Dick Matena - Mahşer Günü

abartman

Onursal Üye
13 Ocak 2011
2,006
12,010
Bugün Gandor08 Dick Matena'nın imzası bulunan Flynn serisini paylaşınca aklıma geldi, yıllar önce onun Heavy Metal'de yayınlanmış bir hikayesini çevirip Müsekkin'de yayınlamış, üstüne bir dolu da kelam etmiştik. Kelam kısmını değil ama, hiç değilse Türkçeleştirilmiş ve çizgidizgisi yapılmış halini aktaralım buraya...

Kimdir bu Dick Matena denilen adam?

Dick_Matena_by_Rudolfus_Purmerendus.jpg

1943 doğumlu Dick Matena, Hollandalı yazarçizer. Birazdan söz edeceğimiz gibi, sahte isimlerle de işleri yayınlanmış, A.Den Dooler, John Kelly, Dick Richards isimlerini gördünüz mü bilin ki Matena var arkalarında.

Daha reşit olmadan, 17 yaşında Toonder Studios'da çalışmaya başlıyor. Çalışmak dediysek öyle maaşlı filan bir iş değil. Çizgiroman aşkına, gönüllü olarak giriyor işe. 4 yıl gidip gelip işi öğrendikten sonra serbest çalışmaya başlıyor ve Toonder Studios'a Polletje Plium isimli bir çizgiroman hazırlıyor. 1968'de kendisine ait ilk işini Hollanda'nın ünlü çizgiroman dergisi Pep'de yayınlatıyor. De Argonautjes (1968-1973) Aynı dönemde Ridder Roodhart (1969/1971) isimli çalışması da yayımlanıyor. Macaroni's (1971-1975) ve Blook (1972-1973) için senaryo yazarlığı yapıyor. Yine Hollanda'nın diğer bir ünlü dergisi olan Eppo için Don Lawrence'in yarattığı Storm karakterine John Kelly ismiyle (1978/1980) ve Dick Richards olarak da Carry Brugman'ın çizdiği De Partners'a (1976-1984) öyküler yazıyor.

1977'de ilk gerçekçi çizgiromanı olan Virl'i yayımlıyor.

1982-1984 yılları arasında İspanya'ya yelken açıp Selectiones Illustrades için çalışıyor. Titanic isimli dergi için hikâyeler hazırlıyor. Ardından ver elini Belçika! Burada hazırladığı Gaugin ve Van Gogh ile Mozart ve Casanova isimli çalışmalar yıllar önce Milliyet Yayınları'ndan çıkan Çizgilerle Yaşanmış Öyküler serinsinin ilk iki kitabı olarak Türkçe yayınlandı. Yanılmıyorsam ülkemizde okuyucuyla buluşmuş tek örneği oluşturuyor bu çalışmalar.

1980'den beri Belçika'yı mesken tutan Matena'nın iki de ödülü var. Birincisi Hollandalı çizgiroman severlerin belirlediği ve 1974'ten bu yana her yıl bir çizgiroman yazar veya çizerine verilen Stripschapprijs ödülü. Bu ödülü çizgiroman çalışmaları adına 1986'da almış. Diğeri, De Avonden isimli çalışmasıyla 2003'de aldığı Bronzen Adhemar ödülü.

Aşağıdaki öykü ilk yayımı olan Heavy Metal Dergisi'nin Eylül 1981 sayısından alındı. İngilizce'den başka bir dilde yayınlanmış nüshasına rastlamadığımızı da düşünürsek Wikipedi başta olmak üzere çeşitli kaynaklardan derlenmiş olan yukarıdaki biyografiye Matena'nın Heavy Metal için de çalıştığını eklemek lazım. Zira 1980li yıllarda epey bir işi yer yayımlandı HM'de.

Buyrun, katman üstüne katman, simge üstüne simge ile örülmüş Mahşer Günü'ne...

%252BHM1981-09PAGE77.jpg


%252BHM1981-09PAGE78.jpg


%252BHM1981-09PAGE79.jpg


%252BHM1981-09PAGE80.jpg


%252BHM1981-09PAGE81.jpg


%252BHM1981-09PAGE82.jpg


%252BHM1981-09PAGE83.jpg


%252BHM1981-09PAGE84.jpg


%252BHM1981-09PAGE85.jpg


%252BHM1981-09PAGE86.jpg

Matena'nın dehasını anlamaya ve bu eserindeki izlerini tanımlamaya çalıştığımız "Kelam" kısmını merak edenler olursa, aşağıdaki adreslere başvurabilirler. Konunun önemli bir bölümünün yorumlarda yapılan fikir alışverişinde yattığını da söylemem gerek...




 
Son düzenleme:

gandor08

Yönetici
6 Ocak 2013
18,368
142,829
Teşekkürler abi, türkçe kısada olsa mahşerle veya yeniden yaradılışla alakalı çizgiyi ve blogdaki yazıları okudum.

Bana göre Hitlerin yeniden varoluş çabası içerisinde olduğu malumdur, o kadar bilimsel deney muhakkak ki sadece öldürmek için değil belkide ölümsüzlüğü bulmak için yapılmıştır.

