Zagor kimdir? Dostları kimdir? Düşmanları kimdir?..

[AzardidE]

Kimdir? Zagor sözcüğü, Baltalı İlah anlamına gelen "Za-gor-te-nay"ın kısaltmasıdır. Küçük yaşta öksüz kalmış ve hayatını, Birleşik Devletler'in doğusundaki Darkwood adlı hayal ürünü bir ormanda barış ve düzenin korunmasına adamıştır. Olağanüstü atletik becerilere sahiptir, baltasını çok iyi kullanır. Etkileyici kostümü ve savaş çığlığı (karakteristik bir AAHHYAAKK!) sayesinde kızılderilileri, kendisinin, Manito tarafından gönderilen bir yarı-ilah olduğuna inandırmıştır. Serideki başlıca macera unsuru, klasik western temalarıyken, Nolitta zaman içinde korku, bilim kurgu ve dedektif öyküleri gibi temalar da eklemiştir.

Dostları kimdir? Herkesten önce, ayrılmaz dostu, ufak tefek, şişko, doymak bilmeyen ve fakat çok kibar bir Meksikalı olan Don Cico Felipe Cayetano Lopez y Martinez y Gonzales, yani Çiko. Sonra, bir Mohawk sakemi olan kan kardeşi Tonka. Ayrıca gözlüklü büyücü "Çok Gözlü", dedektif Bat Batterton, gitarist-silahşör Gitar Jim ve daha çok, pek çok kişi.

Düşmanları kimdir? Zagor'un yakalayıp adalete teslim ettiği önemli, önemsiz yüzlerce kanundışı. Şüphesiz, içlerinde en tehlikelisi, dünyayı ele geçirme planları Zagor yüzünden defalarca suya düşen çılgın bilimadamı Hellingen'dir. Ayrıca vampir Rakosi, druid Kandrax, tam tersi kişilikteki SuperMike, ve "kötü ruh" Wendigo da sayılabilir.

 

[judas]

Zagor FAQ
25 soru, 25 cevap
Daniele Alfonso tarafından yazılmış,
Zeynep Akkuş tarafından çevrilmiştir

by G.Gentili

1.Zagor kimdir?
2.Zagor'u kim yaratmistir?
3."Zagor"un anlami nedir?
4.Zagor'un maceralari hangi dönemde geçer?
5.Darkwood nerededir?
6.Zagor'un maceralarina western denebilir mi?
7.Çiko kimdir?
8."Çiko'nun Öyküsü" nedir?
9.Zagor'la kizilderililer arasinda nasil bir iliski vardir?
10.Zagor'la beyazlar arasinda nasil bir iliski vardir?
11."Baltali Ilah" adi nereden gelmektedir?
12.Zagor'un gerçek adi nedir?
13.Zagor'un geçmisi hakkinda neler bilinir?
14.Wandering Fitzy kimdir?
15.Zagor'un giysisini kim hazirlamistir?
16.Orijinal sayilarla yeniden basimlar arasinda sayilar neden farklidir?
17.Zagor'un öykülerini kim yazar?
18.Zagor'un maceralarini kim çizer?
19.Zagor'un bas sayfasinda yer alan karakterler kimlerdir?
20.Zagor'un mektuplarini getiren karakterin adi nedir?
21.Zagor'un simdiye kadar yayimlanmis en uzun macerasi hangisidir?
22.Renkli olarak yayimlanan kaç macera vardir?
23.Zagor'un boyu kaçtir?
24.Zagor, diger Bonelli kahramanlariyla hiç karsilasti mi?
25.Kuzey Amerika'da lianalar (özel bir tür sarmasik) var midir?

--------------------------------------------------------------------------------

Zagor kimdir?
Za-gor-te-nay, yani Baltalı İlah, hayatını Darkwood Ormanı'ndaki barış ve düzenin sürmesine adamıştır. "Manitu'nun Elçisi" olduguna inanılır. Ölümsüzlük ve alt edilmezlik gibi tanrılara özgü sıfatlarla anılan Zagor, bölgedeki kızılderili kabileleri üzerinde mutlak otorite sahibidir.

Zagor'u kim yaratmıştır?
Zagor karakteri, 1960 yılında, Guido Nolitta takma adını kullanan Sergio Bonelli tarafindan yaratılmış, Gallieno Ferri tarafindan çizilmiştir. "Tuzaklar Ormanı" adlı ilk macera 1961'de yayımlanmıştır. Sergio Bonelli daha sonra zamanını editörlükle ilgili çalışmalara ayırmak zorunda kalmış ve yazarlık görevini bırakmıştır. Gallieno Ferri ise ilk sayıdan beri kapak ressamlığını sürdürmekte, ara sıra bazı maceraların çizimlerini de üstlenmektedir. İkili, 1975 yılında bir başka kahramana daha, Mister No adıyla tanınan pilot Jerry Drake'e can vermiştir.

"Zagor"un anlamı nedir?
Algonkin dilinde "Baltalı İlah" anlamına gelen Za-gor-te-nay'in kısaltılmış biçimidir. Çizgi romanda kahramanın ve çizgi romanın adı olan Zagor'un bu sözcükten geldiği iddia edilmektedir. Oysa gerçekte bu ad, Nolitta tarafindan bulunmustur ve Algonkin diliyle hiçbir bağlantısı yoktur. "ZA" hecesinde, sessiz sinema döneminde İtalyan sinemasının başlıca kahramanlarından "Za-La-Mort"tan, "GOR" ise büyük olasılıkla "Gordon"dan (Flash Gordon?) alınmıştır. Başlangıçta kahramanın adının ünlü Yunan kahramani Aias'tan esinlenilerek "Ajax" olması planlanmışsa da, Nolitta'nin, Ajax marka bir deterjan olduğunu öğrenmesiyle bu fikirden vazgeçilmiştir! Ama bu sözcük, Zagor'un savaş çığlığı "AHHYAAKK!"ta bir biçimde korunmuştur.

