Grafik Kanon -Kitap 2- (2012)

agartan

Onursal Üye
28 Haz 2019
1,225
11,301
Grafik Kanon -Kitap 2- (2012)




"Dünyanın en önemli edebiyat eserlerinin çizgilerle buluşması"
temalı antolojinin ikinci kitabı.



1920*2490 pxs 96 dpi 505 sayfa 214 MB (CBR)

Grafik Kanon2:











Kitabın 31. sayfasında Percy Bysshe Shelley'in baş yapıtı sayılan Ozymandias şiiri var.

Şurada
https://www.cizgidiyari.com/forum/yabanci-filmler/158892-watchmen-ultimate-cut-2009-a.html bahsetmiştim. (filmin linkleri uçmuş tabii.) :( :mad:

Horace Smith, aslında bir bankacıydı; The Examiner'da politik yazılar, amatör şiirler yazıyordu ve arkadaşı olan Percy B. Shelley'in yatırımlarını yönetiyordu.

Shelley ise, bir romantikti ve tüm romantikler gibi büyük bir hayal gücüne, uzaktaki ve büyüleyici olan her şeye karşı bir merak duygusuna sahipti.


Percy B. Shelley, 26 ve 28 Aralık 1817 tarihleri ​​arasında Marlowe yakınlarındaki evinde aralarında Horace Smith'in de olduğu bazı arkadaşlarını ağırlıyordu.
Eski Mısır ile ilgili bir tartışma oldu ve arkadaşlar arasında "kralların kralı Ozymandias" hakkında bir şiir yazmak için bir yarışmaya sebep oldu.
Bu, o zamanın romantik yazarları arasında sıradan bir şeydi.






Horace Smith, Shelley'in gönderdiği şiirin The Examiner'ın 11 Ocak 1818 baskısında yayımlanmasını sağladı.

Ozymandias

Kadim diyarlardan bir seyyaha rastladım.
Dedi ki, 'İki büyük ve çıplak taş bacak duruyor çölün ortasında dikili.

Hemen yanında onun, kumların üzerinde,
yarısı yere gömülmüş bir çehre; taştan,
haşin bir insan yüzü, ortadan çatlak,
o çatık kaşları ve kibirli dudaklarıyla.

Belli ki, onu çok iyi resmetmiş heykeltıraşı.
Bir zamanlar bir canlı yüreğin beslediği tutkuları
öyle bir damgalamış ki o cansız şeylere,
dayanabilmeyi başarmış ta bu güne.

Kaidesinde ise şu sözler yazılı:
"Ben Ozymandias, bilin ki, Kralların Kralı;
Kendini büyük lider sanan, eserlerime iyi bak ki, bilesin haddini."
Fakat hiçbir şey kalmamış geri.

Ve o yok olmakta olan harabenin dört bir yanında,
yalnız ve dümdüz kumlar uzanıyor uzaklara.'

(Nette birçok çeviri var. Ancak bu, geçmişte İngilizce öğretmenliği de yapan Hanım'a ait)

Üç hafta bekleyen Horace Smith, Shelley ile hemen hemen aynı zamanda yazdığı şiiri
The Examiner'ın 1 Şubat 1818 baskısında yayımlattı.
(Mertliğe bakar mısınız...)


Mısır'ın kumlu sessizliğinde,
yapayalnız, devasa bir bacak duruyor,
uzaklara çölün bildiği tek gölgeyi fırlatıyor:
"Ben yüce OZYMANDIAS'ım" diyor taş,
"Kralların Kralı; bu kudretli şehir,
elimin harikalarını gösteriyor."
Şehir gitti,
bu unutulmuş Babil'in yerini
ifşa edecek, bacak dışında hiçbir şey kalmadı.








Her iki Ozymandias şiirinin de ana teması,
muktedirlerin itibar ve büyüklük iddiası ile inşa ettikleri teneke hükümdarlıkların kaçınılmaz sonudur.

Her iki şiir de biraz hüzünlü ve melankolik, çünkü her ikisi de zamanın tahribatını, tarihin süreksizliğini araştırıyor ve
büyük liderlerin gururu ve kibrine karşı uyarıda bulunuyor.
İnsanoğlunun önemsizliğine ve her şeyin kaçınılmaz, gelişigüzel yok oluşuna dikkat çekiyor.

Kalemin kılıçtan keskin olduğunu söylüyorlar.
Shelley, sanat ve edebiyatın her türlü imparatorluktan ve iktidar mirasından
daha uzun ömürlü olduğunu örnekleyerek bunu kanıtlıyor.

Shelley'nin şiirinde, hikayenin şaire

"antik diyardan gelen bir gezgin" tarafından anlatılarak çerçevelenmesi bile,
okuyucu ile kitabenin arasına fazladan bir kişi ekleyerek üzerinde ilan edilen büyüklüğü daha da küçültüyor.









Percy Bysshe Shelley, bir yıl sonra yanıt verir ve yarışmayı bitirir:

Yaşlı, deli, kör, hor gören ve ölmekte olan bir kral,
Ve prensler, sıkıcı ırklarının tortuları,
halkı küçümseyerek akıp gidiyor - çamurlu bir pınarın çamuru.

Hükümdarlar; görmeyen, hissetmeyen, bilmeyen,
Ama sülük misali sarılıyorlar memleketlerine,
Düşene kadar, kan içinde kör, tek bir darbe olmadan,
Aç bırakılmış ve ekilmiş tarlada sırtından bıçaklanmış bir halk.
Özgürlüğü öldüren ve yağmalayan bir ordu,
kullanan herkese iki ucu keskin bir kılıçtır.
Altın; kışkırtan ve öldüren kanlı yasalar,
Mesihsiz, tanrısız din - mühürlenmiş bir kitap,
Bir Senato - yürürlükten kaldırılmamış zamanın en kötü yasası,
Fırtınalı günümüzü aydınlatmak için
içinden görkemli bir hayaletin patlayabileceği kabirdir.




Saygılarımla.

*




 

Calligrapher

Onursal Üye
5 Nis 2021
1,205
7,162
Değerli agartan üstat,
Grafik Kanon'un sabırsızlıkla beklediğim 2.cildini, üstelik -yine- mükemmel bir sunum eşliğinde bizlerle buluşturmuşsunuz, çok teşekkürler...
Bu cilt de diğerleri gibi enfes öykü ve şiirlerle süslü birbirinden güzel illüstrasyonlar içeriyor. P.B. Shelley'nin Ozymandias şiiri, T.S. Elliot'un The Waste Land (Çorak Ülke) şiiriyle birlikte en sevdiğim İngilizce iki şiirden biridir. Grafik Kanon'da da yer almakla birlikte, sunumunuzda bu şiiri de -ve üstelik eşinizin şiirin orijinalindeki hüzünlü havayı bire bir yansıtan mükemmel çevirisiyle- görünce çok sevindim. "Bir taşla iki kuş vurmak" diye buna denir herhalde!
Elleriniz dert görmesin...
 

aziz balıkçı

Süper Üye
9 Ağu 2020
3,073
8,689
Sunum ve paylaşımlarınız muhteşem emeğinize yüreğinize sağlık teşekkür ederim. İyiki varsınız sağlıklı günler dilerim.
 
Üst