Ama sonuçta her doğan canlı ölümü tadacaktır. Burda azrail rolünü bence iyi oynayıp sonucu bağlamış.
 

abartman

Onursal Üye
13 Ocak 2011
2,006
12,010
Elimde Hitler'in yeniden doğuşuyla ilgili, çevirdiğim halde çizgidizgisini yapmadığım için (küçük bir başka nedenden dolayı) yayınlamadığım bir çalışma daha var aslında. Bakarsın gaza gelir onu da Müsekkin'e ve sonrasında da buraya getiririz...
 

gandor08

Yönetici
6 Ocak 2013
18,368
142,829
Abi aslında bu küçük hikayelerden manyak yorumlar ve düşünceler çıkıyor, ingilizlerin o kısa hikayeleri beni çok cezbetmişti ama bi türlü hayata geçiremedik.

Neyse canımız sağ olsun, önemli olan zevk alabilmek, şahsen insanları tanımasakta dost kalabilmek.
 

serdary67

Onursal Üye
18 Eki 2009
8,726
26,103
ordu-turkey
Elimde Hitler'in yeniden doğuşuyla ilgili, çevirdiğim halde çizgidizgisini yapmadığım için (küçük bir başka nedenden dolayı) yayınlamadığım bir çalışma daha var aslında. Bakarsın gaza gelir onu da Müsekkin'e ve sonrasında da buraya getiririz...
Değerli dostum arada müsekkin lazım bırakmamak lazım gerçi ben bu aralar kafaca dağınık olsam da senin çalışmalarının ne derece de değerli olduğunun bilincindeyim hayat bize istediğimiz zamanı tam sağlamasa da bir şekilde sevdiğimiz şeylere zaman ayırmak da bir terapi bu nedenle müsekkini ihmal etme derim sevgiler.
 

The_DarknesS

Yönetici
Çeviri & Balonlama
17 Nis 2010
9,554
28,983
İzmir
Dick Matena'yı ilk defa bir karikatür dergisinin ilavelerinde görmüştüm. Galiba Fırt ilavesi 16 sayfa uyduruk çevirili yarı erotik eklerden birisiyid. Daha sonra çeşitli erotik çalışmasını görmüştüm. Ama bu tarz ince göndermeleri olan çok ustaca hazırlanmış işleri olduğunu bilmiyordum.
Çalışmanızı beğenerek okudum. Elinize sağlık.
 

BlackBishop

Çeviri & Balonlama
16 Eki 2010
1,927
19,230
Denizli - İstanbul
Elimde Hitler'in yeniden doğuşuyla ilgili, çevirdiğim halde çizgidizgisini yapmadığım için (küçük bir başka nedenden dolayı) yayınlamadığım bir çalışma daha var aslında. Bakarsın gaza gelir onu da Müsekkin'e ve sonrasında da buraya getiririz...

Madem lafını ettiniz bizleri meraklandırdınız, o bekleyen çalışmanızı bizleri de bekler hale getirdiniz. Bir güzellik yapmanız gerekir bence.

Yukarıdaki çalışmaya gelince ilginç bir çalışma, ama sizin seçimleriniz genel de ilginç zaten. Bob Dylan'ın şarkısını çevirmeniz ve kurduğunuz alakalar da ayrı güzellik katmış. Teşekkürler.
 
Son düzenleme:

gandor08

Yönetici
6 Ocak 2013
18,368
142,829
Sayın abartmanın blogundan olsun, burdaki yorumlarından olsun bazen o kadar işime yarayan bilgilere ulaşabiliyorum ki anlatamam, internet laf canbazlığı, neyi nasıl arayacağınız bilirseniz, önünüze bir şeyleri getiriyor.

Bu bakımdan benim sürekl, takip etmeye çalıştığım üstadlarımdandır. Kendisine tekrar teşekkürler.
 

abartman

Onursal Üye
13 Ocak 2011
2,006
12,010
BB, sözettiğim hikaye tıpkı blogda yayınladığım 3 Mirko İliç çevirisi, Lela Dowling'in şiirsel çalışması ve yine çevirip, sonrasında Stoktan'ın benden önce çevirdiğini fark ederek yayınlamaktan vaz geçtiğim John Bolton çalışması gibi Epic dergisinde yayınlanmıştı. Blog için olduğundan "sallana sallana" çalıştığım için balonlamasını yapmadan beklettiğim dönemde sevgili dostumuz Sensei Epic'i dizi halinde çevirmeye başlayınca, ben iyisi mi hiç araya girmeyeyim, diye düşünüp, o hikayeyi de Epic'ten başka hikayeler yayınlamayı da öylece bırakmıştım. Bakalım, Sensei o seriyi sürdürmez, ben de çizgidizgi yapmaya mecal bulursam, neden olmasın...
 

yeryüzü

Yönetici
3 Eki 2011
17,132
77,357
hiçbiryerde :)
Teşekkür ederim üstadım,
bugünlerde yoğunum ama
Bob Dylan ve tarihi özellikler
taşıyan böyle bir hikayeyi asla
kaçırmam. En kısa sürede bahsi
geçen makaleleri de okumam lazım.
Selam ve saygılarımla.
 

gandor08

Yönetici
6 Ocak 2013
18,368
142,829
547sjd.jpg


Almanca versiyonunu buldum, siz türkçesi var demişsiniz yukarda yanılmıyorsam. Olan varsa yüklerse sevinirim.
 

abartman

Onursal Üye
13 Ocak 2011
2,006
12,010
Bazen, bir şey okurken, durup, çizgiler filancanınkilere ne kadar da benziyor, diye düşündüğüm oluyor. Sonra aklıma gelip çizere göz atınca, zaten o "filanca" tarafından çizilmiş olduğunu görüyorum. Yani oluyor böyle boş bulunma halleri zaman zaman. Aslında iyi de oluyor. Önyargısız veya beklentisiz değerlendirme fırsatı veriyor insana çizgileri...
 
Üst