız Yunus Emre ta o zamanlar söylemiş ama unutuldu ne yazık ki.
Başka şeyler de unutuldu arkadaşlar, bırakın solun evrensel değerlerini, daha oralara gelmeden, binlerce yıllık anadolu kültüründe bile şu vardı: paradan bahsetmek ayıptı, para insanın elinin kiriydi, olanın olmayana borcu vardı. bu toplum nasıl yozlaştı da ezilenin kaçınılmaz "ezikliği", yoksulun neredeyse kader olarak kabul gören "yoksulluğu" bir hakaret kelimesi haline geldi?
Kapitalizm insanı insanlıktan çıkarıyor. yoksulları eziyor, sömürüyor evet, ama "zenginleri" de insanlıktan çıkarıyor, insani vasıflarını unutturarak.
Bugün anadolunun binlerce yıllık kültürüne de sosyalizmin evrensel değerlerine de uygun olan ahlaki tavrın sloganı şudur:
Hepimiz ezileniz! Hepimiz kaybedeniz!
Ezilenler, neden ezilmelerinin sorumlusu olsunlar? "ezik" diye hakaret olur mu? Bizler eziksek bunun suçlusu sizsiniz,siz kendinizin asıl ezik olduğunu göremeyenler. Suçu kendinizde aramalısınız. Neden insanları eziyor sömürüyoruz diye.
Yunus Emre'nin yukarıdaki dizelerini defalarca okuyun ki,sizler insan olmanın,insanlığın ne olduğunu belki anımsarsınız.
"para" sahibi olmakla övünmek nedir? "para" nedir? neden vardır? Sizde şu ya da bu miktarda olmasının anlamı nedir?
"statü" nedir? Kapitalizm öyle büyük ve güçlü bir sistem ki, en zengininiz bile aslında onun içinde bir ezilensiniz. Statünüz ne olursa olsun, sistem için vazgeçilmez değilsiniz. Çünkü bu sistem, bireyi çok önemsiyor gözükse de, aslında bireyi yok eden, kendine yabancılaştıran bir sistem. bunu kabul edin, evsizden, yoksuldan, ezilenden bir farkınız yok aslında. Sizin de şu an ki zenginliğinizin sistemin tamamı için hiç bir önemi yok. En zengininiz de bir günde yoksul olabilir, en güçlünüz de gücünü kaybedebilir, o mensubu bulunmakla övündüğünüz burjuva sınıfı, tümünün çıkarı için birinizi kolayca harcayabilir.
İşte biz, bu kahrolası sistemin yarattığı milyonlarca eziğiz. Ve bir gün birleşip o sistemi yok edecek büyük bir güç haline gelemedikçe hep öyle kalacağız.
Biliniz ki öyle bir gün gelebilirse siz eskinin yoksulları "ilk sahibi olamayanları" ezen siz zavallı burjuvalarda insan olma şansına kavuşacaksınız. Paranın ya da iktidarın gücü elinde olmadan nasıl yaşanabileceğini deneyimleme fırsatınız olacak. O günden sonra sevgilinizin sizinle paranız için beraber olup olmadığından şüphe etmenize gerek kalmayacak. Arkadaşlarınız paranız var diye sevmeyecek sizi. Çocuğunuz harçlık veriyorsunuz diye saygı duymayacak. Siz de "sıradan" insanlar olmayı tadacaksınız. Milyonların içinde eriyeceksiniz. Mutlu gerçekten mutlu olacaksınız. Çünkü; gerçek mutluluğunuzu engelleyen küçülmüş de olsa var olan vizdanınız dı. İşte vicdanınınızın bilinçaltında verdiği rahatsızlıktan kurtularak
saf mutluluğu yakalamış olacaksınız.
Paranın ilk sahipliğin olmadığı bir dünyada yoksulluğun, sefaletin, ezilmişliğin yok olduğunu, sevginin saygının özverinin,dayanışmanın, özgürleşmeyi getirdiğini siz de göreceksiniz.
Bu yazı büyük bölümünü beğenerek okuduğum Çernikov takma adlı, vicdanlı ve öfkeli güzel insanın öfkeli söylemleri çıkarılarak, kendi yorumlarım ve söylemlerimle harmanlanarak hazırlanmıştır.
Son söz olarak, büyük önder Mustafa Kemal'in "Köylü milletin efendisidir."vecizesinde
köylülükten anlaşılması ve vurgulanması gerekenin gerçekten karın doyuran üreticilerin, emeğin yaşamsal ,sanal değil, somut değerinin kastedildiği olmalıdır... Zamangezgini...