Zagor'un maceraları hangi dönemde geçer?
Yazarlar, maceraların, 19. yüzyılın ilk yarısında, 1820'yle 1840 yılları arasında geçtiğini öne sürer. Ancak maceralarda sayısız anakronizme ve "sanatsal ödünç alma"lara rastlanır. Örneğin Zagor maceralarında sıkça karşılaşılan Winchester tüfeklerin yapımına, Amerikalı silah yapımcısı B. Tyler Henry tarafından 1860 yılından sonra başlanmıştır.

Darkwood nerededir?
Darkwood Ormanı, Birlesik Devletler'in Büyük Göller Bölgesi'nin güneyinde, yeri kesin olarak belirtilmemiş bir bölgededir. Profesör Martin Jacques Mystère, "Kral Arthur'un Kılıcı" adlı macerasının (no. 15) 70. sayfasında Darkwood'un, "Ütopya ve Avalon gibi efsanevi bir yer" olduğundan söz eder.

Zagor'un maceralarına western denebilir mi?
Temelde, evet. Ancak Zagor'un maceralarında fantastik öğelere de sıkça yer verilir. Korkunun ("Zagor Vampire Karşı"), bilim kurgunun ("6. Gezegenden Gelen Dehset") sınırlarında gezen ya da -bir defasında oldugu gibi- doğrudan doğruya fantastik olarak kabul edilebilecek ("Kara Efendi") gibi maceraları da yayımlanmıştır.

Çiko kimdir?
Don Cico Felipe Cayetano Lopez y Martinez y Gonzales kendi iddialarina bakılırsa İspanyol Conquistadorlar'ın soyundan gelen bir "hidalgo", bir şövalyedir. Zagor'un ayrılmaz arkadaşı Çiko, ilk maceradan beri vardır ve tembel bir Meksikalı olarak maceralarda komik "kanka" tipini oluşturur. Çiko'nun adlarının ve soyadının kesin bir sıralamasi yok gibidir (Ama genelde yukarıda sıralandığı biçimde geçer). "Çiko'nun Öyküsü"nün devamı niteliğindeki "Amerikalı Çiko"da, adının "Felipe Cayetano Gonzales y Rodriguez y Martinez y Consalvo y Morales y Rosales y Ramirez y Hernandez y Espinosa..." olduğunu söyler.

"Çiko'nun Öyküsü" nedir?
Nolitta'nin senaryosu ve Ferri'nin çizimleriyle tamamı Çiko'nun maceralarına ayrılmış özel dizinin 1979 Haziranında yayımlanan ilk sayısının adıdır. Takip eden yıllarda dört özel albüm daha yayımlanır. ("Amerikali Çiko", "Çiko Adlı Bir Kızılderili", "Şerif Çiko" ve "Fantaçiko"). 1990'da senaryosunu Sclavi'nin yazdığı, çizimlerini Gamba'nin üstlendiği "Korku Çiko"yla diziye tekrar başlanır. Moreno Burattini'nin senaryoları, Francesco Gamba'nin çizimleriyle altı ayda bir yeni bir sayı yayımlanarak devam etmektedir.

Zagor'la kızılderililer arasında nasıl bir ilişki vardır?
Zagor, Darkwood bölgesinde yasayan kabileler üzerinde yetki sahibi olabilmek için onlara yarı-tanrı, ya da Büyük Ruh'un elçisi olduğunu söylemiş, bütün bunları bölgedeki barış ve düzeni korumak adına yapmıştır. Çoğu kez Mohawklar'in büyücüsü Dört Göz'ün de yardımıyla hazırlanan çeşitli illüzyon gösterileriyle kızılderilileri etkilemeyi başarır. Darkwood'daki bütün kabileler Zagor'a gücü ve bilgeliğinden ötürü saygı duyar ve koyduğu kurallara uyar. Zagor'un amacı, kızılderilileri beyaz adamın saldırılarına karşı korumaktır.

Zagor'la beyazlar arasında nasıl bir ilişki vardır?
Zagor, Darkwood'da yasayan bütün beyazlar yani avcılar, çiftçiler, askerler ve küçük yerlesim birimleri sakinleri tarafından tanınır ve sevilir. Düsmanlarıysa, bölgedeki kızılderililerin haklarını koruduğu gerekçesiyle onu "dönek" olmakla suçlar.

"Baltali İlah" adı nereden gelmektedir?
Zagor, giriştiği kavgalarda tahta saplı taş bir balta (bir tomahawk) kullanır. Kemerinde tabanca da olmasına karşın genelde çıplak elle dövüşmeyi tercih eder.

Zagor'un gerçek adı nedir?
Patrick Wilding. (Bkz. Zagor Özel Albümü, no. 7, "Wandering Fitzy Efsanesi" adlı macera).

Zagor'un geçmişi hakkında neler bilinir?
Zagor'un geçmişinden, düzenli dizinin 55. ("Zagor Anlatiyor...") ve 56. (Darkwood'un Efendisi") sayılarıyla özel albümlerin yedincisi olan "Wandering Fitzy Efsanesi"nde söz edilir. Zagor, kızılderililere karşi sayısız katliam gerçeklestirmekle suçlanan eski bir subayın oğludur. Hayatını, babasının yaptığı hataları ve işlediği suçları telafi etmeye ve katledilen ailesinin intikamını almaya adamıştır.

