Bu yazı Santiago için gelsin :
Bir kaç gün önce Almanya'nın Dresden şehrinde "ırkçı bir alman" davalı kendisini dava eden türbanlı kadını mahkemenin ortasında 18 yerinden bıçaklayarak öldürdü. "Irkçı, dinci, türbanlı, kadın"... Bu ve benzeri başlıklar başka bir mecra konusu. Tabii ülkemiz polisinin her gün yaşadığı "mahkemede davalı-davacı ve yandaşları şiddeti" avrupa'da şaşkınlık yaratmış o ayrı. Hatta öldürülen kadının kocası da vurulmuş Polis tarafından o apayrı.
Ben mahkemede "mafya usulü" cezalandırmanın yarattığı kötü adamın hikayesini yazmak istedim: Harvey Dent / Twoface
Okuyanlar ve filmlerini izleyenler bilir Batman'in en büyük düşmanlarından biridir Twoface. Elindeki parayla yazı-tura atan ve uygulayacağı veya uygulamayacağı şiddeti belirleyen bir tiptir Twoface-ikiyüz. Yüzünün bir yanı sağlamdır, diğer yanı adeta erimiş. Peki nedir bu adamın hikayesi, en iyi ne okunursa öğrenilir?
Twoface'i tanıtmak için iki ayrı hayat hikayesi yazmak gerekecek. Biri Bob Kane'in onu yaratırken izlediği yol, diğeri kurgusal yaşamı.
Önce Bob Kane cephesi:
Bob Kane, Twoface karakterini yaratmadan önce çocukken izlediği Robert Louis Stevenson'ın romanı "Dr Jekyll ve Mr Hyde"ın 1931 yılı beyazperde uyarlamasından etkilendiğini söyler. Bill Finger'la Twoface'i yarattıklarında romanını henüz okumamış olduğunu da ekler. Bununla birlikte iki kez ele alınan "The Black Bat" adlı karakterden de etkilenildiği de bilinir. İlki 1933-1934'de yayınlanmış olan pulp-roman serisinin tam adı "Black Bat Detective Mysteries". 1939 yılında ise ikinci seri başlıyor ve "Black Book Detective" adını alıyor. Bu defa karakter değişiyor ve serinin kahramanı Bölge savcısı Anthony Quinn'dir. Bu karakterin bir gün mahkemede yüzüne kezzap atılır ve o adalet'le suç'un sorgusunu yapan hafif tırlak bir kahramana, Black Bat'e dönüşür. İşte bu şekilde DC Comics'ten Batman'in köklü düşmanı, Twoface Detective Comics'in 66. sayısında (Ağustos 1942) okurların karşısına uyarlanır. Harvey Kent olarak başlayan yaşamı daha sonra "Clark Kent"le karışmasın diye Harvey Dent olarak da değişir.
Şimdi de kurgusal cephe:
Gotham Bölge Savcısı Harvey Dent, Batman'la Komiser Gordon'un yakın aile dostudur ve her üçünün de ortak paydası "Gotham'ı sevmek".
Üçlü Gotham'ı idare eden mafya ailelerini ortadan kaldırarak şehri suçtan arındırma peşindedirler. Bu amaçtan hareketle suç şebekesi Falcone ve Maroni ailelerine karşı birlikte mücadele ederler. Bu süreçte türlü arbedeyi atlatırlarken Harvey Dent mahkeme sırasında suratına kezzap atılmak suretiyle cezalandırılır. Bunun bedeninde ve ruhunda açtığı yarayla, Dent adaletle suçun aynı olduğuna hükmeder ve başlangıçta yine biraz adalet yanlısıyken sonrasında tamamen suça yönelir.
***
Kendi adıma Two-Face'i de bir çok Batman düşmanı gibi sıradan buluyorum. Daha doğrusu klişe. Elbette Batman'in karşısında konumlanış itibariyle oldukça başarıldır ama ben çok sevmem... Sevmezdim!
Çizgi roman okuru Cihan Ceyhan'ın önerisiyle dün okuduğum bir çizgi romanla bakış açım değişti: The Long Halloween. Orjinali 13 sayı süren bu hikayenin ben derleme cildini okudum ve mutlu ötesi oldum. Yazar Jeph Loeb ve çizer Tim Sale imzalı eser senaryosuyla da çizimiyle de muhteşem. Hele finali... Yok, hiç bir şey anlatmayacağım. Muazzam bir orjin öyküsü okumak istiyorsanız ne yapın edin bulun derim başka bir şey demem. Batman'in olağanüstü dedektifliğinin nasıl da yetersiz kaldığını gördüğünüzde şaşıracaksınız. Hem de iki kere.
Bu arada gündem ve okuma bu derece denk düşünce yazmak da boynumun borcu oldu.
15 Temmuz 2009 Çarşamba
Bir kaç gün önce Almanya'nın Dresden şehrinde "ırkçı bir alman" davalı kendisini dava eden türbanlı kadını mahkemenin ortasında 18 yerinden bıçaklayarak öldürdü. "Irkçı, dinci, türbanlı, kadın"... Bu ve benzeri başlıklar başka bir mecra konusu. Tabii ülkemiz polisinin her gün yaşadığı "mahkemede davalı-davacı ve yandaşları şiddeti" avrupa'da şaşkınlık yaratmış o ayrı. Hatta öldürülen kadının kocası da vurulmuş Polis tarafından o apayrı.
Ben mahkemede "mafya usulü" cezalandırmanın yarattığı kötü adamın hikayesini yazmak istedim: Harvey Dent / Twoface
Okuyanlar ve filmlerini izleyenler bilir Batman'in en büyük düşmanlarından biridir Twoface. Elindeki parayla yazı-tura atan ve uygulayacağı veya uygulamayacağı şiddeti belirleyen bir tiptir Twoface-ikiyüz. Yüzünün bir yanı sağlamdır, diğer yanı adeta erimiş. Peki nedir bu adamın hikayesi, en iyi ne okunursa öğrenilir?
Twoface'i tanıtmak için iki ayrı hayat hikayesi yazmak gerekecek. Biri Bob Kane'in onu yaratırken izlediği yol, diğeri kurgusal yaşamı.
Önce Bob Kane cephesi:
Bob Kane, Twoface karakterini yaratmadan önce çocukken izlediği Robert Louis Stevenson'ın romanı "Dr Jekyll ve Mr Hyde"ın 1931 yılı beyazperde uyarlamasından etkilendiğini söyler. Bill Finger'la Twoface'i yarattıklarında romanını henüz okumamış olduğunu da ekler. Bununla birlikte iki kez ele alınan "The Black Bat" adlı karakterden de etkilenildiği de bilinir. İlki 1933-1934'de yayınlanmış olan pulp-roman serisinin tam adı "Black Bat Detective Mysteries". 1939 yılında ise ikinci seri başlıyor ve "Black Book Detective" adını alıyor. Bu defa karakter değişiyor ve serinin kahramanı Bölge savcısı Anthony Quinn'dir. Bu karakterin bir gün mahkemede yüzüne kezzap atılır ve o adalet'le suç'un sorgusunu yapan hafif tırlak bir kahramana, Black Bat'e dönüşür. İşte bu şekilde DC Comics'ten Batman'in köklü düşmanı, Twoface Detective Comics'in 66. sayısında (Ağustos 1942) okurların karşısına uyarlanır. Harvey Kent olarak başlayan yaşamı daha sonra "Clark Kent"le karışmasın diye Harvey Dent olarak da değişir.
Şimdi de kurgusal cephe:
Gotham Bölge Savcısı Harvey Dent, Batman'la Komiser Gordon'un yakın aile dostudur ve her üçünün de ortak paydası "Gotham'ı sevmek".
Üçlü Gotham'ı idare eden mafya ailelerini ortadan kaldırarak şehri suçtan arındırma peşindedirler. Bu amaçtan hareketle suç şebekesi Falcone ve Maroni ailelerine karşı birlikte mücadele ederler. Bu süreçte türlü arbedeyi atlatırlarken Harvey Dent mahkeme sırasında suratına kezzap atılmak suretiyle cezalandırılır. Bunun bedeninde ve ruhunda açtığı yarayla, Dent adaletle suçun aynı olduğuna hükmeder ve başlangıçta yine biraz adalet yanlısıyken sonrasında tamamen suça yönelir.
***
Kendi adıma Two-Face'i de bir çok Batman düşmanı gibi sıradan buluyorum. Daha doğrusu klişe. Elbette Batman'in karşısında konumlanış itibariyle oldukça başarıldır ama ben çok sevmem... Sevmezdim!
Çizgi roman okuru Cihan Ceyhan'ın önerisiyle dün okuduğum bir çizgi romanla bakış açım değişti: The Long Halloween. Orjinali 13 sayı süren bu hikayenin ben derleme cildini okudum ve mutlu ötesi oldum. Yazar Jeph Loeb ve çizer Tim Sale imzalı eser senaryosuyla da çizimiyle de muhteşem. Hele finali... Yok, hiç bir şey anlatmayacağım. Muazzam bir orjin öyküsü okumak istiyorsanız ne yapın edin bulun derim başka bir şey demem. Batman'in olağanüstü dedektifliğinin nasıl da yetersiz kaldığını gördüğünüzde şaşıracaksınız. Hem de iki kere.
Bu arada gündem ve okuma bu derece denk düşünce yazmak da boynumun borcu oldu.
15 Temmuz 2009 Çarşamba