Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
TC 47. hükümetinin başbakanı Sayın Akbulut'u efendi ve siyasetle bağdaşmayan temiz kişiliği ile hatırlıyorum. Tabii bir de o dönemde kendisi için yazılan fıkralar ile...
İşte birkaç tanesi;
Yıldırım Akbulut MİT Müsteşarını çağrıp sorar:
-“Şu yaptığınız iş konusunda bana biraz bilgi verin bakayım” der.
MİT müsteşarı ne diyeceğini şaşırır, kem küm eder.
Sayın başbakan der, biz ülke içinde ve dışındaki ülke güvenliği konusunda bilgi toplarız.
Yıldırım Akbulut, "haydi söyle bakalım, şu Sovyetler Birliği yöneticileri bizim için ne düşünüyor?"
MİT müsteşarının şaşkınlığı giderek artar:
-“Sayın başbakan, biliyorsunuz geçen yıl Sovyetler Birliği dağıldı."
Akbulut sinirlenir:
-“O zaman bize neden haber vermediniz” der.
...ve müsteşarı görevden alır…
- "Başbakanım, Fenerbahçe-Galatasaray maçına gitmek ister misiniz? "
- "Ben geçen sene gittim ona!.."
Yıldırım Akbulut, 1990'da başbakan'ken, Uğur Dündar’ın hazırladığı ve TRT1'de yayınlanan 'hodri meydan' programına katılıp, aşağıdaki fıkrayı şöyle anlatmıştı:
"Ben, zamanında Erzincan’da Hal Müdürlüğü yaparken, yardımcım gelmiş, bir sürü matbu evrak biriktiğini, artık koyacak yer kalmadığını söylemiş. "Sayın müdürüm" demiş, "isterseniz bir kısmını imha edelim."
Ben de demişim ki:
-"Tamam imha edin ama bunlar resmi evraktır. Birer fotokopisini çekin de öyle imha edin."
Hakkında en fazla fıkra üretilen başbakanımız olan Yıldırım Akbulut, aslında çok dürüst bir politikacıydı. En ufak bir şaibesi olmadı.
Çıkar çevreleriyle hiç bir kumpasa, menfaat birliğine girmediği için yıpratılması amacıyla neler yapılmadı ki?
Öte yandan hakkında üretilen sayısız fıkradan benim de aklımda kalan bir " sabile " ve " kuğu gölü balesi " fıkraları vardır
Ben tarihin onu daha tarafsız yargılayacağını düşünenlerdenim.
Not : Yıldırım Akbulut'u bir kez bile görmüş, tanışmışlığım yoktur, akrabam, hemşehrim değildir. Partisiyle de dolaylı, dolaysız hiç bir alakam olmamıştır Ama o tribündekilerin hepsinden daha dürüst ve mütevazi olduğuna inanıyorum.
Gırgır'ımız da zaten onun bu yönüne bir laf etmemiş
Teşekkürler sevgili melih41:88:
Şimdi de olsa okusak dediğimiz dergilerden Gırgır Dergisi.
Mükemmel düzenlemeyle elimizdeymiş izlenimi alarak okuyoruz.
Emeği geçenlere çok teşekkür ediyorum...