Wandering Fitzy kimdir?
İntikam pesindeki bir grup kızılderilinin, anne ve babasını katlettiği saldırıdan sağ kurtulan Zagor, asıl adı Nathaniel Fitzgeraldson olan Wandering (Gezgin) Fitzy'yle tanışır. Kendini şair-filozof olarak tanımlayan Fitzy, Zagor'a ormandaki hayatı ve özgürlüğün değerini öğretir.

Zagor'un giysisini kim hazırlamıştır?
Zagor'un (hâlâ Patrick Wilding adını kullandığı dönemde) karşılaştığı ve hayatlarını kurtardığı gezginci gösteri grubu Sullivanlar. "Baltali İlah" adını da onlar bulur.

Orijinal sayilarla yeniden basımlar arasında sayılar neden farklıdır?
Zagor'un ilk maceralari 1961-1970 yılları arasında strip formatında yayımlanmıştı. 1965 yılının Temmuz ayından itibaren bu maceralar "Zenith Gigante" dizisinin 52. sayısından başlayarak yeniden yayımlanır. Zenith dizisinde yeniden basılan maceralar tamamlandıktan sonra sıra yeni maceralara gelir. Bu yüzden Zenith'in 52. sayısı, Zagor'un ve TuttoZagor'un 1. sayısına denk düşmektedir.

Zagor'un öykülerini kim yazar?
Guido Nolitta imzalı ilk sayının ardından maceraların senaryoları Gianluigi Bonelli ve Gallieno Ferri tarafından yazıldı. 1963 yilinda Nolitta tekrar senaryo yazımına geri döndü ve bu görevi 1980 yılına kadar sürdürdü. Yaşanan birtakım zorlukların ardından dümenin başına ("Fumo di china"nin eski yöneticilerinden) Marcello Toninelli, ondan sonra da editörlük görevini halen sürdürmekte olan Mauro Boselli geçti. Geçmiste pek çok macera, Alfredo Castelli ve Tiziano Sclavi gibi, günümüzün çok ünlü yazarları tarafından yazıldı ama bu kişilerin adlarına yer verilmedi. Diğer yazarlar arasında Moreno Burattini, Maurizio Colombo, Decio Canzio, Ade Capone ("Lazarus Ledd"in yaraticisi) ve Bepi Vigna (yalnızca bir macera) sayılabilir. Son dönemde Giorgio Casanova ve Pierpaolo Pelò'nun adları da senarist olarak geçmektedir.

Zagor'un maceralarını kim çizer?
Çizdigi albümlerin sayısından yola çıkarak doğal olarak en basta grafik tasarımcı ve dizinin kapak ressamı olan Gallieno Ferri'den ve artık hayatta olmayan Franco Donatelli'den söz etmek gerekir. Sonra Francesco Gamba, Franco Bignotti ve Pini Segna gelir. Yeni çizerler arasında Carlo Raffaele Marcello, Mauro Laurenti, Raffaele Della Monica, Alessandro Chiarolla, Marco Torricelli, Gaetano Cassaro, Stefano Andreucci, Massimo Pesce, Maurizio Dotti yer alır.
Meraklısına bir not: Ferri ve Donatelli, Çiko'nun (Donatelli, Çiko'yu tabanca kılıfı ve kursunlar olan bir kemerle çizerken Ferri'nin çizimlerinde Çiko'nun Meksikalılar'a özgü enli bir kuşak taktığı görülmektedir) ve HELE çizer değiştikçe tanınması neredeyse olanaksızlaşan Mohawk kabilesinin sakemi Tonka'nın görüntüsü konusunda fikir birliğine varamamıştır.

Zagor'un baş sayfasında yer alan karakterler kimlerdir?
En tepede Zagor ve Çiko yer alır. Onların altında, solda, inatçı ve fakat sanşsız define avcısı, çoğunlukla meteliksiz dolasan Kazmakürek Bill, sağda da kılık değiştirmekteki beceriksizliğiyle ünlü, Sherlock Holmes benzeri (ama daha çok Müfettis Closeau'yu andıran) sakar, özel detektif Bat Batterton vardır.

Zagor'un mektuplarını getiren karakterın adı nedir?
Drunky Duck. Darkwood'un posta dağıtıcısı sürekli sarhoş dolaştığı için Drunky adıyla anılır ve Çiko'dan sonra Zagor'daki en komik karakterdir.

Zagor'un şimdiye kadar yayımlanmiş en uzun macerası hangisidir?
En uzun macera, "Kâbuslar"la baslar (Haziran 1988) ve "Çılgınlık Şeytanı", "Titan'in Yeniden Doğuşu", "Hellingen'in Dönüşü", "Gerçeğin Sınırlarında" adlı bölümlerle devam eder ve "Dünyanin Sonu"yla (Kasim 1988) biter. Tiziano Sclavi'nin yazdığı, Gallieno Ferri'nin çizdiği ve korku, bilim kurgu öğelerinin yer aldığı, paralel evrenler temasının da işlendiği bu 513 sayfalık macerada Baltali İlah, baş düşmanı Hellingen'le karşı karşıyadır.