"mal sahibi mülk sahibi
hani bunun ilk sahibi
mal da yalan mülk de yalan
gel biraz da sen oyalan"
Büyük düşünür ve halk ozanımız Yunus Emre ta o zamanlar söylemiş ama unutuldu ne yazık ki.
Başka şeyler de unutuldu arkadaşlar, bırakın solun evrensel değerlerini, daha oralara gelmeden, binlerce yıllık anadolu kültüründe bile şu vardı: paradan bahsetmek ayıptı, para insanın elinin kiriydi, olanın olmayana borcu vardı. bu toplum nasıl yozlaştı da ezilenin kaçınılmaz "ezikliği", yoksulun neredeyse kader olarak kabul gören "yoksulluğu" bir hakaret kelimesi haline geldi?
Kapitalizm insanı insanlıktan çıkarıyor. yoksulları eziyor, sömürüyor evet, ama "zenginleri" de insanlıktan çıkarıyor, insani vasıflarını unutturarak.
Bugün anadolunun binlerce yıllık kültürüne de sosyalizmin evrensel değerlerine de uygun olan ahlaki tavrın sloganı şudur:
Hepimiz ezileniz! Hepimiz kaybedeniz!
Ezilenler, neden ezilmelerinin sorumlusu olsunlar? "ezik" diye hakaret olur mu? Bizler eziksek bunun suçlusu sizsiniz,siz kendinizin asıl ezik olduğunu göremeyenler. Suçu kendinizde aramalısınız. Neden insanları eziyor sömürüyoruz diye.
Yunus Emre'nin yukarıdaki dizelerini defalarca okuyun ki,sizler insan olmanın,insanlığın ne olduğunu belki anımsarsınız.
"para" sahibi olmakla övünmek nedir? "para" nedir? neden vardır? Sizde şu ya da bu miktarda olmasının anlamı nedir?
"statü" nedir? Kapitalizm öyle büyük ve güçlü bir sistem ki, en zengininiz bile aslında onun içinde bir ezilensiniz. Statünüz ne olursa olsun, sistem için vazgeçilmez değilsiniz. Çünkü bu sistem, bireyi çok önemsiyor gözükse de, aslında bireyi yok eden, kendine yabancılaştıran bir sistem. bunu kabul edin, evsizden, yoksuldan, ezilenden bir farkınız yok aslında. Sizin de şu an ki zenginliğinizin sistemin tamamı için hiç bir önemi yok. En zengininiz de bir günde yoksul olabilir, en güçlünüz de gücünü kaybedebilir, o mensubu bulunmakla övündüğünüz burjuva sınıfı, tümünün çıkarı için birinizi kolayca harcayabilir.
İşte biz, bu kahrolası sistemin yarattığı milyonlarca eziğiz. Ve bir gün birleşip o sistemi yok edecek büyük bir güç haline gelemedikçe hep öyle kalacağız.
Biliniz ki öyle bir gün gelebilirse siz eskinin yoksulları "ilk sahibi olamayanları" ezen siz zavallı burjuvalarda insan olma şansına kavuşacaksınız. Paranın ya da iktidarın gücü elinde olmadan nasıl yaşanabileceğini deneyimleme fırsatınız olacak. O günden sonra sevgilinizin sizinle paranız için beraber olup olmadığından şüphe etmenize gerek kalmayacak. Arkadaşlarınız paranız var diye sevmeyecek sizi. Çocuğunuz harçlık veriyorsunuz diye saygı duymayacak. Siz de "sıradan" insanlar olmayı tadacaksınız. Milyonların içinde eriyeceksiniz. Mutlu gerçekten mutlu olacaksınız. Çünkü; gerçek mutluluğunuzu engelleyen küçülmüş de olsa var olan vizdanınız dı. İşte vicdanınınızın bilinçaltında verdiği rahatsızlıktan kurtularak
saf mutluluğu yakalamış olacaksınız.
Paranın ilk sahipliğin olmadığı bir dünyada yoksulluğun, sefaletin, ezilmişliğin yok olduğunu, sevginin saygının özverinin,dayanışmanın, özgürleşmeyi getirdiğini siz de göreceksiniz.
Bu yazı büyük bölümünü beğenerek okuduğum Çernikov takma adlı, vicdanlı ve öfkeli güzel insanın öfkeli söylemleri çıkarılarak, kendi yorumlarım ve söylemlerimle harmanlanarak hazırlanmıştır.
Son söz olarak, büyük önder Mustafa Kemal'in "Köylü milletin efendisidir."vecizesinde
köylülükten anlaşılması ve vurgulanması gerekenin gerçekten karın doyuran üreticilerin, emeğin yaşamsal ,sanal değil, somut değerinin kastedildiği olmalıdır... Zamangezgini...
Son düzenleme: