Sıradan Zaferler-Manu Larcenet-Türkçe

residentevil5

Yeni Üye
22 Ara 2021
27
200
Uzun zamandır bekleyenler başta olmak üzere bütün forum için hayırlı olsun umarım memnun kalırsınız
Öbür ay içinde Brodeck Raporu Serisi için tarama yapmaya çalışacağım malum ilk cilt yok ve tekrar basılmayacak deniyor



wi:800
 

pam

Aktif Üye
27 Kas 2009
198
968
"Sıradan Zaferler" çok sevdiğim (modern klasik sayılabilecek) kitapligimda da bulunan bir grafik romandir. Okumayan arkadaslara tavsiye ederim.
@residentevil5 ciddi emek gerektiren bu tarama ve paylaşım için teşekkür ederiz.
Brodeck Raporu Serisini de sabırsızlıkla bekliyoruz.....
 

eankara

Onursal Üye
24 May 2010
1,046
6,097
Manu Larcenet, dostların belirttiği gibi çok sevilen, ayrıca Sn. @gandor08 paylaşımlarıyla diyarımızda aşina olduğumuz sanatçılardan. Ben de , diyardaş dostların beklediği gibi bu eseri sabırsızlıkla bekliyordum.

Larcenet'nin, neredeyse '' kült '' eser haline gelen '' Brodeck Raporu ''nun Türkçe olarak diyarımızda yakın zamanda yayınlanacağını öğrenmek, beni sevindiren bir başka konu oldu. ( Umarım ileriki zamanlarda, sanatçının son çalışması '' Grup Terapisi ''nı de Türkçe olarak okumak kısmet olur. )

Bir eser, Fransa'nın en tanınmış çizgi roman festivallerinden Angouleme'de '' En İyi Çizgi Roman '' ödülünü kazanınca, söylenecek bir şey kalmıyor!

Çok teşekkürler Sn. @residentevil5 . Darısı '' Brodeck Raporu '' serisinin başına !!
 

MelihAbi

Yeni Üye
9 Nis 2020
41
703
Istanbul
Larcenet’nin “Brodeck Raporu” önemli bir eser gerçekten.

Daha önce kısa bir tanıtımı şurada paylaşmıştım:

Brodeck Raporu - Birinci Kitap: “Öteki” - Manu Larcenet - (Fransızca)
Le Rapport de Brodeck


(Senaryo: Philippe Claudel’in aynı isimli romanından uyarlayan Manu Larcenet, Çizimler: Manu Larcenet)
(Yayınevi: , 2015 - , 2017)

Bu kitabın Türkçesi 2017 yılında Karakarga Yayınları tarafından basılmıştır.




İnsanların “yabancı” saydıkları ve ötekileştirdikleri kişilere karşı ne denli kötü ve acımasız davranabileceğini anlatan
muhteşem bir çizgi roman var karşımızda.

Hikâyemiz, İkinci Dünya Savaşı’nın bitmesinden birkaç ay sonra Fransa-Almanya sınırında, etrafı ormanlar ve vahşi doğa ile çevrili
küçük bir köyde geçiyor. Savaş bitmiştir gerçi ama yol açtığı travmalar henüz herkesin belleğinde çok tazedir.



Anlatıcımız Brodeck, köyün epeyce dışında ormanlık alandaki evinde yaşayan bir tür orman koruma memurudur.
Yanında eşi Emelia, küçük kızları ve yıllar önce henüz bir çocukken Brodeck’in hayatını kurtarmış olan yaşlı kadın Fedorine vardır.

Brodeck, kendisini pek sevmediklerini açıkça belli eden köy halkından mümkün olduğunca uzak durmaya çalışır.

Köye gelen “Yabancı”nın öldürülmesi
Birkaç ay önce köye gelen ve köydeki handa kalan gizemli bir yabancı, bir gece bütün köy halkı tarafından el birliğiyle öldürülür.
Cinayet gecesi tesadüfen hana uğrayan Brodeck, tüm erkeklerin orada toplanmış olduğunu fark edince,
olan biteni o anda öğrenir. Öğrenmekle de kalmaz, başına büyük bir bela alır:

Çünkü köyün ileri gelenleri, olayı resmi makamlara bildirecek olan raporu Brodeck’in yazmasını isterler.
Hem de cinayeti haklı çıkaracak ve köy halkını suçsuz gösterecek bir rapor yazması gerekmektedir.

Dehşete düşen Brodeck önce bu görevi reddeder ama köy halkı ısrar eder. Yumruklarını sıkıp ellerini bıçaklarına götürerek,
eğer raporu yazmazsa Brodeck’in ve ailesinin başına da kötü şeyler gelebileceğini ima ederler açıkça.





Geçmişin travması
Öte yandan, anlatıcımız Brodeck sık sık geri dönüşlerle kendi geçmişini de hatırlar.
Savaş zamanında köyleri düşman askerleri tarafından işgal edilmiştir.
Askerler, aralarında köye sonradan yerleşmiş yabancı olup olmadığını sorduğunda,
köy halkı hemen Brodeck’i ihbar etmiştir. Ve Brodeck bir toplama kampına gönderilir.
İki yıl kaldığı kamptan ancak savaş bitince çıkabilen Brodeck, köyüne döndüğünde canlı cenaze gibi sefil bir haldedir.

Evine gitmek için köyün ana caddesinden geçerken hiç kimse “Hoş geldin, geçmiş olsun!” demez,
herkes kapısını Brodeck’in suratına kapatır.
Çünkü işgalci askerlere kurban vermek için ihbar ettikleri ve öldüğünü düşündükleri adamı
karşılarında canlı görmek, köylüleri rahatsız eder.

Kendisi kamptayken eşi Emelia da yine köylülerin kötü niyeti yüzünden
ağır bir travma yaşamış ve zar zor ölümden dönmüştür.
Konuşma kabiliyetini yitiren Emelia, yarı deli halde boş gözlerle uzaklara bakmakta
ve anlaşılmaz bir dille tuhaf bir şarkı söylemektedir sadece.
Brodeck’in incinmiş ruhundaki ve harap olmuş vücudundaki yaraları iyileştirme görevi,
bir kez daha yaşlı kadın Fedorine’e düşer.



Kampta yaşadığı kötü muamele, aşağılama, dayak, işkence ve tanık olduğu ölümler her gece rüyalarına girer.
Oradaki deneyimin ruhunda karanlık bir delik, derin bir krater yarattığını söyler.

Brodeck kampta hayatta kalabilmek uğruna, askerlerin boynuna tasma takıp
kendisine açıkça köpek muamelesi yapmalarına izin vermiştir.
Bu muameleye itiraz edenlerin hepsi öldürülmüştür, ama Brodeck hayattadır.
Kamptaki askerlerin öldüresiye dövdükleri bir mahkûmun boynuna “Ben bir hiçim.” yazan tabela taktıktan sonra,
adamı mezbahadaki hayvanlar gibi çengele asmaları da Brodeck’in hafızasından hiç silinmez.




“Yabancı”nın çizdiği resimler ve cinayetin arka planı
Savaş döneminde düşman askerlerinin geldiği yoldan şimdi de gizemli bir yabancının gelmesi,
köy halkının zaten bozuk olan psikolojisini iyice alt üst eder.
Yanında sürekli bir resim defteri taşıyan Yabancı, köyde kaldığı süre boyunca çevredeki ormanların, dağların
ve köydeki gündelik hayatın resmini çizer, insanlara sorular sorar, notlar alır. Ve köylüler bunu ciddi bir tehdit olarak algılar.
Almanca “Öteki” anlamına gelen “Anderer” diye bahsettikleri Yabancı’nın köye felaket getireceğine dair dedikodular dolaşmaya başlar.

Bardağı taşıran damla, Yabancı’nın köy halkının portrelerinden oluşan bir resim sergisi açması ve herkesi davet etmesi olur.

Portrelerine bakınca içlerindeki karanlık ve kötülüğün aynen resmedildiğini gören köylüler öfkeye kapılır,
sopalarla vurarak tüm resimleri paramparça ederler. Ve olaylar gelişir.





Lütfen buradan indiriniz:


 
Üst