Renkli olarak yayımlanan kaç macera vardir?
Beş macera vardir.
Zagor n.84, "Indian Circus" (Kızılderili Sirki), Yazan: Nolitta, Çizen: Ferri.
Zagor n.100, "Il mio amico Guitar Jim" (Arkadaşım Gitar Jim), Nolitta-Ferri.
Zagor n.200, "Zagor 200", Sclavi-Ferri.
Zagor n.300, "La corsa delle sette frecce" (Yedi Ok Yarışı), Toninelli-Ferri.
Zagor n.400, "Il ponte dell' arcobaleno" (Gökkuşağı Köprüsü), Boselli-Ferri.
"Indian Circus" adlı macera, Zagor okurlarına bir armağan sunmak isteyen Sergio Bonelli'nin "kaprisleri" sonucunda renkli olarak yayımlanmıştır.
Not: "Zenith Gigante" serisinde 200. sayı, Guido Nolitta'nin imzasını taşırken, aynı macera TuttoZagor dizisinde yeniden basıldığında Nolitta'nin değil de Tiziano Sclavi'nin adının yer aldığı dikkatlerden kaçmaz.

Zagor'un boyu kaçtır?
96. sayıdakı "Mısırlı Hammad" adlı maceranın 82. sayfasında Zagor, boyunun bir metre seksen yedi santim olduğunu söyler.

Zagor, diger Bonelli kahramanlarıyla hiç karşılaştı mı?
Zagor'un, "Bilgisayarda Bir Hayalet" adını taşıyan Serra-Piani-Bastianoni imzalı 61. sayıda ve "Yeni Bir Gelecek" adını taşıyan Serra-Simeoni-Olivares imzalı üçüncü dev albümde Nathan Never'la kısa süreli karşılaşmaları bir kenara bırakılacak olursa diğer hiçbir Bonelli kahramanıyla birlikte görülmemiştir. Her iki karşılasma da yukarıda söz edilen "Kâbuslar" adlı macerayla bağlantılıdır. Bir başka karşılaşma, Berardi-Milazzo ikilisinin Ken Parker'inin "Erkekler, hayvanlar ve kahramanlar" adını taşıyan 15. sayısında gerçekleşir. Okurların, Teks'le Zagor'un ortak bir macerasının yayımlanması yolundaki yoğun isteğine karşin Teks ve Zagor'un ayrı dönemlerde, birinin 1800'lerin ilk yarısında, diğerinin ikinci yarısında yaşadığını söyleyen Sergio Bonelli bu fikre sıcak bakmamaktadır.

Kuzey Amerika'da lianalar (özel bir tür sarmaşık) var mıdır?
Aslında, yoktur. Bunlar tropik ormanlarda rastlanan bitkilerdir ama Darkwood'da (ve başka ormanlarda) Zagor için başlıca ulaşım aracı görevi görürler. Lianalar dizinin yaratıcılarının, Edgar Rice Burroughs'un Tarzan'ına esinlenmesi sonucunda başvurdukları "sanatsal ödünç alma"lardan biridir.

 

[Hellblazer]

Birsürü bilmediğim bilgi mevcutmuş Zagor ile ilgili , daha fazla okumam gerek sanırım. Bilgiler için çok teşekkürler

 

[hüseyin aksakal]

ZAGOR... EFSANE Mİ YALAN MI?

Zagor: Nam-ı diğer Baltalı İlah... Zagor'un bir yarı süper kahraman olarak varoluşu, temelde onaylamak kolay olmayan bazı enstrümanlara dayanır.

Öncelikle çizgi roman konseptinin tamamen dışında bir uygulamayla, Patrick Wilding adındaki İrlanda-Amerikalı veya WASP kökenli biri olarak, dışlanmışlar arasında yer alan Kızılderili ulusu ile ilişkilerinde bir üstünlük iddiasıyla ortaya çıkar. Bu tam olarak Avrupa tarzı etnosentrizmin bir yansımasından başka bir şey değildir. Yani beyaz Anglosaksonlar üstün, diğer milletler onların rehberliğine ihtiyaç duyan topluluklardır.

İkincisi, bireysel olarak baktığımızda, Wilding'in Zagor Tenay kimliği bir yalanın üzerine kuruludur. Kendisi balta taşıyan bir ilah olmadığını pekala bilir ama gayet kibirli bir tutumla Kızılderililerin böyle bilmesini ister. Hatta bu yüzden barut, aynalar, ışık hileleri ve binbir numarayı kullanmaktan da geri kalmaz. Bu açıdan tüm insanların doğuştan eşitliğini öne süren evrensel savı kabul etmediğini bir gerçek olarak görmek gerekir.

Öte yandan Kızılderililerin koruyucusu olduğu savı da pek doğru değildir. Kızılderililileri de beyazları öldürürken kullandığı psikolojik arkaplanın aynısıyla öldürebilir. Özellikle Kış Yılanı macerasını okuyanlar, Avrupalı asilzadeleri kurtarmak için bir kabilenin savaşçılarının büyük bölümüne mal olan bir savaşta aristokrat Avrupalılarla birlikte olduğunu çok iyi hatırlayacaktır. Bunu mazur göstermek için 'Kızılderilileri öldürmek istemediğini ama beyazların ölmesi durumunda daha büyük zararlar göreceğinden endişe ettiğine" ilişkin düşünce balonlarını yeterli kabul etmek zor...

Ayrıca koruyuculuk meselesinin ta başında da bir yalan var. Zagor'un hikayesini okuyanlar, babasının günahlarının telafisi için Kızılderili koruyuculuğuna soyunduğunu hatırlayacaktır. Gerçi Gökkuşağı Köprüsü macerasında babası da mazur gösterilmeye çalışılmıştır ama Zagor'un ait olduğu Beyaz Anglo Sakson Toplum'un üstünlük iddiasını daha da perçinlemekten başka bir şeye yaramıyor bu.

Zagor'un tutarsızlıkları sadece kişiliği ile de ilgili değil. Mesela bir silahşörden ziyade bir kiralık katile uygun olan uzun bir tabanca kullanır. Ayrıca belinde sallanan bir baltayla sarmaşıklar vasıtasıyla ağaçtan ağaca nasıl atladığını hayal etmek çok güç. O baltanın normalde sürekli bir yerlere takılması gerekir. Ayrıca tabancanın kılıfa sabitlenmesi konusunda bir aparat olmadığından, o akrobatik hareketler esnasında sürekli yere düşüyor olsa gerek.

Bir açıdan bakıldığında, Zagor'un Kızılderililer tarafından ilah olarak kabul edildiğini söylemek de zor. Gerçekte ikide bir ona meydan okuyan Kızılderililerin sayısı göz önünde bulundurulursa, iktidarını temelde şiddete dayalı olarak sürdürmeye mecbur kaldığı söylenebilir.
Zagor'un İlah iddiasını en fazla ciddiye alan kişi en yakın dostu Felipe Cayetano vs'dir. Çiko, ne kadar düzenbazlığa daha yatkın görünse de biraz yakından bakıldığında Zagor'a kıyasla daha fazla olduğu gibi görünen, göründüğü gibi olan biridir. Dikkatle bakılırsa, Zagor'un maceralarını asıl katlanılır kılan insani unsur, başkahramanın üstün ahlaki tutumları değil, Çiko'nun zaaflarıdır. Çiko, ilk sayıdan başlamak üzere kusurlarıyla sıradan insanı temsil eder.

Zagor ise sadece iyi olmak isteyen sıradan insanın fantazyası...

 

[büyük beyaz]

Herşeye rağmen Zagor bizim evladımızdır, çocuğumuzdur.
Darkwood için bir muhtar lazımdı, Zagor talip oldu.

 

[profesör]

Sayın Hüseyin Aksakal'ın değerlendirmelerine katılıyorum; çok güzel tahlil etmiş...

Zagor'da bana en itici gelen şey, Nat Murdo ve Gitar Jim maceralarında takındığı tavırdır.

Her ikisi de acımasız katil oldukları halde, bir şekilde mazur gösterilirler ve Zagor da bir şekilde onlara anlayış ve sempati gösterir. Öte yandan Kaptan Fişleg ve tayfalarının yer aldığı maceraları ayrı severim. Gel gör ki, Nat Murdo'lu maceralar genelde hep Kaptan Fişleg'li maceralardır.

Kıssadan hisse
Büyükbeyaz dostumun dediği gibi Zagor, has evlatlarımızdandır yine de

 

[oktay_izm]

Sadece boyu ile ilgili bir bilgi eklemek istiyorum. Sevgili Yeryüzü taraması 350'lik seri no 225 sayfa 60 - 61...

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

 

[hüseyin aksakal]

Dostlar, aslında Zagor hakkında fikirlerimi yazarken, aforoz edilirim korkusu yaşadım... Yersizmiş meğer. Hepiniz çok yaşayın.
Zagor'un neredeyse tüm maceralarını okumuşumdur. Senaryo yazarına göre kimi zaman gerçek bir Kızılderili yandaşı aktivist olduğunu belirtmem gerek. Wichita Dağlarında Hesaplaşma ile biten macera mesela. Bu macerada beyazlar ve Kızılderililer arasnda seçim yapmaya zorlandığı an geldiğinde Kızılderilileri tercih eder. Dahası Kızılderili şefi Zagor'un gölgesinde kalmayacak kadar karizmatiktir.
Bu durumun yukarıdaki eleştirileri geçersiz kılıp kılmayacağı ayrıca tartışılabilir.

 

[profesör]

Dostlar, aslında Zagor hakkında fikirlerimi yazarken, aforoz edilirim korkusu yaşadım... Yersizmiş meğer. Hepiniz çok yaşayın.

Elli yıldan fazla bir zamandır çizgi roman okuyorum ve çok seviyorum.
Ama hiç bir için dostları kırmak veya aforoz etmek aklımdan bile geçmez.

Onların veya başka bir şeyin fanatiği olmak istemem.

En çok sevdiğim çizgi romanlar bana iyi bir eğlence, iyi bir vakit geçirme aracıdır. Onlar bana cömert davranır, bilgilendirir, kültürüme katkıda bulunur ve bir nevi dostluk da ederler.

Ama bu demek değildir ki, içeriklerini olduğu gibi onaylıyorum.

En sevdiğim ÇR lardan Dampyr'de senaryo olarak bana çok ters gelen, onaylamadığım düşünceler, bazen pagan propagandası, bazen Türklük düşmanı ögelere rastlarım. O yönünü onaylamadan kurgu, senaryo ve çizgilerin cazibesi ile okumaya devam ederim. Tüm çizgi romanlar için bu böyledir.

Çizgi roman kahramanlarını gözü kapalı savunacak değiliz. Eleştirmek, katılmamak hepimizin en doğal hakkıdır. Bu, o kahramanı sevmediğimiz veya seven dostları inciteceğimiz anlamına gelmez.

Mizah dergilerinde Çelik Blek, Tommiks, Tarkan, Kızılmaske hakkında yazılan çizilenlere gülmüyor muyuz

 

[The_DarknesS]

Benim gibi çok az fumetti daha doğrusu az Zagor okuyanlar için oldukça bilgilendirici oldu. Ben Tex'i tercih ederim.
Yukarıdaki soru-cevap kısmı bir çok merak ettiğim noktayı açıkladı.
Ama çok merak ettiğim başka bir soru var.
Zagor neden ata binmez de oradan oraya günlerce taban teper?
Hadi kendine acımıyorsun zavallı Çiko'dan ne istiyorsun?
Yoksa atlara karşı bir fobin mi var?

 

[İskenderunlu]

ZAGOR... EFSANE Mİ YALAN MI?

Zagor: Nam-ı diğer Baltalı İlah... Zagor'un bir yarı süper kahraman olarak varoluşu, temelde onaylamak kolay olmayan bazı enstrümanlara dayanır.

Öncelikle çizgi roman konseptinin tamamen dışında bir uygulamayla, Patrick Wilding adındaki İrlanda-Amerikalı veya WASP kökenli biri olarak, dışlanmışlar arasında yer alan Kızılderili ulusu ile ilişkilerinde bir üstünlük iddiasıyla ortaya çıkar. Bu tam olarak Avrupa tarzı etnosentrizmin bir yansımasından başka bir şey değildir. Yani beyaz Anglosaksonlar üstün, diğer milletler onların rehberliğine ihtiyaç duyan topluluklardır.

İkincisi, bireysel olarak baktığımızda, Wilding'in Zagor Tenay kimliği bir yalanın üzerine kuruludur. Kendisi balta taşıyan bir ilah olmadığını pekala bilir ama gayet kibirli bir tutumla Kızılderililerin böyle bilmesini ister. Hatta bu yüzden barut, aynalar, ışık hileleri ve binbir numarayı kullanmaktan da geri kalmaz. Bu açıdan tüm insanların doğuştan eşitliğini öne süren evrensel savı kabul etmediğini bir gerçek olarak görmek gerekir.

Öte yandan Kızılderililerin koruyucusu olduğu savı da pek doğru değildir. Kızılderililileri de beyazları öldürürken kullandığı psikolojik arkaplanın aynısıyla öldürebilir. Özellikle Kış Yılanı macerasını okuyanlar, Avrupalı asilzadeleri kurtarmak için bir kabilenin savaşçılarının büyük bölümüne mal olan bir savaşta aristokrat Avrupalılarla birlikte olduğunu çok iyi hatırlayacaktır. Bunu mazur göstermek için 'Kızılderilileri öldürmek istemediğini ama beyazların ölmesi durumunda daha büyük zararlar göreceğinden endişe ettiğine" ilişkin düşünce balonlarını yeterli kabul etmek zor...

Ayrıca koruyuculuk meselesinin ta başında da bir yalan var. Zagor'un hikayesini okuyanlar, babasının günahlarının telafisi için Kızılderili koruyuculuğuna soyunduğunu hatırlayacaktır. Gerçi Gökkuşağı Köprüsü macerasında babası da mazur gösterilmeye çalışılmıştır ama Zagor'un ait olduğu Beyaz Anglo Sakson Toplum'un üstünlük iddiasını daha da perçinlemekten başka bir şeye yaramıyor bu.

Zagor'un tutarsızlıkları sadece kişiliği ile de ilgili değil. Mesela bir silahşörden ziyade bir kiralık katile uygun olan uzun bir tabanca kullanır. Ayrıca belinde sallanan bir baltayla sarmaşıklar vasıtasıyla ağaçtan ağaca nasıl atladığını hayal etmek çok güç. O baltanın normalde sürekli bir yerlere takılması gerekir. Ayrıca tabancanın kılıfa sabitlenmesi konusunda bir aparat olmadığından, o akrobatik hareketler esnasında sürekli yere düşüyor olsa gerek.

Bir açıdan bakıldığında, Zagor'un Kızılderililer tarafından ilah olarak kabul edildiğini söylemek de zor. Gerçekte ikide bir ona meydan okuyan Kızılderililerin sayısı göz önünde bulundurulursa, iktidarını temelde şiddete dayalı olarak sürdürmeye mecbur kaldığı söylenebilir.
Zagor'un İlah iddiasını en fazla ciddiye alan kişi en yakın dostu Felipe Cayetano vs'dir. Çiko, ne kadar düzenbazlığa daha yatkın görünse de biraz yakından bakıldığında Zagor'a kıyasla daha fazla olduğu gibi görünen, göründüğü gibi olan biridir. Dikkatle bakılırsa, Zagor'un maceralarını asıl katlanılır kılan insani unsur, başkahramanın üstün ahlaki tutumları değil, Çiko'nun zaaflarıdır. Çiko, ilk sayıdan başlamak üzere kusurlarıyla sıradan insanı temsil eder.

Zagor ise sadece iyi olmak isteyen sıradan insanın fantazyası...

Düşüncelere saygım vardır.Ama yukarıdaki fikirlerin yüzde doksan dokuzuna katılmıyorum..

 

[caretta]

Parasızlıktan binmiyor Darkwood dostum.Bir de adam bataklığın ortasında bir göz kulübede yaşıyor.Atı nereye bağlasın?Teks'e gelince:
Navajo Dağları'ndaki altın madenleri emrinde.Şefi olduğu Navajo kabilesinde her tür at mevcut.Ekibi ile birlikte durmadan çöl geçiyor.At
olmadan bunu yapmaları mümkün değil.Öte yandan Zagor ve Çiko Darkwood Ormanı'nda serin,gölge bir ortamda kah avlanarak,kah kök
yiyerek tabana kuvvet yürüyorlar.Teks ekibi ise karınları acıkınca lokantaya kurulup
dağ gibi patates ve dört parmak kalınlığında biftek yiyorlar.Garibim Çiko
ise beş parasız kasabada dolanıp duruyor.Ta ki kadim dostu Trampy
imdadına yetişene kadar!

 

[Lami Tiryaki]

ZAGOR... EFSANE Mİ YALAN MI?

Zagor: Nam-ı diğer Baltalı İlah... Zagor'un bir yarı süper kahraman olarak varoluşu, temelde onaylamak kolay olmayan bazı enstrümanlara dayanır.

Öncelikle çizgi roman konseptinin tamamen dışında bir uygulamayla, Patrick Wilding adındaki İrlanda-Amerikalı veya WASP kökenli biri olarak, dışlanmışlar arasında yer alan Kızılderili ulusu ile ilişkilerinde bir üstünlük iddiasıyla ortaya çıkar. Bu tam olarak Avrupa tarzı etnosentrizmin bir yansımasından başka bir şey değildir. Yani beyaz Anglosaksonlar üstün, diğer milletler onların rehberliğine ihtiyaç duyan topluluklardır.

İkincisi, bireysel olarak baktığımızda, Wilding'in Zagor Tenay kimliği bir yalanın üzerine kuruludur. Kendisi balta taşıyan bir ilah olmadığını pekala bilir ama gayet kibirli bir tutumla Kızılderililerin böyle bilmesini ister. Hatta bu yüzden barut, aynalar, ışık hileleri ve binbir numarayı kullanmaktan da geri kalmaz. Bu açıdan tüm insanların doğuştan eşitliğini öne süren evrensel savı kabul etmediğini bir gerçek olarak görmek gerekir.

Öte yandan Kızılderililerin koruyucusu olduğu savı da pek doğru değildir. Kızılderililileri de beyazları öldürürken kullandığı psikolojik arkaplanın aynısıyla öldürebilir. Özellikle Kış Yılanı macerasını okuyanlar, Avrupalı asilzadeleri kurtarmak için bir kabilenin savaşçılarının büyük bölümüne mal olan bir savaşta aristokrat Avrupalılarla birlikte olduğunu çok iyi hatırlayacaktır. Bunu mazur göstermek için 'Kızılderilileri öldürmek istemediğini ama beyazların ölmesi durumunda daha büyük zararlar göreceğinden endişe ettiğine" ilişkin düşünce balonlarını yeterli kabul etmek zor...

Ayrıca koruyuculuk meselesinin ta başında da bir yalan var. Zagor'un hikayesini okuyanlar, babasının günahlarının telafisi için Kızılderili koruyuculuğuna soyunduğunu hatırlayacaktır. Gerçi Gökkuşağı Köprüsü macerasında babası da mazur gösterilmeye çalışılmıştır ama Zagor'un ait olduğu Beyaz Anglo Sakson Toplum'un üstünlük iddiasını daha da perçinlemekten başka bir şeye yaramıyor bu.

Zagor'un tutarsızlıkları sadece kişiliği ile de ilgili değil. Mesela bir silahşörden ziyade bir kiralık katile uygun olan uzun bir tabanca kullanır. Ayrıca belinde sallanan bir baltayla sarmaşıklar vasıtasıyla ağaçtan ağaca nasıl atladığını hayal etmek çok güç. O baltanın normalde sürekli bir yerlere takılması gerekir. Ayrıca tabancanın kılıfa sabitlenmesi konusunda bir aparat olmadığından, o akrobatik hareketler esnasında sürekli yere düşüyor olsa gerek.

Bir açıdan bakıldığında, Zagor'un Kızılderililer tarafından ilah olarak kabul edildiğini söylemek de zor. Gerçekte ikide bir ona meydan okuyan Kızılderililerin sayısı göz önünde bulundurulursa, iktidarını temelde şiddete dayalı olarak sürdürmeye mecbur kaldığı söylenebilir.
Zagor'un İlah iddiasını en fazla ciddiye alan kişi en yakın dostu Felipe Cayetano vs'dir. Çiko, ne kadar düzenbazlığa daha yatkın görünse de biraz yakından bakıldığında Zagor'a kıyasla daha fazla olduğu gibi görünen, göründüğü gibi olan biridir. Dikkatle bakılırsa, Zagor'un maceralarını asıl katlanılır kılan insani unsur, başkahramanın üstün ahlaki tutumları değil, Çiko'nun zaaflarıdır. Çiko, ilk sayıdan başlamak üzere kusurlarıyla sıradan insanı temsil eder.

Zagor ise sadece iyi olmak isteyen sıradan insanın fantazyası...

Yukarıda Hüseyin kardeşin yazdıkları pek çok Zagor okurunun zaman zaman kafasını kurcalayan konulardır. Zagor’u bir bütün olarak değerlendirip çizgi romanın düşsel ve fantastik bütünlüğünde düşündüğümüzde pek te önemsenecek ayrıntılar değil. Bütün bu “tutarsızlıklara” rağmen Zagor’un hala okuyucuların ilk beşinde olması bunun kanıtıdır. Ancak;

Gerçekçi ve edebi bir değerlendirme yaparsak durum değişir. Şöyle ki;

Zagor, 1962’den 2015’e yayılan 50 küsur yıllık bir çizgi roman olması ve genel ve başyazarlarının belli dönemlerde değişmesi nedeniyle yıllara göre ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir.

