- 13 Eyl 2009
- 3,027
- 13,821
Conan’ın onuncu sayısı ile karşınızdayız. Bu sayıda Conan eski bir tanıdığına rastlıyor ve onunla dost oluyor. Bu sayıya Roy Thomas biraz derinlik katmak istemiş ve Jenna ile Igon’u yakınlaştırmış. Ancak Burgun’un tutuklu olarak zindana girmesi ile İgon ile Conan arasında yaşanan diyalogda Jenna’nın Conan’ı duygusuzlukla itham etmesinin temeli boş kaldığı gözlerden kaçmıyor. Ustası zindandayken ve idam edilecekken İgon’un ettiği laflar pek duygulu bir insanın edeceği türden değil.
Amerika’yı özgürlükler ülkesi olarak biliriz. Ama sansürün çizgi romanlarda bile korkunç bir şekilde uygulandığının örneğini Roy Thomas’ın yazılarından anlıyoruz. Amerika’daki Comic Magazine otoritesi sadece cinsellikle ilgili düzenlemeler ve isteklerde bulunmuyordu. Toy Thomas’ın anlattığına göre; Conan’ın bir rahibi ve askeri öldürüp cezasız kalması bu otoritenin karşı çıktığı bir durum olmuş. mutlaka yargılanmasını istemişler. Roy thomasın öykünün son sayfasında yazdığı “Gelecekte zindanda çekeceği cezanın, bir dostun kaybının yanında çok hafif kalacaktır.” ekleme bu sansür kuruluna, “Bakın biz sonra bu cezayı çektireceğiz” demek içinmiş. Sansür kurulunun rahibin başının kesilmesine ve etrafın kan revan içöinde olmasına itiraz edeceğini de bildiklerinden o sahneyi kendileri sansürleyerek, üstü örtülü olarak çizmişler. Roy Thomas bu sahnedeki Barry Smith performansını çok övüyor. İyi ama o kadar da değil. Bence idamın gerçekleştiği sahne daha güzel olmuş.
Öyküte tekrar gelirsek; Girit adasındaki Miniator’u motif olarak kullanan bu öyküde haksız kazanç elde eden bir rahibin sonunda cezasını çekmesi var. Klasik başlangıç dönemi Conan öyküsü
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.