Baltalı İlah’ın ilk ortaya çıktığı dönemler, II. Dünya Savaşı sonrası Avrupa ve Amerika’sının bütün dünyayı kültürel olarak etkilediği dönemlerdir. 40’lar ve 50’lilerin faşist rüzgarlarının radikal yaklaşımları 70’lerin ortalarına kadar belli belirsiz bir şekilde bu eserleri etkilemiştir. Tenten’in, Tenten Kongo’da isimli ilk macerasının orijinal versiyonunu zamanında Alfa bastığı için hala görmek mümkündür. Tam bir faşizan kültür ürünü olan macerayı ben çocuklar görmesin diye kitaplığımın üst raflarında saklıyorum. Neden mi? Tenten Afrika’ya gidip oradaki zenci halkı defalarca önünde kelimenin tam anlamıyla “secdeye yatırıyor”. Bir gergedanı avladığı sahnede, önce gergedanı matkapla delip içine barut dolduruyor. Sonra hayvanı canlı canlı patlatıyor. Çocuk çizgi romanı dediğimiz Tenten’de geçiyor bunlar. Sonraki versiyonlarda bu kareler ya yumuşatılmış ya da kaldırılmıştır. Örneğin gergedan Tenten’i farkedip kaçıyor filan... Zagor’un ilk hikayelerinde Çiko’ya tokat attığı sahneler vardır. Kızılderililere neredeyse secde ettirdiği sahneler de az değildir. Dikkat edilirse bunlar ilk 10-15 yıllık dönemde yoğundur. Daha sonraki yıllarda, yani demokrasi rüzgarları ve sanatın insani yönünün popülerleşmesi, çiçek çocukları dönemi vs derken Zagor’da değişime uğramıştır. Kızılderililere yaklaşımı, beyazlarla ilişkileri filan değişim geçirmiştir. Ancak bu değşiim Nolitta’nın uzun süre başyazar olması ve Toninelli ve ara dönem yazarlarının 80’li 90’lı yıllara yayılan hikayeleri ve nihayet Burattini’nin dönemiyle o kadar yavaş gelişmiştir ki biz ilk dönem Zagor’la sonraki dönem Zagor’ları habire aynı evrende düşünmeye devam etmişizdir. Bu düşünce alışkanlığının değişimindeki durgunluk ve yavaşlığın en büyük nedeni Toninelli dönemiyle başlayan hikayelerdeki performans düşüşüdür. Maalesef Nolitta zamanındaki o günceli yakalayan hikayeler, akıcı anlatım biçimi, Ferri’nin olağanüstü sıcak çizgileri yavaş yavaş ortadan kaybolmuştur. Hala en sevilen hikayelerin o ilk dönem olması da aslında burada konu ettiğimiz fikrin okuyucu gözünde pek te önemli olmadığını bir kez daha gözler önüne seriyor.

Durumun en güzel özeleştirisi de Sclavi’den gelmiştir. Kabus macerası başlı başına bir Zagor ve evreninin sorgulaması olarak algılanırsa daha iyi anlaşılacaktır. Sclavi bu olağanüstü başyapıtında konuyu bir sonuca bağlamamış ya karakterleri öldürmüş, ya da bizim takip ettiğimiz evrende yorumu okuyucuya bırakmıştır. Yine de Zagor, Teks gibi kendini aşırı tekrar eden hikayelerden hala bir miktar uzaktır. Bu nedenledir ki hala okunmakta ve beğenilmektedir(Teks’te beğenilir okunur ama o ayrı bir inceleme konusudur).

Selamlar
Lami Tiryaki

 

[hüseyin aksakal]

Lami Tiryaki Bey'in açıklamaları gerçekten doyurucu. Aydınlatıcı bilgiler için kendisine teşekkür ederim.

 

[barsgan]

Tek bir kez bir Zagor macerasında tarih gördüğümü anımsıyorum. 1859 yazılıydı. İlk sayfadaydı Çiko bir kasabada sokaklarda homurdanarak dolaşıyor ve Zagor un 2 gün geciktiğini söylüyordu. Bu "Kızılderili sirki" olan macera olabilir şimdi iyi anımsamıyorum. Sonra Zagor un devrini geri çektiler 1820 - 1840 dediler ve bir çok anakronik hata ortaya çıktı.

Zagor un yaşadığı Darkwood un görüldüğü bir harita da anımsıyorum. ABD Pennsilvania eyaletinin en güneybatı köşesindeydi. Zaten Zagor maceralarında sık sık sözü geçen ve Zagor un bataklığına çok yakın olan "Pitt kalesi" aslında şimdiki Pittsburg kentidir ve tam da o bölgededir...

 

[melih_]

Zagor'un ve maceradaki diğer karakterlerin tabancaları paylaştığım resimdekilere çok benziyor, buradan tarihin hangi yıllara ait olduğunu kestirebiliriz

1847 Walker

1848 Colt Dragoon

1851 Navy

1858 Remington

 

[gandor08]

Konuyu horlatacağım,

Zagorda İyi ve Kötü karakterlerle alakalı italyanlar collezione color serisinde 2 adet resimli bilgi yayınlamışlar.

Ülkemizde türkçesi yok bildiğim kadar. yaşlıkurtun paylaşımlarından (100 kitap) derlediğim iyi ve kötü italyancaları derledim.

Umarım türkçeye kazandırılır. Devamınıda derleyeceğim. Şu an kitapları pdf olarak indiriyorum. Jpeg yapıp derleyeceğim.

Tabi bu arada Darkwood Haberleri, Zagor Dünyası, Zagor resimlerinide derleyeceğim.

Bu arada aklıma renkli eserlerden Zagorla alakalı bantları derlemek amacındayım.

Zagor kitaplarındaki haritalar, yerler, mekanlar.
Zagor kitaplarında hayvanlarla yapılan mücadele bantları,
Zagor renkli kitaplarındaki dövüş sahne bantları,

Zagor renkli kitaplarındaki Çiko sakarlık bantları,

Zagor renkli kitaplarındaki kadın içerikli bantlar vs.vs.

Bakalım ne çıkacak?